Genel
Groupe Renault’nun 2020 Finansal Sonuçları: Karşıtlıkların Yılı


2020’nin ikinci yarısında elde edilen sonuçlar, (Grup faaliyet kârının %3,5 olması ve pozitif otomotiv operasyonel serbest nakit akışı), Grubun toparlanmasının ilk adımını oluşturdu. 2 milyar avroluk tasarruf planı hedeflerinin ilk yıldan itibaren (duyurulan %30’a kıyasla) %60’ının gerçekleştirilmesi ve “Renaulution” stratejik planın yeni ticari politikasının uygulanmaya başlanması bu olumlu tablonun elde edilmesinde önemli katkı sağladı.


Groupe Renault CEO’su Luca de Meo
Bununla birlikte, beklenildiği gibi 2020 Mali Yılı büyük ölçüde Covid-19’un etkisi altında kaldı.
- 2,95 milyon adet olarak gerçekleşen satışlar, %-21,3 düşüş gösterdi (2. yarıda %-6,8).
- Grup cirosu 43,5 milyar avro ile %-21,7 düşüş gösterdi (sabit dolar kuru ile %-18,21). Grup cirosu yılın ikinci yarısında %-8,9 azaldı.
- Grubun faaliyet kârı -337 milyon avro (ciro içerisindeki payı %-0,8). Yılın 2. yarısında 866 milyon avro (ciro içerisindeki payı %3,5).
- Grubun faaliyet geliri -1,999 milyar avro (yılın 2. yarısında +8 milyon avro). Şirketin rekabetçi durumunun iyileştirilmesi için yapılan, yaklaşık bir milyar avro tutarındaki harcamalar (yapılandırma maliyetleri ve değer kaybı) bu tutara dahil edilmiştir.
- 2019’da 19 milyon avroya kıyasla -8,046 milyar avro net gelir (yılın 2. yarısında -660 milyon avro).
- Otomotivde ikinci yarıda 1,824 milyar avro pozitif katkının ardından -4,551 milyar avro negatif operasyonel serbest nakit akışı gerçekleşti.
- Groupe Renault, elektrikli araç segmentinde lider olduğu Avrupa’da CAFE hedeflerine2 ulaştı (binek araçlar ve hafif ticari araçlar).
- Otomotiv sektörünün tamamını etkileyen elektronik çip arzındaki düşüşten Grup da etkilendi. Grup, bu durumun üretim üzerindeki etkilerini en aza indirmek için her türlü çabayı gösteriyor. Arz kesintisinin 2. çeyrekte pik yapması bekleniyor. Yılın ikinci yarısında üretim kaybının telafi edileceğinin varsayıldığı son tahminler, yıl boyunca 100 000 araçlık net risk ortaya koyuyor.
- “Renaulution” planına uygun olarak Grup, toparlanmaya yönelik çalışmalarını sürdürürken, planın sunumunda bildirilen 2023 hedeflerini doğruluyor.
Groupe Renault CEO’su Luca de Meo, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Covid-19 etkisinde geçen ilk yarının ardından Grup, yılın ikinci yarısında performansını önemli ölçüde iyileştirmeyi başardı. Bunda en önemli etken, tüm çalışanların yoğun çabası, sabit giderleri azaltma planımızı başarıyla hızlandırmamız ve fiyatlandırma politikasının iyileştirilmesi oldu. ‘Renaulution’ adlı stratejik planımızda da duyurulduğu üzere önceliğimiz, kârlılık ve nakit yaratmak. Sağlık krizi ve elektronik parça arzında yaşanan kesintiler göz önünde bulundurulduğunda, 2021 zorlu bir yıl olacak. Bu zorluklarla hep birlikte yüzleşirken, geçtiğimiz yaz aylarından bu yana sağladığımız toparlanmanın ivmesini korumaya çalışacağız.”


