Genel
Ford Focus Hibrit Türkiye’de


Ford’un ikonik modeli Focus, yepyeni çarpıcı tasarımıyla segmentindeki liderliğini daha da güçlendirmek üzere Türkiye’ye geliyor. Ergonomik tasarımı, şık ve geniş iç mekanının yanı sıra fonksiyonel özellikleri ve teknolojileri ile Yeni Focus yüksek konforlu sürüş deneyimi vaadini üst seviyeye taşıyor. Ford’un, benzinli ve dizel seçeneklerle birlikte ilk kez hibrit versiyonuyla müşterilerine sunduğu Yeni Focus, akıllı ve sürdürülebilir şehirlerin aracı olma vaadini sürdürüyor.
24 yıl önce pazara sunulduğunda “Yılın Otomobili” seçilen ve o günden bu yana imza attığı ilklerle segmentinde yeniliklerin öncüsü olan Ford Focus, 2018 yılında yollara çıkan 4. nesli ile seviye 2 otonom sürüş deneyimini sunan ilk model olmuştu. Makyajlanan Yeni Ford Focus ise çarpıcı yeni dış tasarımı, teknolojileri, konfor ve fonksiyonelliği ile öne çıkarken, ilk kez hibrit opsiyonuyla haziran ayında yollarda yerini almaya hazır.


Akıllı ve sürdürülebilir geleceğe giden yol
Piyasaya çıktığı ilk günden bu yana önemli satış başarılarına imza atan Focus’un, “insan odaklı” tasarım felsefesi ile segmentinde fark yarattığını ifade eden Ford Türkiye İş Birimi Lideri Özgür Yücetürk, “Ford Focus, ilk üretildiği 1998 yılından beri sektöründe öncü bir rol üstlenerek ilklere imza attı. Bu sayede de bugüne kadar iki kez tüm dünyada en çok satan otomobil unvanını kazandı. En son 2018 yılında müşterilerimizin geri bildirimlerinden ve ihtiyaçlarından yola çıkılarak gerçekleştirilen kapsamlı değişimlerin sonucu olan 4. nesil Ford Focus, geleceğin akıllı dünyasına geçişin anahtarı oldu. Aradan geçen sürede Focus’un DNA’sı haline gelen sürüş deneyimi, zarif ve ferah tasarım, fonksiyonellik ve teknolojik özellikler büyük beğeni kazandı. Bugün ise makyajlanan Yeni Ford Focus daha da çarpıcı bir dış tasarım ile teknolojileri ve insan odaklı tasarım felsefesinin getirdiği tüm konfor ve fonksiyonelliği bir arada sunuyor. Ayrıca ilk kez hibrit seçeneğiyle gelen Yeni Ford Focus, herkese akıllı ve sürdürülebilir şehirlere giden yolda yerini alma imkanı sunuyor” diye konuştu.


Daha modern, daha dinamik ve etkileyici tasarı
Makyajlanan Yeni Ford Focus’ta ön tasarım tamamen yenilendi. Yeni ön tasarımda güncellenen tampon, ızgaralar ve paneller, entegre sis lambalı çarpıcı LED far kümesi ve yeni şekilli arka farlar ile Yeni Focus çarpıcı bir görünüm sunuyor. Bu haliyle daha yüksek ve kaslı bir algı yaratan araç, detay tasarım çizgileriyle çok daha dinamik bir enerjiye kavuşuyor. Tek parça ön ızgara daha büyük, mat ve parlak materyallerden oluşurken, özellikle dikey kesit detaylarıyla dikkat çeken ızgaranın krom çerçevesi şık tasarımı daha da belirginleştirerek araca seçkin bir hava katıyor.
Boydan boya akıcı bir bütünlüğe sahip alt ızgara aerodinamik tasarım detaylarıyla Yeni Ford Focus’un güçlü duruşunu destekliyor. Ford logosunun kaput üzerinden alınarak ön ızgaraya taşınması ise logo görünürlüğünü artırıyor.
