Yeni Modeller
Chery, CATL ile Güç Birliği Yaparak Yeni Enerji Teknolojisi Alanında Daha da Güçleniyor!
Dünyanın en büyük otomotiv markalarından Chery, dünyanın en büyük bataryası üreticisi CATL ile ürünler, ticaret, pazar tanıtımları ve ticari bilgi kaynakları gibi çeşitli alanları kapsayan, çok yönlü bir iş birliği için anlaşma imzaladı. Chery ve CATL, binek otomobillerin batarya tedariki ve teknik iş birliğine ek olarak; otobüsler, lojistik araçlar, ağır kamyonlar ve elektrikli gemiler alanlarında toplu taşıma, yeni enerji EIC teknoloji entegrasyonu ve batarya değişim hizmeti gibi alanlarda iş birliği yapmayı planlıyor.
Chery Group, Contemporary Amperex Technology Co. Limited. (CATL) ile stratejik bir iş birliği için anlaşma imzaladı. Taraflar; ürünler, ticaret, pazar tanıtımları ve ticari bilgi kaynakları gibi çeşitli alanlarda çok yönlü iş birliği yürütecek. Binek araçların batarya tedariki ve teknik iş birliğine ek olarak Chery ve CATL; otobüsler, lojistik araçlar, ağır kamyonlar ve elektrikli gemiler alanlarında toplu taşıma, yeni enerji EIC teknoloji entegrasyonu ve batarya değişim hizmeti gibi alanlarda iş birliği yapmayı planlıyor. Chery ve CATL aynı zamanda tüm bu gelişmelerle otomobil endüstrisinin gelişimine destek olmayı ve öncülük etmeyi hedefliyor.
Dünyanın en büyük batarya üreticisi CATL, NEV’ler için güç bataryası sisteminin ve enerji depolama sisteminin araştırma, geliştirme, üretim ve satışına odaklanıyor, küresel yeni enerji uygulamaları için üst sınıf çözümler sunmaya kendini adamış durumda. Küresel pazarlarda üstün bir performans sergileyen CATL, uzun süre küresel pazarın %30’dan fazlasını kapsayan ve 5 yıl üst üste lider olan, Mercedes-Benz, BMW ve Tesla da dahil olmak üzere çok sayıda tanınmış otomobil firmasına güç bataryası sağladı.
Chery’nin yeni enerji teknolojilerinde 600’den fazla patent aldı
Chery, 1999 gibi erken bir tarihte yeni enerji teknolojisini araştırma ve geliştirilmesiyle uğraşırken, markanın Çin’de bu alanda çalışmalar yürüten en eski otomobil şirketlerinden biri olduğu biliniyor. Chery, geçtiğimiz 20 yılda araç entegrasyonu, temel teknoloji ve temel parça geliştirme yetenekleri dahi, yeni enerji teknolojisi Ar-Ge’sinde önemli başarılar kaydetti. Chery, özellikle EIC teknolojisi ve hafif yapı teknolojisi gibi alanlarda önemli atılımlar yaptı. Chery, bugüne kadar yeni enerji alanında 900’den fazla patent başvurusunda bulundu ve 600’den fazla patent alarak Çinli otomobil firmaları arasında ilk ve dünya çapında üçüncü sırada yer aldı.
457: Chery’nin teknoloji geliştirme planının formülü
Chery, 4 araç güç-aktarma organı platformu, 5 genel alt sistem ve 7 temel teknolojiyi içeren bir “457” teknoloji geliştirme planını formüle etti. Bu plan, tamamen elektrikli, hibrit elektrikli, menzil artırıcı elektrikli, yakıt hücresi ve diğer yeni enerji teknolojileri olmak üzere A Segmenti’nden C Segmenti’ne kadar sedan ürünleri ve B Segmenti’nden D Segmenti’ne kadar uzanan SUV ürünlerini kapsıyor. Teknik üstünlüğü ve kapsamlı stratejik düzeni ile tamamen alüminyum gövdeli, hafif, tamamen elektrikli bir NEV olan Chery eQ1, sadece otomobil endüstrisine örnek olmak kalmadı, aynı zamanda 300.000 satış adediyle kendi segmentinde de birinci oldu. Chery, hibrit teknolojisi açısından, dünyanın ilk tam işlevli hibrit DHT’sini başarıyla geliştirdi ve “3 motor, 3 vites, 9 çalışma modu ve 11 hız oranı” gibi benzersiz avantajla dünyada hibrit teknolojisinin gelişmesine öncülük etti.
Yeni enerjinin geliştirilmesi, küresel bir fikir birliği haline gelmiş durumda. Otomobil endüstrisi ise geleneksel ve yenilikçi çözümler arasındaki geçişin tarihsel fırsat döneminde bulunuyor. Chery ise yeni enerjinin hızlı gelişiminde başı çekti ve yeni bir aşama başlattı. Chery, bu yılın ilk 10 ayında yeni enerji ürünleri satışında, endüstrinin genel büyüme oranını geride bırakarak yıllık %182 artışla 210.000 adede ulaştı. Chery, CATL ile el ele vererek, güçlü bir kombinasyon ve koordineli gelişme için yeni bir konumlandırma oluşturacak. Chery ayrıca, yeni enerji teknolojisi alanında yeni keşifler yapacak ve kurumsal yeşil kalkınma konseptini uygulayacak. Yeni enerji endüstrisinin sürdürülebilir gelişimini ve elektrikli araçların yaygınlaşmasını desteklemek için ortaklarla birlikte çalışacak. Böylece “Karbon zirvesi ve karbon nötr” hedefine daha çabuk ulaşacak.