Grup cirosu 43 milyar 474 milyon avro olarak gerçekleşti (%-21,7). Sabit döviz kurunda bu düşüş %-18,2 olacaktı.
AVTOVAZ cirosu hariç olmak üzere otomotiv cirosu %-23,0 daralmayla 37 milyar 736 milyon avro oldu.
-19,2 puan olarak gerçekleşen hacim etkisi, öncelikli olarak sağlık krizinden ve daha düşük oranda kârlılığı hacmin önüne koyan ticari politikamızdan kaynaklandı.
Ortaklara yapılan satışlar da sağlık krizinden ve Nissan Rogue üretiminin durdurulmasından etkilenerek -5,1 puan düştü.
Arjantin pesosu, Brezilya reali ve Türk lirasındaki değer kaybının yanı sıra belirli ölçüde Rus rublesi, -2,8 puanlık negatif döviz kuru etkisine yol açtı.
Daha kararlı bir fiyat politikası ve devalüasyonları azaltmaya yönelik önlemler, 3,9 puan artış gösteren fiyat etkisi sağladı.
ZOE satışlarındaki artış, ürün gamına 1,1 puanlık bir katkı sağladı.
“Diğer” etkiler ise, büyük ölçüde yılın ilk yarısındaki kısıtlama önlemleri nedeniyle yedek parça faaliyetlerinin katkısının düşük olması sonucu -1 puan oldu.
Yılın 2. yarısında gerçekleşen gözle görülür artış (cironun %3,5) ile -337 milyon avro olarak gerçekleşen Grup faaliyet kârı, cironun %-0,8’ini oluşturdu (2019’da %4,8).
AVTOVAZ dışında otomotiv faaliyet kârı -2 milyar 734 milyon avro düşüşle -1 milyar 450 milyon avro olarak gerçekleşti ve 2019’daki %+2,6’ya kıyasla cironun %-3,8’ini oluşturdu. İkinci yarıda ise 198 milyon avro ile pozitif gerçekleşti (cironun %0,9’u).
Bu değişimi şöyle açıklamak mümkündür:
- Hacim etkisi, ortaklara yapılan satışlar dahil olmak üzere -2,556 milyar avro negatif etki yarattı.
- Ürün gamı/fiyat/zenginleştirme etkisi, yeni ürünlerin zenginleştirme ve düzenleyici etkisine karşın +172 milyon avro artış gösterdi.
- Değer kaybı ve amortisman artışının -479 milyon avro negatif etkisi ile Ar-Ge aktifleştirme oranının daha düşük olması hesaba katıldığında, Monozukuri etkisi +36 milyon avro arttı.
- Kıymetli metallerin fiyatının artmasıyla, hammadde giderleri -131 milyon avro oldu.
- Yılın 1. yarısında faaliyetlerin düşmesinin yanı sıra, şirketin “2o22” planı kapsamında giderlerini kısıtlama çabası, genel yönetim giderlerinde +172 milyon avro iyileşme sağladı.
- Türk lirasının üretim giderleri üzerindeki olumlu etkisine karşın para birimleri, ana para birimlerimizdeki değer kaybı sonucu -428 milyon avro negatif etkiye maruz kaldı.
2019’da 155 milyon avro olan AVTOVAZ faaliyet kârının katkısı, 141 milyon avro ile AVTOVAZ’ın Covid-19 ortamındaki esnekliğini ortaya koydu.
Satış Finansmanı, 2019 yılında Grubun faaliyet kârına 1,223 milyar avro katkı sağlarken, 2020’de bu katkı 1,007 milyar avro oldu. Bu düşüşün nedeni, yeni finansmanın %-17 düşmesi ve risk maliyetinin ortalama performans gösteren varlıkların geçen yıl %0,42’sini oluştururken bu yıl %0,75’ini oluşturmasından kaynaklanan faaliyetlerdeki azalma oldu.
2020 yılında Mobilite Hizmetleri’nin Grubun faaliyet kârına katkısı -35 milyon avro oldu.
Diğer faaliyet gelirleri ve giderleri, yeniden yapılandırma giderleri ve değer kaybının önemli ölçüde daha yüksek olması nedeniyle (2019’da -557 milyon avro) -1,662 milyar avro olarak gerçekleşti.
Grubun faaliyet geliri, rekabetçiliğin artırılmasından kaynaklanan giderlerdeki ciddi artış hesaba katıldığında, 2019’da 2,105 milyar avro olurken, 2020’de -1,999 milyar avro olarak gerçekleşti.