Aracın çok daha modern ve ferah bir tasarımla yenilenen ön farlarında giriş donanımından itibaren LED ön farlar standart olarak sunuluyor. Ovalleşen gündüz LED’leri aracın ön görünümünde şıklığı artırırken, yeni ızgara doğrultusunda uzanan formuyla köşe aydınlatma fonksiyonlu LED ön sis farları, hem dönüşlerdeki görüş alanını genişletiyor hem de otomatik LED farlar sayesinde daha keskin bir görüş sağlanıyor. Entegre sis lambaları ve gündüz yanan farlar içeren Dinamik LED farlar, ayarlanabilirlik özelliği ile otoyolda da köy yolunda da sürüşü kolaylaştıran optimizasyon imkanı sunuyor.
Arka tasarımda da yine kaslı yapı destekleniyor. Model yazısı doğrultusunda başlayarak yan çizgiye taşan ve omuz çizgisine paralel uzanan far tasarımı ve ön sis farına benzer şekilde uzanan reflektörler makyajlanan Yeni Ford Focus’ta da korunuyor. Dört kapı gövde tipinde 511 litrelik bagaj hacmi, oldukça rekabetçi ve ferah bir fonksiyonel depolama alanı sağlıyor.
Trend X donanım seviyesinde 16’ alüminyum jantlar kullanılırken, gövde rengi yan aynalar ve karartılmış arka camlar tüm donanım seviyelerinde standart olarak sunuluyor. Titanium’da ise 17’ alaşım jantlar, 15 kollu yeni jant tasarımıyla daha da şık hale geliyor.
Anahtarsız giriş ve çalıştırma sistemine sahip olan Titanium serisinde, güvenli bir şekilde inilmesini mümkün kılan ve şık bir görünüm sağlayan kapı altı aydınlatması sunuluyor. Yan camlarda alt krom çerçeveler Titanium’um görselliğini zenginleştiriyor.


Tüm donanım tiplerinde SYNC sistemli 8 inç renkli ekran
Aracın iç tasarımında genel olarak koltuklar ve iç alan tasarımı korunurken en büyük değişim, daha önce Titanium donanımında sunulan SYNC sistemi ile birlikte 8’ renkli dokunmatik ekranın tüm donanım seviyelerini kapsayacak hale gelmesi. Türkçe sesli komut özellikli SYNC Araç İçi Bilgi ve Eğlence Sistemi, akıllı telefonla entegrasyonu destekliyor ve telefon görüşmelerinden mesajlara, müzik sisteminden telefondaki uygulamalara kadar pek çok özelliği dokunmatik ekran üzerinden veya sesli komutlarla gerçekleştirme imkanı sağlıyor. Orta konsolda ise yine giriş seviyesinden itibaren elektrikli park fren sistemi sunuluyor.
Titanium serisinde en önemli farklılıklardan biri, SYNC 3 altyapısına sahip Bilgi-Eğlence sistemi olarak öne çıkıyor. Android Auto ve Apple CarPlay bağlantısını mümkün kılan sistem sayesinde müzik kontrolü ve navigasyon takibi 8’’lik ekran üzerinden yapılarak uzun yolculuklar keyifli hale getiriliyor. Yine Titanium serisi ile sunulan geri görüş kamerası sayesinde geri manevralar çok güvenli bir şekilde gerçekleştiriliyor.
Sürüş deneyimi ve güvenlik artıyor
Yeni Ford Focus’ta sürüş deneyimini ve konforunu artıracak özellikler korunuyor. Sürüş deneyimini kişiselleştirme imkanı tanıyan sürüş modları ile sürücü dilerse yakıt tasarrufunu artırabileceği gibi pedal tepki süresini kısaltarak daha agresif sürüşü de tercih edebiliyor. Hız kontrol sistemi ve ikincil çarpışma freni gibi teknolojiler ise sürüş güvenliğini bir üst seviyeye taşıyor. Trend X donanım serisinde arka park sensörüne ek olarak ön park sensörü de standart olarak sunuluyor.