Yeni Modeller
Yeni Mercedes-Benz E-Serisi Türkiye’de
2023 sonbaharında Avrupa yollarına çıkan yeni Mercedes-Benz E-Serisi Aralık ayı itibari ile Türkiye’de. Türkiye’de ilk olarak E 220 d 4MATIC ve Türkiye’ye özel üretilen E 180 motor seçenekleri sunulacak. Yeni E-Serisi lansmana özel Edition 1 donanım paketleriyle birlikte daha teknolojik ve konforlu. E 180 4.220.000 TL’den, E 220 d 4MATIC 5.900.000 TL’den başlayan fiyatlara sahip.
75 yılı aşkın bir süredir orta sınıf lüks sedan dünyasında standartları belirleyen E-Serisi ile Mercedes-Benz, 2023 yılında bu segmentte tamamen yeni bir sayfa açıyor. İçten yanmalı motordan elektrikli güç-aktarma sistemlerine geçişe işaret eden yeni E-Serisi, yeni elektronik mimarisiyle kapsamlı bir dijital kullanıcı deneyimi sağlıyor. E 220 d 4MATIC 5.900.000 TL’den ve Türkiye için özel olarak üretilen E 180 4.220.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Dış tasarımda geleneksel gövde orantıları özel karakteristik çizgilerle zenginleştiriliyor
Yeni E-Serisi, geleneksel üç hacimli sedan gövde orantıları (uzunluk: 4.949 mm, genişlik: 1.880 mm, yükseklik: 1.468 mm) ve 2.961 mm uzunluğundaki aks mesafesi ile bir önceki nesil E-Serisi’ne göre 22 mm daha uzun bir tasarıma sahip. Ayrıca kısa ön aks uzantısı, uzun kaputu oldukça geride konumlandırılan kokpit ve geride konumlandırılan arka kabin tasarımını uyumlu bir şekilde takip eden bagaj uzantısı ile dikkat çekiyor.
Otomobilin profilden görünümü, geride konumlandırılan kabin sayesinde uyumlu gövde orantılarını gözler önüne seriyor. Yan cephedeki karakteristik çizgiler otomobilin sportif karakterini vurguluyor.
Arka cephede yeni bir kontüre ve özel tasarıma sahip iki parçalı LED arka lambalarda yer alan Mercedes-Benz yıldız motifi günün her anında kendisini gösteriyor.
Yeni E-Serisi, Türkiye’ye özel motor seçenekleri ile pazarda
Türkiye pazarında ilk etapta E 180 ve E 220 d 4MATIC olmak üzere benzinli ve dizel iki farklı motor seçeneğinin sunulacağını belirten Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan “75 yıldan fazla bir süredir orta sınıf lüks sedan araçların standartlarını belirleyen, gelenek ve modernizmi birleştirerek kendine özel hayran kitlesini yaratan E-Serisi her zaman teknolojik ilerlemenin ilk uygulandığı araç olmuştur. Sahip olduğu elektronik mimari ile kapsamlı dijital bir deneyim sunan yeni E-Serisi 2023 yazında Avrupa yollarına çıktıktan sonra şimdi de Türkiye’de. Türkiye pazarına özel ve arkadan itişli oluşuyla sportif bir sürüş deneyimi sunan E180, 170 beygir gücünde (125 kW) içten yanmalı benzinli motorun yanı sıra, 23 beygir gücünde (17 kW) elektrik motoruyla, dünya üzerinde sadece Türkiye’de satışa sunuluyor. Tüm bunlar bize Mercedes-Benz için Türkiye‘nin ne kadar önemli bir pazar olduğunu gösteriyor“ dedi.
Mercedes-Benz ‘in 1946 yılından günümüze yaklaşık 17 milyon orta sınıf araç ürettiğini ve E-Serisi’nin mirasının da markanın ilk günlerine kadar uzandığını vurgulayan Bekdikhan, “E-Serisi Türkiye’de bugüne kadar 82.000 adet satarak dünyadaki başarısını yerel pazara da taşıdı. Her yeni modeli heyecanla beklenen, müşterilerimizin daima kendilerinden bir parça buldukları ve Nisan’da dünya prömiyeri gerçekleştirilen yeni E-Serisi’nin Türkiye’de büyük ilgi göreceğinden eminiz” dedi.
Edition 1: Teknoloji ve konforun ideal birleşimine tanık olun
Yeni E-Serisi’nin, ilk üretime özel Edition 1 paketinde kapsamlı bir donanım kombinasyonu sunuluyor. Maksimum ayrıcalık ve konfor için tasarlanan Yeni E-Serisi Edition 1, hayatınızı kolaylaştıracak özelliklerle donatıldı. Edition 1’a özel standart olarak sunulan AIRMATIC havalı süspansiyon sistemi ve Arka aks yönlendirme sistemi (4,5°) sürücü ve yolcular için maksimum sürüş güvenliği ve dinamizmi sunarken 3 boyutlu dijital gösterge paneli, ısıtmalı ve havalandırmalı ön koltuklar ve Burmester® 4D surround ses sistemi ile iç mekânı konforlu ve eğlenceli bir yaşam alanına dönüştürüyor.