Net finansal gelir ve giderler, ortalama borçluluk düzeyinin daha yüksek olması nedeniyle, 2019’da -442 milyon avro olurken, 2020’de -482 milyon avro olarak gerçekleşti.
İştirak şirketlerinin katkısı, 2019’da -190 milyon avro olurken, 2020’de -5,145 milyar avro olarak gerçekleşti. Nissan -4,970 milyar avro ile negatif katkı sağlarken, diğer iştirak şirketlerinin katkısı -175 milyon avro oldu.
2019 yılında -1,454 milyar avro olan güncel vergiler ve ertelenmiş vergiler, 2020 yılında -420 milyon avro olarak gerçekleşti.
Net gelir -8,046 milyar avro seviyesinde gerçekleşirken, net gelirde Grubun payı toplam -8,008 milyar avro oldu (hisse başına düşen rakam 2019’da 0,52 avro olurken, 2020’de bu değer -29,51 avro seviyesinde gerçekleşti).
AVTOVAZ dahil olmak üzere otomotiv operasyonel serbest nakit akışı -4,551 milyar avro ile negatif oldu. Burada faaliyet kârındaki düşüşün yanı sıra, işletme sermayesi gereksinimlerindeki değişim ve Avrupa Merkez Bankası kararlarının ardından RCI’dan kâr payı alınmaması etkili oldu. Tek başına yılın ikinci yarısında serbest nakit akışı, yılın ilk yarısındaki değişim dengelenmeden yatırım yönetimi ve işletme sermayesi gereksinimlerindeki değişim sonucu +1,824 milyar avro artış gösterdi.
Otomotiv net nakit durumu, 31 Aralık 2019’da 1,734 milyar avro ile pozitif olurken, 31 Aralık 2020’de -3,579 milyar avro ile negatif olarak gerçekleşti.
31 Aralık 2020 itibariyle Otomotiv faaliyetleri +16,4 milyar avro likidite rezervi içerdi.
31 Aralık 2020 itibariyle toplam stok (bağımsız satıcılar dahil) 100.000 adetten (%-19) fazla düşüş göstererek 486,000 araç oldu. 2019 Aralık ayı sonunda 68 satış günü olan bu rakam, 2020 Aralık ayı sonunda 61 satış günü olarak gerçekleşti.
Yönetim kurulu, 23 Nisan 2021 tarihinde düzenlenecek Hissedarlar Yıllık Genel Kurul Toplantısında 2020 için temettü ödemesi yapılmamasını teklif edecek.
GENEL GÖRÜNÜM
Groupe Renault, “Renaulution” stratejik planında belirtilen 2023 hedeflerini doğruladı:
- 2023 yılına kadar Grubun faaliyet kârının %3 artırılması,
- Kümülatif otomotiv operasyonel serbest nakit akışının3 (2021-23) yaklaşık 3 milyar avro düzeyine getirilmesi,
- Yatırımların (Ar-Ge ve sermaye giderleri), cironun yaklaşık %8’ine getirilmesi.
GROUPE RENAULT KONSOLİDE SONUÇLARI
| Milyon avro | 2020 | 2019 | Değişim |
| Grup cirosu | 43.474 | 55.537 | -12.063 |
| Faaliyet kârı
Ciro içerisindeki % |
-337
-%0,8 |
2.662
%4,8 |
-2.999
-5,6 puan |
| Diğer faaliyet gelirleri ve giderleri | -1.662 | -557 | -1.105 |
| Faaliyet geliri | -1.999 | 2.105 | -4.104 |
| Finansal gelir | -482 | -442 | -40 |
| İştirak şirketlerinin katkısı | -5.145 | -190 | -4.955 |
| Şirket: NISSAN | -4.970 | 242 | -5.212 |
| Güncel ve ertelenmiş vergiler | -420 | -1.454 | 1.034 |
| Net gelir | -8.046 | 19 | -8.065 |
| Net gelir, Grubun payı | -8.008 | -141 | -7.867 |
| Otomotiv operasyonel serbest nakit akışı | -4.551 | 153 | -4.704 |
Ek Bilgiler
31 Aralık 2020 itibarıyla Groupe Renault konsolide mali tablosu ve Renault SA şirket muhasebe hesapları, Yönetim Kurulu tarafından 18 Şubat 2021’de onaylanmıştır.
Grubun yasal denetçileri, bu mali tablonun denetimini yapmış olup, rapor yakında yayınlanacaktır.
2020 yılı sonuçlarının tam analizini içeren mali rapor, www.group.renault.com web sitesinin “Finance” bölümünde mevcuttur.
Genel
Hyundai Hidrojen Yakıt Hücresi İçin Kore’de Yeni Bir Tesis Kuruyor