Üst donanım paketlerinde konfor üst seviyeye taşınıyor
Hitap ettikleri kitleye ve kullanım amaçlarına uygun olarak farklı iç ve dış tasarımsal özelliklere sahip Titanium, Active ve St-Line serilerinde Trend X donanımına ek olarak çift bölmeli otomatik klima, otomatik uzun farlar, anahtarsız giriş ve çalıştırma fonksiyonu, yağmur sensörü, otomatik kararan iç dikiz aynası, elektrikli katlanabilir yan aynalar ve kapı altı aydınlatması ile geri görüş kamerası ve arka kol dayaması özellikleri bulunuyor.
1.0L Ecoboost motora sahip hibrit teknolojisi ilk kez sunuluyor
Yenilenen Ford Focus, ilk defa 1.0L Ecoboost motor ve 7 ileri powershift şanzımana sahip hibrit teknolojisi ile geliyor. Ecoboost Hibrit motor, verimliliği artırmak için 48 volt bataryadan güç alıyor ve ilave 16 PS güç vermenin yanı sıra hızlanmayı yüzde 20’ye varan oranda artırıyor. Üst serilerde HB ve SW gövde tiplerinde 125PS güç seçeneği ile sunulan hibrit güç grubu, elektrik motoru sayesinde yüksek tork üretebiliyor. Daha kısa sürede daha yüksek hızlara çıkma imkanı sunan bu teknoloji, düşük hızlarda içten yanmalı motorun devre dışı bırakılmasıyla aynı tipteki motorlara sahip serilere göre önemli yakıt tasarrufu imkanı sağlıyor.
Ford Focus dört farklı motor-şanzıman seçeneği ile geliyor. Trend X ve Titanium serilerinde 1.5L 123PS PFi benzinli motor, 6 ileri manuel ve otomatik şanzıman seçenekleri ile sunulurken, tüm donanım seviyeleri ve gövde tiplerinde dizel olarak 1.5L 120 PS EcoBlue motor ve 8 ileri otomatik şanzıman seçeneği bulunuyor. 8 vitesli şanzıman; daha fazla vites oranı, hafif tasarım ve gelişmiş çift kavraması ile kesintisiz ve sarsıntısız vites değişimi sağlıyor. 1.0Lt Ecoboost Hibrit 125 PS motor ve 7 ileri powershift otomatik şanzıman ise Titanium Active ve St-Line’da 5 Kapı ve SW gövde seçenekleriyle tercih edilebiliyor.
FORD CO-PILOT 360 sürüş deneyimine konfor ve güvenlik katıyor
Yeni Ford Focus’ta yer alan akıllı araç teknolojileri makyajlanan versiyonda da yerini alarak, sürücülere konfor, güvenlik ve sürüş keyfi sunuyor.
Birçok gelişmiş teknolojiyi bir araya getiren Ford Co-Pilot 360’ta Dur-Kalk (Stop&Go) fonksiyonu ile Geliştirilmiş Adaptif Hız Kontrol Sistemi, Trafik Levhası Tanıma ve Şerit Hizalama gibi kişisel sürüş asistanı deneyimi sağlayan teknolojiler konfor seviyesini artırırken, paket içeriğine eklenen Kör Nokta Uyarı Sistemi ve Çapraz Trafik Uyarısı sürüş güvenliğini üst seviyeye taşıyor.
Aktif Park Asistanı ve 180’ Geniş Geri Görüş Kamerasını kapsayan Park Paketi, park esnasında direksiyon kontrolünün yanı sıra gaz, fren pedallarını ve vitesi de kontrol ederek tek tuşla aracın park edilmesini sağlıyor. Focus’un en fazla tercih edilen opsiyonel donanımlarından olan Kış Paketi ise ısıtmalı direksiyon, ön koltuklar ve ön cam özellikleri sayesinde soğuk havalarda sürüş konforunu artırıyor.
Panoramik Cam Tavan seçeneği özgürlük hissiyatını yükseltirken, doğal ışığın araç içinde kalmasını sağlayarak daha aydınlık bir iç mekan oluşturuyor. Dokuz hoparlör ve bir subwoofer’dan oluşan B&O Ses ve Müzik Sistemiyle araçtaki müzik keyfi en üst seviyeye ulaşıyor. Paket içeriğinde aynı zamanda navigasyon sistemi de bulunuyor.