Dış tasarımda geleneksel gövde orantıları ve özel karakteristik çizgiler
Mercedes-EQ modellerinin radyatör panelini andıran parlak yüzey, yeniden tasarlanmış sportif farlar ve radyatör ızgarası arasında estetik bir bağlantı noktası görevini üstleniyor. Üç boyutlu olarak tasarlanan radyatör ızgarası, dış mekân tasarım konseptine bağlı olarak yenilikçi, klasik veya sportif bir görünüm kazanabiliyor. Standart olarak sunulan DIGITAL LIGHT sayesinde maksimum görüş alanını sürücülere sunuyor. Mercedes-Benz’in bir tasarım geleneği olan ve kaş çizgisini andıran far tasarımı yeni E-Serisi’nde de kendisini gösteriyor. Otomobilin kaputunda sportifliğe vurgu yapan güç kubbeleri yer alıyor. Mercedes-Benz EQ ve S-Serisi modellerinden tanınan KEYLESS-GO gizli kapı kolları ise ön plana çıkan diğer tasarım unsurları.
MBUX Superscreen ile öne çıkan iç tasarım
Ön konsol, iç mekânı benzersiz bir dijital deneyime hazır hale getiriyor. E-Serisi ön yolcu ekranı ile MBUX Superscreen’in geniş cam yüzeyi ön konsol boyunca uzanarak bütüncül bir görünüm sağlıyor. Sürücünün görüş alanında yer alan tamamen dijital gösterge paneli görsel olarak bu yapıdan ayrılıyor.
Gösterge panelinin ön bölümü, 64 renkli ambiyans aydınlatması ile aydınlatılıyor. Işık şeridi, ön panelde geniş bir yay çizdikten sonra A sütunlarını aşıp kapılara kadar uzanarak iç mekandaki ferahlık hissini güçlendiriyor. Kapı panellerinin üst kısmındaki havada süzülüyor gibi görünen kumanda ünitesi ekranların cam yüzeylerinin görünümüyle eşleşiyor.
Ön konsolla homojen bir tasarıma sahip orta konsol, ön konsolun alt bölümüyle düz bir çizgi halinde birleşiyor. Kapaklı ve bardak tutuculu eşya gözü, ön tarafta üç boyutlu olarak şekillendirilen üniteye entegre edilmiş durumda. Orta konsolun arka kısmında yumuşak yapıda bir kol dayama bölgesi yer alıyor.
Kapı orta paneli, içbükey bir kıvrım sayesinde kesintisiz bir şekilde kolçakla birleşiyor. Elektrikli cam kumandalarına ve kapı kollarına yer veren ön kısım, metalik detayları ile otomobilin sahip olduğu ileri teknolojiyi görsel olarak vurgulayan bir unsur olarak tasarlandı. Koltuklardaki oturma yüzeyinin ve sırt bölgesinin konturları, zarif bir akış oluşturacak şekilde içten dışa uzanıyor. Ayrıca katmanlı tasarım sayesinde koltuğun tabanı zemin üzerinde süzülüyor hissi uyandırıyor. Girintili dikey çizgiler, yukarı doğru genişleyerek dış konturu takip ediyor. E-Serisi, iç mekân genişliğinde sınıfının önde gelenlerinden. Sürücü, bir önceki modele göre 5 mm daha fazla baş mesafesine sahip. Arka koltuktaki yolcular ise 2 cm artan aks mesafesinden yararlanıyor. Diz mesafesinde 10 mm ve bacak mesafesinde 17 mm artışın yanında arka dirsek genişliği de 1.519 mm gibi önemli bir artış vaat ediyor. 25 mm’ye ulaşan bu artış neredeyse bir S-Serisi kadar bir alan sunuyor. Bagaj hacmi ise 540 litreye kadar çıkıyor.
Mild-Hybrid Güç Ünitesi
Hem dizel hem de benzinli motorlar, turbo besleme dışında entegre bir marş jeneratörü (ISG) ile destekleniyor. Dolayısıyla bu motor seçenekleri birer mild-hibrit. Yeni batarya teknolojisi sayesinde elektromotorlar 20 bg yerine 23bg ek güç ve 205 Nm ek tork sunuyor.
Türkiye pazarına özel E 180 motor seçeneği
Türkiye pazarında ilk etapta E 180 ve E 220 d 4MATIC olmak üzere biri benzinli ve dizel iki farklı motor seçeneği sunuluyor.
Türkiye pazarına özel E 180 M 254 motor NANOSLIDE® silindir kaplaması veya CONICSHAPE® silindir honlaması dahil en gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor. Arkadan itişli oluşuyla sportif bir sürüş deneyimi sunan E180, 170 beygir gücünde (125 kW) içten yanmalı benzinli motorun yanı sıra, 23 beygir gücünde (17 kW) elektrik motoruyla, sadece dünya üzerinde sadece Türkiye’de sunulacak.