Hyundai, Güney Kore’nin Ulsan kentinde yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisinin temel atma törenini düzenledi. Bu adım, ülkeyi enerji dönüşümünde küresel bir lider haline getirme hedefinin önemli bir parçası olarak görülüyor.
Yeni tesis, daha önce içten yanmalı motor şanzımanı üreten fabrikanın bulunduğu 43.000 metrekarelik alanda kurulacak. Bu seçim, Hyundai’nin geleceğin mobilitesine geçişini sembolik biçimde temsil ediyor. 2027’de tamamlanması planlanan tesis, kimyasal işleme ve montaj operasyonlarını entegre ederek yılda 30.000 yakıt hücresi ünitesi üretecek. Tesis, Hyundai Motor Grup’un “Hydrogen for Humanity (İnsanlık İçin Hidrojen)” anlamına gelen HTWO markası altında faaliyet gösterecek.
Yaklaşık 675 milyon dolarlık yatırım değerine sahip tesis, binek otomobiller, ticari kamyonlar, otobüsler, iş makineleri ve deniz taşıtları gibi çeşitli mobilite uygulamaları için yeni nesil hidrojen yakıt hücreleri ve elektrolizörler üretecek.
Temel Teknolojilerde İlerleme
Tesis, iki temel ürün aracılığıyla Hyundai Motor Grup’u küresel hidrojen teknolojisinde ön safa taşımayı hedefliyor:
- Yeni nesil hidrojen yakıt hücresi: Hyundai, mevcut modellere kıyasla daha yüksek güç çıkışı ve dayanıklılık sunarken, maliyet rekabetçiliğiyle küresel pazarda liderlik hedefliyor. Yakıt hücreleri, hidrojen ve oksijen arasındaki elektrokimyasal reaksiyonlarla elektrik üreten sistemlerdir ve araçlarda jeneratör görevi görür.
- PEM elektrolizörler: Kore’de ilk kez üretilecek yüksek verimli polimer elektrolit membran (PEM) elektrolizörleri, sudan karbon emisyonu olmadan yüksek saflıkta hidrojen üretebilen sistemlerdir. Bu teknoloji, küresel net sıfır hedeflerine ulaşmada kritik bir rol oynayacak. Hyundai, yaklaşık 30 yıllık yakıt hücresi geliştirme tecrübesi sayesinde elektrolizör bileşenlerinde %90 oranında yerelleştirme sağlamıştır.
Şirket, elektrolizör yığını geliştirmiş ve 2025 Şubat ayında tamamlanan 1 MW’lık konteyner tipi bir sistem şu anda günde 300 kg’dan fazla yüksek saflıkta hidrojen üretmektedir. Ayrıca Jeju Adası’nda 5 MW sınıfı büyük ölçekli bir proje geliştirilmekte olup, tam kapsamlı bir yeşil hidrojen ekosistemi kurmayı hedeflemektedir.
Gelişmiş Üretim Platformu
Hyundai, Ulsan’daki yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisini, insan odaklı üretim uzmanlığından elde ettiği birikimle geliştirilmiş ileri bir üretim platformu olarak işletmeyi planlıyor.
Tesis, iş gücü yükünü azaltmak ve operasyonel verimliliği artırmak için robotik teknolojilerden yoğun şekilde yararlanacak. Ayrıca gelişmiş izleme sistemleriyle en küçük güvenlik riskleri bile tespit edilerek çalışanların güvenliği ön planda tutulacak.
Hidrojen Ekosistemini Genişletmek
Üretilen yakıt hücreleri, binek otomobillerden ağır ticari kamyonlara, otobüslerden iş makinelerine ve deniz araçlarına kadar çok çeşitli uygulamalara göre optimize edilecek.
Hyundai Motor Grup, yakıt hücrelerinin ötesinde hidrojen değer zincirinin tamamını kapsayan çözümler geliştiriyor. Üretimden depolamaya, taşımadan kullanıma kadar her aşamada kamu kurumları, küresel şirketler ve araştırma kuruluşlarıyla iş birliği içinde çalışıyor.
Temel atma töreni, hükümet, yerel otoriteler ve endüstri paydaşları arasında iş birliği platformu oluşturmayı amaçlayarak hidrojen ekonomisini hızlandırmak için birleşik bir yaklaşımı güçlendirdi. Hyundai Motor, karbon nötrlüğünü destekleyecek stratejik ortaklıklarını genişletmeyi ve küresel hidrojen liderliğini pekiştirmeyi hedefliyor.
Törende katılımcılar, çok nesilli yakıt hücreleri ve elektrolizörleri, ayrıca hidrojenle çalışan yeni nesil NEXO SUV, kamyonlar, ekskavatörler, gemiler, traktörler ve forkliftler gibi birçok hidrojenli aracı yakından inceleme fırsatı buldu. Yeni tesisin, pazar büyümesine paralel olarak üretim ölçeğini artırması, küresel hidrojen ekosisteminin genişlemesine ve altyapı gelişimine önemli katkı sağlaması bekleniyor.
Törende ayrıca Hyundai Motor Grup ile Koreli otobüs üreticisi KGM Commercial arasında yakıt hücresi tedarikine ilişkin bir mutabakat zaptı imzalandı. Bu anlaşma, tesisin Kore’nin hidrojen ekosisteminin gelişiminde oynayacağı kritik rolü bir kez daha vurguladı.
Genel
Şarj Sektörü Artan Elektrikli Araç Satışlarına Hızla Ayak Uydurdu!