E 220 d 4MATIC versiyonundaki OM 654 M da gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor ve yüksek verimlilik seviyesiyle dikkat çekiyor. Her iki motorda da standart olarak 9G-TRONIC otomatik şanzıman sunuluyor.
Yeni E-Serisi çevikliği ve yüksek yol tutuşunu her biri dört kontrol kolu tarafından hassas bir şekilde yönlendirilen ön tekerler sayesinde sağlıyor. Beş kollu bağımsız arka aks ise düzlüklerde üstün bir stabilite sağlıyor. Ön akslardaki yaylar ve amortisörler tek bir payandada birleşerek tekerleklerin yönlendirilmesinde görev almıyor. Böylece, süspansiyon sistem hassas tepkiler verebiliyor. Ön yardımcı şasi ve arka aks taşıyıcısı, süspansiyon ve gövdeyi titreşim ve gürültüden arındırıyor. Yeni E-Serisi’nin ön iz genişliği 1.634 mm ve arka iz genişliği 1.648 mm ölçülerine sahip. Ayrıca tekerlekler 21 inçe kadar farklı jant seçenekleri ile donatılabiliyor.
Yeni E-Serisi’nde Edition 1 ile standart olarak teknik paket sunuluyor. Teknik paket, ADS+ sürekli ayarlanabilir amortisörler ve arka aks yönlendirmesine sahip çok yönlü AIRMATIC havalı süspansiyon sistemini içeriyor. Bu nedenle her zaman adaptif sönümleme sistemi ADS+’a sahip AIRMATIC süspansiyon, yüksek bir hassasiyette maksimum konforu sağlıyor. AIRMATIC ayrıca seviye kontrol işlevi ile araç yükünden bağımsız olarak otomobilin yerden yüksekliğini sabit tutar veya istenen seviyede değişiklik yapabilmeyi sağlar. Yeni E-Serisi, arka aks yönlendirmesi ve buna eşlik eden daha doğrusal oranlı ön aks direksiyon oranı ile çevik ve dengeli sürüş özellikleri sergiliyor. 4,5 dereceye direksiyon açısına sahip arka aks, dönüş çapını azami 90 santimetre azaltabiliyor. 4MATIC versiyonlarda dönüş çapı 12,0 metre yerine 11,1 metre seviyesine inerken, arkadan itişli versiyonlarda 11,6 metreden 10,8 metreye düşüyor.
Etkileyici ve sürükleyici eğlence deneyimi
Yeni E-Serisi’nde müzik, oyunlar ve birçok içerik neredeyse tüm duyularla deneyimlenebiliyor. İç mekandaki dijital yenilikler sayesinde E-Serisi artık daha akıllı. Ayrıca kişiselleştirme ve etkileşimde tamamen yeni bir boyut açıyor. Yeni E-Serisi, sahip olduğu yazılım odaklı anlayış sayesinde analog donanımları azaltarak elektronik altyapısını daha dijital bir noktaya taşıyor.
Önceden ayrı ayrı işlem gören bilgisayar fonksiyonları artık tek bir işlemcide birleşiyor. Böylece ekranlar ve MBUX eğlence sistemi, çok güçlü bir merkezi araç bilgisayarını paylaşıyor. Daha hızlı gerçekleşen veri akışı sayesinde sistemin çalışma performansı artıyor.
Yeni E-Serisi’nde yer alan yapay zekâ sayesinde MBUX, çok sayıda bilgi-eğlence, konfor ve araç işlevi için kişiselleştirilmiş öneriler sunuyor. Sıfır katmanlı tasarım ile kullanıcı, alt menüler arasında gezinmek veya sesli komut vermek zorunda kalmıyor. Duruma bağlı ve bağlamsal olarak, uygulamalar görüş alanında en üst düzeyde görünüyor. Böylece, bir fonksiyona ulaşmak zahmetsiz bir hal alıyor. MBUX Navigasyon için arttırılmış gerçeklik sayesinde grafik navigasyon ve trafik bilgilerini canlı görüntülerin üzerine yerleştiriyor.
Apple Car Play veya Android Auto, araç hareket halindeyken mobil cihazın belirli işlevlerinin orta ve yolcu ekranında kullanılmasını sağlıyor.
Burmester® 4D surround ses sistemi, 21 hoparlör ve 15 kanal 730 Watt amplifikatör ile çok daha gelişmiş bir ses kalitesi sunduğu gibi ön koltuklardan verilen bas titreşimleri sayesinde müzik dinlemeyi fiziksel bir deneyim haline dönüştürüyor.
Müzik görünür hale geliyor: Ses Görselleştirme
Ses Görselleştirme işlevine sahip yeni 64 renkli ambiyans aydınlatması sayesinde yeni E-Serisi kullanıcıları, müziği üç duyu ile deneyimleyebiliyor. Müzik ve film veya uygulama seslerini (istenirse Dolby Atmos® teknolojisi ile) duyabiliyor, hissedebiliyor (opsiyon olarak sunulan Burmester® 4D surround ses sistemindeki ses rezonansı dönüştürücüler aracılığıyla) ve ayrıca görebiliyor. İlk kez E-Serisi ile sunulacak olan görselleştirme, 64 renkli ambiyans aydınlatmasının ışık şeridinde gerçekleşiyor. Örneğin, hızlı vuruşlar hızlı ışık değişiklikleri yaratırken, akıcı ritimler yumuşak bir şekilde birleşen aydınlatma oluşturabiliyor.