Elektrikli araç (EV) pazarında son iki yılda yaşanan hızlı büyüme, şarj altyapısında da tarihi bir ivmeyi beraberinde getirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) verilerine göre, Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye’de toplam 33.592 şarj soketi aktif durumda. Bunların 14.308’i DC (hızlı), 19.284’ü AC (yavaş) tipte hizmet veriyor. Aynı dönemde trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısı 310.668 adede ulaşarak bir önceki yıla göre %100’ün üzerinde artış kaydetti. Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı.
Güncel elektrikli araç pazarı gelişiminin yanında, şarj sektörünün nihai konumu hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, “Bu tablo, Türkiye’nin elektrikli araç pazarında Avrupa’nın en dinamik ülkelerinden biri haline geldiğini bizlere gösteriyor. 2024’te otomotiv pazarının yaklaşık yüzde 27’sini oluşturan hibrit ve elektrikli araçların toplam payının, 2025 sonunda yüzde 30’un üzerine çıkması bekleniyor. Yerli üretici Togg’un lokomotif etkisi, ABD’li (Tesla) ve Çinli markaların (özellikle BYD) agresif girişleri, bu büyümenin başlıca itici güçleri arasında ve bu rekabet sektöre yeni dinamikler katıyor.” şeklinde konuştu.
Diğer yandan enerji altyapısı tarafında da dikkat çekici gelişmeler olduğunu aktaran Koca, “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “Elektrikli Araçlar için Hızlı Şarj Altyapısı Destek Programı” kapsamında bu yıl 81 ilde 529 yeni hızlı şarj ünitesine destek sağlandı. Bu kapsamda yaklaşık 1 milyar TL’lik yatırımın 300 milyon TL’si hibe olarak açıklandı. Ayrıca YEK-G sertifikalı “yeşil şarj” noktaları sayesinde, istasyonlarda yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşması yönünde önemli adımlar atılıyor. Yatırımcı bir şirket olarak bunu çok değerli buluyoruz.” dedi.
Hedef 2026’da Güçlü 1000 soket
Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı: “Elektrikli araç ekosistemi, yalnızca araç satışlarındaki artışla değil, kullanıcı deneyimi ve güvenilir altyapı ile büyüyebilir. Biz Ovolt & Sharz.net olarak, bugün 570’in üzerinde soketle faaliyet gösteriyoruz. OPET ile stratejik iş birliğimiz sayesinde 2026’da 1000’in üzerinde güçlü (kapasitesi yüksek) sokete ulaşarak, her segment için en erişilebilir ve güvenilir şarj ağını oluşturmayı hedefliyoruz.”
Koca, ayrıca sektörün geleceğini belirleyecek en önemli unsurun şarj hızına erişim ve enerji verimliliği olduğunu özellikle vurguladı: “Şarj altyapısının yaygınlaşması kadar, hızlı şarj (DC) istasyonlarının adil ve verimli dağılımı da çok kritik. Kullanıcı güveni, fiyat şeffaflığı, veri paylaşımı ve sürdürülebilir enerji kullanımı bu dönüşümün bel kemiğini oluşturuyor.”
Ovolt & Sharz.net, mobil uygulama üzerinden doluluk durumu takibi, şeffaf fiyatlandırma, 7/24 teknik destek ve yenilenebilir enerjiyle çalışan şarj noktalarıyla kullanıcı deneyimini sadeleştirmeyi hedefliyor. Ayrıca Müşteri Memnuniyeti ve Güvenliği için elektrikli araç şarj deneyimini IoT tabanlı alarm sistemleri, kamera izleme ve 7/24 personeli olan OPET akaryakıt istasyonlarıyla birleştirip, uzaktan izleme ve sigorta destekli koruma altyapıları ile sektörün güvenlik standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor.
“Şarj altyapısındaki dönüşüm tüm hayatımızı değiştirecek”
Türkiye’nin 310 bini aşan elektrikli araç parkı, önümüzdeki dönemde 500 bin sınırına yaklaşırken; şarj sektörü de artık yalnızca enerji değil, sürdürülebilir ulaşımın temel omurgası olarak konumlanıyor. Hakan Koca, “Bizim için şarj altyapısı, mobilitenin değil yaşamın dönüşümüdür. Şarj altyapısındaki dönüşüm ile tüm hayatımız yıllar içinde değişecek. Ovolt & Sharz.net bu dönüşümün güvenilir omurgası olmayı sürdürmeyi istiyor.” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.
Genel
Audi A6 Sportback e-tron: Uzun Yolculukların Sessiz ve Güçlü Yol Arkadaşı


Elektrikli mobilitede yeni bir dönem başlatan Audi A6 e-tron, üstün menzili, gelişmiş sürüş teknolojileri ve konfor odaklı donanımlarıyla uzun yolculukların vazgeçilmez yol arkadaşı oluyor. Modelin Sportback kasa tipiyle gerçekleştirilen test sürüşü de bunu kanıtlar nitelikte. 1.000 kilometreden uzun bir rotada sergilediği performans, modelin elektrikli mobilitede konfor ve verimliliği bir araya getirdiğini ortaya koyuyor.
Audi’nin tamamen elektrikli ürün gamında, Premium Platform Electric (PPE) altyapısı üzerinde geliştirilen ikinci modeli olan A6 e-tron; uzun mesafeli yolculuklarda sunduğu sessizlik, sürüş konforu ve yüksek performansla öne çıkıyor. Aerodinamik gövde yapısı, gelişmiş batarya teknolojisi ve segment lideri menzil değerleriyle A6 e-tron, her iki gövde seçeneğiyle hem günlük kullanıma hem de uzun yolculuklara en ideal bir yanıt veriyor.
Gerçek Bir Uzun Yol Testi: 1.000 Kilometrelik Elektrikli Yolculuk
Audi A6 e-tron’un uzun yol performansı, Sportback versiyonunun kullanıldığı ve Danimarka’nın Kopenhag kentinden başlayarak Norveç’in Bergen şehrine uzanan 1.000 kilometrelik rotada, farklı zemin ve yükseklik koşullarında test edildi. Bu testte amaç, WLTP ölçüm standartlarının ötesine geçerek aracın gerçek sürüş koşullarındaki performansını değerlendirmekti.
Sürüş boyunca A6 Sportback e-tron, enerji tüketimini optimize eden termal yönetim sistemi ve adaptif enerji geri kazanım fonksiyonları gibi verimliliği artıran teknlojileri kullandı. Ayrıca, yalnızca 0,21‘lik aerodinamik sürtünme katsayısı sayesinde yüksek hızlarda hava direncini minimuma indirerek enerji verimliliğine katkı sağladı. Ortalama hava sıcaklığının 20°C civarında seyrettiği, hız sınırlarının 100–110 km/s aralığında olduğu rotada, aracın ortalama enerji tüketimi 15–16 kWh/100 km olarak ölçüldü. Bu değer, günlük sürüş şartlarında tam şarjla yaklaşık 625 ila 670 kilometrelik menzil anlamına geliyor.
Yolculuk sırasında şarj planlaması da rota tasarımı kadar önemliydi. 350 kW gücündeki hızlı şarj istasyonlarında yapılan kısa duraklamalarla, yalnızca 7 dakikalık bir şarjda 140 kilometre ek menzil sağlandı. Bu performans, 800 voltluk elektrik mimarisine sahip PPE platformunun sunduğu yüksek voltaj desteği sayesinde mümkün oldu.