Eğlence deneyimi ön yolcu için her zaman etkileyici. Ön yolcu, opsiyonel olarak sunulan kendine ait ekranda video akışı gibi dinamik içerikleri izleyebiliyor.
Sesli Komut:
MBUX sesli komutlar ile daha da işlevsel hale geliyor. “Sadece Konuş” işleviyle artık akıllı sesli komut “Hey Mercedes” olmadan da etkinleştirilebiliyor. İşlev etkinleştirildiğinde, ekranda kırmızı bir mikrofon simgesi otomobilin hazır olduğunu ve komut beklediğini gösteriyor.
THERMOTRONIC dört bölgeli otomatik klima sistemi ve Dijital Havalandırma Menfezleri
THERMOTRONIC dört bölgeli otomatik klima sistemi (opsiyonel ekstra) ile dijital havalandırma menfezleri, konfor deneyimini daha da ileri taşıyor. Ön havalandırma menfezlerini istenen havalandırma tipine göre otomatik ayarlıyor. İstenen bölgeyi klima ekranında işaretlediğinizde hava çıkışları otomatik olarak bölgeye yöneliyor ve dilenen havalandırmayı zahmetsizce sağlıyor. Bölge seçimi her koltuk için yapılabiliyor. Bunun yanında, havalandırma menfezleri sadece otomatik değil, el ile de ayarlanabiliyor.
Çok sayıda sürüş destek sistemi
E-Serisi’nin standart sürüş destek sistemleri arasında ATTENTION ASSIST, Aktif Fren Yardımcısı, Aktif Şerit Takip Yardımcısı, Park Paketi, Geri Görüş Kamerası ile Aktif Hız Sınırına Otomatik Uyarlama Yardımcısı gibi işlevler yer alıyor. Sürüş destek sistemlerinin durumu ve etkinliği, sürücü ekranının yardım modunda tam ekran olarak gösteriliyor.
ATTENTION ASSIST, kamera sayesinde sürücü ekranında (opsiyonel ekstra) dikkat dağınıklığı uyarısı sunuyor. Örneğin Sürüş Yardım Paketi PLUS (opsiyonel) kapsamında sunulan Aktif Direksiyon Yardımcısı otomobili şeritte tutmaya yardımcı oluyor. Daha önce otoyollarda olduğu gibi, E-Serisi artık şehir içi yollarda da durduktan sonra otomatik olarak kalkış yapabiliyor. Ayrıca şerit işaretleri net görülemediği için Aktif Direksiyon Yardımcısının kullanılamadığı zamanlarda, bunu direksiyon simidindeki titreşimlerle sürücüye bildiriyor.
Sofistike gövde konsepti ve koordineli emniyet sistemleri
E-Serisi’nin güvenlik konsepti, rijit bir yolcu kabinine ve deforme olabilen çarpışma bölgelerine sahip bir gövdeye dayanıyor. Emniyet kemerleri ve hava yastıkları gibi güvenlik sistemleri bu yapıya özel olarak uyarlanmış durumda. Bir kaza anında koruyucu önlemler duruma uyumlu şekilde etkinleştiriliyor.
Sürücü ve ön yolcu hava yastıkları dışında sürücü tarafında bir diz hava yastığı da standart olarak sunuluyor. Önden çarpışma anında bacakların direksiyon kolonu veya ön konsol ile temasını önlüyor. Standart cam hava yastıkları, başın yan cama veya delici nesnelere çarpma riskini azaltıyor. Bunun dışında ciddi bir yandan çarpışma durumunda, çarpışmanın olduğu taraftaki cam hava yastığı ön ve arka yan camların üzerinde bir perde gibi A sütunundan C sütununa kadar uzanıyor. Olası bir takla anında her iki yandaki hava yastıkları etkinleşiyor.
Kaynakları koruyan malzemeler
Çok sayıda E-Serisi bileşeni doğal kaynaklardan tasarruf edilmesini sağlayan malzemelerden (geri dönüştürülmüş ve yenilenebilir hammaddeler) üretiliyor. Örneğin E-Serisi’nin baz koltuk versiyonunda geri dönüştürülmüş bir malzeme ile birleştirilen boyasız alpaka yünü döşeme kullanılıyor. Koltukların köpüğünde “kütle dengesi yaklaşımına” göre ilk kez sertifikalı geri dönüştürülmüş hammaddeler kullanılırken, özellik olarak bu malzeme ham petrolden üretilen hammaddeler ile aynı performansı sergiliyor. Bu sayede ürün kalitesi korunurken fosil kaynaklara olan gereksinim azalıyor.
Ayrıca Mercedes-Benz, 2022 yılından bu yana dünya genelindeki tüm fabrikalarında karbon nötr dengesiyle üretim yapıyor. Dışarıdan sağlanan elektrik, sadece yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılandığından karbon içermiyor. Şirket, ayrıca tesislerinde yenilenebilir enerji üretimini artırmayı hedefliyor. 2024 yılı sonuna kadar Sindelfingen tesisinde güneş pillerinin arttırılması için yatırım yapılacak. Bunun yanında su tüketimi ve üretilen atık miktarı da azaltılacak.
E-Serisi, uzun soluklu bir başarı hikayesi
Mercedes-Benz, 1946 yılından günümüze yaklaşık 17 milyon orta sınıf araç üretti. E-Serisi’nin mirası, markanın ilk günlerine kadar uzanıyor.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında üretim yeniden başladığında, ilk olarak 1936’da tanıtılan 170 V (W 136) üretime geri döndü. Saloon, 1947’de Mercedes-Benz’in savaş sonrası ilk binek otomobili oldu. 1953’ün bağımsız karoserli “Ponton” gövdeli 180 modeli (W 120) yeni teknik ve yapısal özelliklere sahipti. 1961 yılında bunu “Fintail” serisinin (W 110) dört silindirli versiyonları izledi. 1968’de “Stroke/8” serisi (W 114/115) üst orta sınıftaki bir sonraki adımı simgeliyordu. 1976’dan sonraki 123 model serisi daha da başarılı oldu.
1984’ten 1995’e kadar üretilen 124 modeli, ilk kez 1993 yılının ortalarından itibaren E-Serisi adını aldı. Çift farlı yüzü ve yenilikçi teknolojileri 1995 yılında pazara sunulan 210 serisinin karakteristik özellikleriydi. 211 modeli E-Serisi, 2002 yılının başlarında piyasaya sürüldü. Bunu 2009 yılında E-Serisi 212 (Sedan ve Estate) ve 207 (Cabriolet ve Coupé) serileri izledi. 213 modeli Mercedes-Benz E-Serisi 2016’da ve 2017’den itibaren de ilk kez All-Terrain olarak görücüye çıktı. Ayrıca 238 serisinin coupé ve cabrio gövde tipleri de bulunuyor.
Fiyat Listesi
Model |
Fiyat (TL) |
E 180 Edition 1 Exclusive |
4.220.000 |
E 180 Edition 1 AMG |
4.330.000 |
E 220 d 4MATIC Edition 1 Exclusive |
5.900.000 |
E 220 d 4MATIC Edition 1 AMG |
6.050.000 |
|
|
Mercedes-Benz |
Mercedes-Benz |
E 180 |
E 220 d 4MATIC |
||
Motor |
|
||
Silindir adedi/düzeni |
|
Sıralı/4 |
Sıralı/4 |
Motor hacmi |
cc |
1.496 |
1.993 |
Maksimum güç |
bg/kW, d/d |
170/125, 5600-6100 |
197/145, 3600 |
Ek elektrik gücü |
bg/kW |
23/17 |
23/17 |
Maksimum tork |
Nm, d/d |
250/1800 – 4000 |
440, 1800-2800 |
Ek elektrik torku |
Nm |
205 |
205 |
Sıkıştırma oranı |
|
10: 1 |
15,5:1 |
Yakıt karışımı |
|
Yüksek basınçlı enjeksiyon |
Yüksek basınçlı enjeksiyon |
Güç aktarımı |
|
||
Güç aktarma tipi |
|
Arkadan itiş |
Dört tekerlekten çekiş |
Şanzıman |
|
9G TRONIC otomatik şanzıman |
9G TRONIC otomatik şanzıman |
Vites oranları |
1./2./3./4./5./6./8./9. |
5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 |
5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 |
|
Geri vites |
4,8 |
4,8 |
Süspansiyon |
|
||
Ön aks |
|
Dört kollu ön aks, helezon yaylar, gazlı amortisörler, stabilizatörler |
|
Arka aks |
|
Beş kollu bağımsız, helezon yaylar, gazlı amortisörler, stabilizatörler |
|
Fren sistemi |
|
Önde hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren asistanı, ESP®, |
Önde hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren asistanı, ESP®, |
Direksiyon |
|
Elektrik destekli kremayer direksiyon |
Elektrik destekli kremayer direksiyon |
Ebatlar ve ağırlıklar |
|
||
Uzunluk/genişlik/yükseklik |
mm |
4949/1880/1468 |
4949/1880/1468 |
Aks mesafesi |
mm |
2961 |
2961 |
İz genişliği ön/arka |
mm |
1634/1648 |
1634/1648 |
Dönüş çapı |
m |
10,8 |
11,1 |
Bagaj hacmi, VDA |
lt |
540 |
540 |
Boş ağırlık |
kg |
1820 |
1975 |
Yükleme kapasitesi |
kg |
625 |
605 |
İzin verilen toplam ağırlık |
kg |
2445 |
2580 |
Depo kapasitesi/yedek |
lt |
66/7 |
66/7 |
Performans, tüketim, emisyon |
|
||
Hızlanma 0-100 km/s |
sn |
8,9 |
7,8 |
Maksimum hız |
km/s |
225 |
234 |
Karma yakıt tüketimi, WLTP |
lt/100 km |
6,7 |
5,2 |
Karma CO2 emisyonu, WLTP |
|
153 |
137 |
Emisyon sınıfı |
|
Euro 6 |
Euro 6 |
Yeni Modeller
DFSK MODELLERİ CAZİP FİYATLARIYLA SATIŞA SUNULDU
Çin’in büyük otomotiv üreticilerinden biri olan DFSK Motor, SHSFilo distribütörlüğünde Türkiye pazarına yeniden giriş yaptı. Hakan Şahsuvaroğlu ve Yunus Şahsuvaroğlu yönetimindeki SHSFilo, DFSK Motor’un, 2 benzinli SUV, 2 benzinli ticari ve 2 elektrikli ticari araçtan oluşan ürün gamının satışına başladı.