An Audi A6 Sportback e-tron in Glacier white metallic is parked in the harbor of the Norwegian city of Bergen. Historic buildings and a fishing boat are in the immediate background.
Sınırları Zorlayan Verimlilik
Audi A6 Sportback e-tron performance, WLTP normlarına göre 754 kilometreye kadar menzil sunarak segmentinde referans bir noktaya ulaşıyor. 100 kWh kapasiteli batarya paketi ve optimize edilmiş enerji yönetim sistemi sayesinde bu menzil yalnızca laboratuvar koşullarında değil, günlük kullanımda da yüksek verimlilikle elde edilebiliyor.
Gerçek dünyada gerçekleştirilen 1.000 kilometrelik uzun yol testi de bu verimliliği doğruladı. WLTP standardına göre elde edilen teorik menzil değeri ile gerçek sürüş verileri karşılaştırıldığında, A6 Sportback e-tron’un hem test ortamlarında hem de gerçek yolda üst düzey enerji yönetimi sunduğu net biçimde ortaya kondu.
Test boyunca yalnızca iki şarj molası yeterli oldu. Her biri önceden planlanan yüksek güçlü şarj noktalarına, batarya seviyesi yüzde 10’un altına inmeden ulaşıldı ve sürüş kesintisiz bir şekilde sürdürüldü.
Sürüş Konforunda Yeni Bir Standart
Gelişmiş süspansiyon sistemi ve özel ön aks mimarisi sayesinde A6 Sportback e-tron, uzun mesafeli yolculuklarda bile yorgunluk hissini en aza indiriyor. Opsiyonel olarak alınabilen adaptif havalı süspansiyon, yük durumuna göre otomatik olarak ayarlanarak hem sürüş konforunu artırıyor hem de aracın aerodinamik verimliliğine katkı sağlıyor. Audi Drive Select’in “Efficiency” modunda, gövde yüksekliği 20 mm’ye kadar düşürülerek menzil daha da optimize ediliyor.
Geniş Yaşam Alanı ve Akıllı Saklama Çözümleri
PPE platformunun sunduğu düz zemin tasarımı, iç mekânda ferah bir yaşam alanı yaratıyor. A6 Sportback e-tron ve A6 Avant e-tron modellerinin her ikisinde de 502 litrelik arka bagaj ve 27 litrelik ön bagaj hacmi sunuluyor. Bu kapasite, yaz tatilleri, kamp yolculukları veya sportif aktiviteler için gereken tüm eşyaları kolayca taşıyacak alan sunuyor.
Dijital Konfor ve Etkileşimli Deneyim
Yeni nesil Audi iç mekân mimarisi, “İnsan Odaklılık” ve “Dijital Sahne” ilkeleri doğrultusunda tasarlandı. 14,5 inç OLED merkezi ekran, 11,9 inç Audi sanal kokpit ve opsiyonel 10,9 inç yolcu ekranı, sürücü ve yolculara bütünsel ve etkileşimli bir dijital deneyim sunuyor. PDLC teknolojili panoramik cam tavan ise iç mekâna hem ferahlık hem de estetik bir dokunuş katıyor.
Güvenlik ve Estetik Bir Arada: Aydınlatma Teknolojileri
Kişiselleştirilebilir dijital OLED arka farlar, ikinci nesil Matrix LED teknolojisi ve iletişim ışığı gibi yeniliklerle donatılan A6 Sportback e-tron, sadece şık bir görünüm sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürüş güvenliğine de katkı sağlıyor. Özellikle tünel geçişlerinde ve düşük görüş koşullarında sağladığı görüş desteği, güvenli sürüş deneyimine katkı sağlıyor.
-



Yeni Modeller3 ay önceHyundai’nin Beklenen Modeli i30 Türkiye’de Yeniden Satışta
-



Şarj Sektörü3 ay önceTürkiye Elektrikli Araç Şarj Altyapısı Hızla Büyüyor: Sayı 33 Bini Aştı
-



Teknoloji3 ay önceASPİLSAN Enerji TEKNOFEST’te: Milli Batarya Teknolojileriyle Geleceğe Güç Veriyor
-



Otomotiv3 ay önceBYD Türkiye, “Teknoloji Şovu”na TEKNOFEST İstanbul’da Devam Ediyor
-



Şarj Sektörü3 ay önceEN YAKIT Filolar için güvenli ve pratik şarj deneyimi sağlıyor
-



Test Sürüşleri2 ay önceSürüş İzlenimi: Yeni Nissan Juke N-Sport Test Sürüşü – “Sarı Fırtına”
-



Otomotiv Sektörü3 ay önceHyundai, IDEA Tasarım Ödülleri’nde Rekor Kırarak Global Başarısını Perçinledi!
-



Elektrikli Araçlar3 ay önceKarsan, Busworld 2025’te İki Yeni Teknolojiyi Dünya Pazarında Tanıtacak!