DFSK modellerinin tanıtıldığı toplantıda binek ve ticari modellerin lansmana özel kampanyalı fiyatları da açıklandı. DFSK’nın binek modelleri Fengon 500 1.5 Premium SUV 1.175.000 TL’den, DFSK Fengon 5 1.5T Premium SUV ise 1.590.000 TL’den başlayan fiyatlarla showwromlardaki yerini aldı.
DFSK’nın hafif ticari araç ürün yelpazesinde yer alan Türkiye’nin ilk ve tek elektrikli kamyoneti EC31 PRO tek kabin 1.140.000 TL’den sunulurken, diğer elektrikli van model EC35 PRO 1.150.000 TL’den satışa sunuldu. C31 1.5 M/T PRO tek kabin pick-up 675.000 TL’lik fiyatıyla dikkat çekerken, bir diğer pick-up modeli C32 1.5 M/T PRO çift kabin de 720.000 TL’lik fiyat etiketiyle Türkiye pazarındaki rekabete katıldı.
DFSK, yenilikçi SUV modelleriyle dikkat çekiyor
DFSK Motor, iki benzinli SUV modelini Türk kullanıcılarıyla buluşturarak iddiasını ortaya koymaya hazırlanıyor. DFSK’nın binek araçlardaki ilk modeli ise C SUV segmentinde konumlanan Fengon 500 oldu. Rekabetin yoğun olduğu segmentte DFSK Fengon 500, panoramik açılabilir cam tavan, nappa deri döşemeler gibi yüksek donanımı, şık tasarımı, kullanışlı yaşam alanı, geniş iç hacmi ve verimli motoruyla öne çıkıyor.
4385 mm uzunluğa, 1850 mm genişliğe, 1645 mm yüksekliğe ve 2655 mm aks aralığına sahip Fengon 500, 1.5 litrelik benzinli motoru, CVT otomatik şanzımanla eşleştiriyor. 114 HP güce ve 147 Nm tork üreten Fengon 500, her koşulda yüksek verimlilik ve performansı birleştirmeyi başarıyor.
DFSK’nın Türkiye’de sunduğu ikinci SUV modeli Fengon 5 ise sportif tasarımıyla ilk bakışta farklı olduğunu kanıtlıyor. Doğadan ilham alan ve estetik anlayışını yüksek sürüş deneyimiyle buluşturan yeni nesil Coupe SUV Fengon 5, Full-Led aydınlatmaları, 18 inç jantları, panoramik açılabilir cam tavanı, napa deri kaplamaları gibi özelliklerle öne çıkıyor. 148 HP güç ve 220 Nm tork üreten 1.5 litrelik benzinli motorla donatılan Fengon 5, CVT otomatik şanzımanla eşleştirildi. Binek araçlarında 7 yıl 150 bin kilometre garanti sunan DFSK, bu garanti hizmetiyle araçlarının kalitesinin ve güvenilirliğinin de altını çiziyor.
DFSK ticari araçlarıyla segmentinde liderlik hedefliyor
Binek otomobillerinin yanı sıra Türkiye pazarına elektrikli ve benzinli motora sahip ticari araçlarıyla da güçlü bir giriş yapan DFSK, en baştan itibaren dört farklı model ile geniş bir ticari ürün yelpazesi sunuyor.
Ticari araç segmentinde Türkiye’de en önemli oyunculardan biri olmayı hedefleyen DFSK, bu kapsamda iki elektrikli ticariyi de müşterileriyle buluşturuyor. DFSK EC31 Türkiye’nin ilk ve tek elektrikli kamyoneti olarak öne çıkıyor. Tek şarjla 290 kilometreye varan menziller sunan EC31 pick-up, minimalist tasarımı, pratiklik ve kolay kullanım ile birleştiriyor. DC şarj ile 2 saatte tamamen şarj olabilen EC31, 38.7 kWh batarya kapasitesine sahip.
Bununla birlikte DFSK, yeni nesil taşıma aracı olarak ise 300 kilometre civarında menzil sunan EC35 elektrikli van modelini de lansmanla birlikte satışa sunmaya başladı. EC35 de 300 kilometre kadar menzil sunarken 4.9 metreküplük taşıma alanıyla ideal bir lojistik aracı olarak dikkat çekiyor. 60 kW güç, 200 Nm tork değerlerine sahip EC35 geri görüş kamerası gibi donanımlarıyla da dar alanlarda şehir içerisindeki manevraları kolaylaştırıyor. DFSK markası, elektrikli modellerde 5 yıl 120 bin kilometre garantinin yanı sıra 5 yıl 120 bin kilometre de batarya garantisi sağlıyor.
DFSK elektrikli ticari araçlarına ek olarak 1.5 litrelik benzinli motora sahip tek kabin C31 ve çift kabin C32 pick-up modellerini de satışa sundu. 114 HP ve 147 Nm torka sahip benzinli ticari araçlar, düşük yakıt tüketimi, yüksek performansı, verimli taşıma kapasitesi ve kolay kullanımıyla öne çıkıyor. DFSK, benzinli ticarilerinde ise, 4 yıl/100 bin kilometre garanti sunuyor.
Bununla birlikte DFSK Motor ürün gamına 2024 yılı içerisinde mild-hibrit SUV, plug-in hibrit SUV ve Sedan modelleri de katılarak ürün yelpazesi daha da genişleyecek.
Yeni Modeller
Yeni Opel Corsa, “En İyi Yeni Tasarım” Ödülünü Kazandı!
Yeni Opel Corsa, Alman otomobil dergisi Auto Motor & Sport’un bu yıl 18’incisini düzenlediği “autonis” ödüllerinde, B segmenti kategorisinde yüzde 53,7’lik oyla, “2023’ün En İyi Yeni Tasarımı” ödülünü kazandı. Opel Vizör’ün ön cephesi ve tamamen dijital kokpiti ile yeni Corsa’nın heyecan verici tasarımı, 14.507 dergi okurundan oluşan bağımsız jürinin seçimi oldu. Pek çok ülkede “Sınıfının en çok satan otomobili” ünvanıyla rakiplerinin açık ara önündeki Corsa’nın yeni ödülünü Opel İletişim Başkanı Harald Hamprecht aldı.
Opel Corsa sadece Almanya ve İngiltere’de 2021 ve 2022 yılında “Sınıfının en çok satan otomobili” olmakla kalmadı, aynı zamanda markanın karakteristik ön cephe ögesi Opel Vizör ve tamamen dijital kokpitiyle zenginleşen görünümüyle, artık resmi olarak B segmentinin en iyi tasarıma sahip otomobili seçildi. Alman otomobil dergisi Auto Motor & Sport’un 14.500’den fazla okuyucusu tarafından verilen oylar sonucunda yeni Opel Corsa, “2023’ün En İyi Yeni Tasarımı” ödülünü kazandı. Şimşek logolu markanın sınıfında en çok satan modeli, “B Segmenti Otomobil” kategorisinde yüzde 53,7 oy yoğunluğu ile ödüle layık görüldü. Böylece Opel, “autonis” tasarım ödülünün üst üste ikinci kez sahibi oldu. Geçtiğimiz sene ise bu ödülün sahibi sıradışı tasarımı ile Opel Rocks Electric olmuştu. Yeni Opel Corsa’nın ileri teknolojileri; yalın ve cesur tasarımı ile bir araya getirmesi, Auto Motor & Sport okuyucularını da ikna etti. Favori tasarımlarını 18. kez seçen okurlardan 14.507’si bu yıl oy kullandı. 11 farklı segment kapsamında yapılan yarışmada toplam 105 aday yer aldı.
Ödülü, Opel İletişim Başkanı Harald Hamprecht aldı
Stuttgart’ta düzenlenen törende, ödülü Auto Motor & Sport Test ve Teknoloji Başkanı Jens Dralle’den alan Opel İletişim Başkanı Harald Hamprecht; “Yeni Opel Corsa’nın iç ve dış tasarımı ‘Cesur ve yalın’. Bu otomobil, pratikliği, sürüş keyfiyle birleştiriyor ve duyguları harekete geçiriyor. Ayrıca, tamamen elektrikle çalışıyor ve elektrikliye geçiş hamlemize büyük bir ivme kazandırıyor. Opel olarak oylama sonucundan çok memnunuz” sözleriyle ödülü değerlendirdi.
Yeni Corsa, performansı ve tasarımıyla duyguları harekete geçiriyor!
Yeni Opel Corsa, Münih’teki IAA Mobility’de dünyaya tanıtıldı ve tüketici tarafında büyük heyecan yarattı. Yeni Corsa Elektrik iki performans seviyesiyle yollara çıkarken, müşteriler 354 kilometreye kadar (WLTP’ye göre) menzil sağlayan 100 kW/136 HP veya 402 kilometreye kadar (WLTP’ye göre) menzile ulaşabilen 115 kW/156 HP’lik versiyonlarla emisyonsuz sürüş keyfini yaşayabiliyorlar. İlk etapta yeni modelin 354 kilometreye kadar menzil sağlayan versiyonunun, 2024 itibarıyla ise 402 kilometre menzile sahip olacak olan versiyonun Türkiye’de satışa sunulması planlanıyor.
Yeni Corsa’da tasarımcılar, sınıfının en çok satan otomobilinin daha da keskin ve modern görünmesini sağladı. Yeni modelde, ön görünümdeki en dikkat çekici özellik ise tüm yeni Opel modellerinin karakteristik özelliği olan Opel Vizör oluyor. Bu siyah Vizör, Corsa’nın ön cephesi boyunca uzanırken, ön tarafta bulunan ızgarayı, yanlardaki LED farları ve merkezdeki Opel Şimşek logosunu tek bir görsel ögede kusursuz bir şekilde birleştiriyor. Arkada ise Corsa’nın ismi artık bagaj kapağının ortasında, kendinden emin bir şekilde yer alıyor. Ayrıca iç mekanda Corsa, modern ve iyi hissettiren bir atmosfere sahip. Burada hem görsel hem de teknik açıdan öne çıkan nokta, yeni bilgi-eğlence sistemine sahip opsiyonel ve tamamen dijital kokpit oluyor.