Konfor Paketi ile direksiyonun ön kısmında yer alan göz hizası gösterge paneli araca ekleniyor. Gösterge panelindeki bilgilerin sürüş sırasında dikkati dağıtmaması için bu zarif küçük alana yansıtılabiliyor. SW gövde tiplerinde bu paket içeriğine akıllı bagaj kapağı özelliği de ekleniyor.
Stil Paketi ise Ford’un farklı yol ve sürüş koşullarına otomatik olarak uyum sağlayan hassas Dinamik LED Ön Far Sistemini içeriyor. Geniş aydınlatma alanı sunan viraj aydınlatması, aydınlatma alanını viraja veya kavşağa gelmeden ayarlayarak maksimum görüş alanı yaratıyor. LED farların gelişmiş Yansıma Önleme Özelliği ile diğer sürücülerin gözünün kamaşması engelleniyor. Böylece gece yolculuklarında yolun daha iyi aydınlatılması ile güvenlik artışı sağlanıyor.
Zengin renk yelpazesini koruyan Yeni Focus’ta opak renklerden buz beyazı, spor kırmızı; metalik renklerden ise akik siyah, pasifik mavi, aytozu gri ve ada mavisi seçenekleri bulunuyor. Bunlara ek olarak özel metalik renkler olan manyetik gri ve fantastik kırmızı da alıcılarını bekliyor.
Makyajlanan Yeni Ford Focus; sedan, hatchback ve station wagon gövde tipleriyle ilk safhada TrendX serisi ile otomobil tutkunlarına haziran ayında merhaba diyecek, devamında daha ileriki günlerde Titanium, Active, ST Line donanım seviyeleri ile Türkiye’de satışa sunulacak. Yeni Focus, 587.500 TL ’den başlayan tavsiye edilen anahtar teslim satış fiyatı ile Ford Türkiye yetkili bayilerinde müşteriler ile buluşacak.
Genel
Hyundai Hidrojen Yakıt Hücresi İçin Kore’de Yeni Bir Tesis Kuruyor


Hyundai, Güney Kore’nin Ulsan kentinde yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisinin temel atma törenini düzenledi. Bu adım, ülkeyi enerji dönüşümünde küresel bir lider haline getirme hedefinin önemli bir parçası olarak görülüyor.
Yeni tesis, daha önce içten yanmalı motor şanzımanı üreten fabrikanın bulunduğu 43.000 metrekarelik alanda kurulacak. Bu seçim, Hyundai’nin geleceğin mobilitesine geçişini sembolik biçimde temsil ediyor. 2027’de tamamlanması planlanan tesis, kimyasal işleme ve montaj operasyonlarını entegre ederek yılda 30.000 yakıt hücresi ünitesi üretecek. Tesis, Hyundai Motor Grup’un “Hydrogen for Humanity (İnsanlık İçin Hidrojen)” anlamına gelen HTWO markası altında faaliyet gösterecek.
Yaklaşık 675 milyon dolarlık yatırım değerine sahip tesis, binek otomobiller, ticari kamyonlar, otobüsler, iş makineleri ve deniz taşıtları gibi çeşitli mobilite uygulamaları için yeni nesil hidrojen yakıt hücreleri ve elektrolizörler üretecek.
Temel Teknolojilerde İlerleme
Tesis, iki temel ürün aracılığıyla Hyundai Motor Grup’u küresel hidrojen teknolojisinde ön safa taşımayı hedefliyor:
- Yeni nesil hidrojen yakıt hücresi: Hyundai, mevcut modellere kıyasla daha yüksek güç çıkışı ve dayanıklılık sunarken, maliyet rekabetçiliğiyle küresel pazarda liderlik hedefliyor. Yakıt hücreleri, hidrojen ve oksijen arasındaki elektrokimyasal reaksiyonlarla elektrik üreten sistemlerdir ve araçlarda jeneratör görevi görür.
- PEM elektrolizörler: Kore’de ilk kez üretilecek yüksek verimli polimer elektrolit membran (PEM) elektrolizörleri, sudan karbon emisyonu olmadan yüksek saflıkta hidrojen üretebilen sistemlerdir. Bu teknoloji, küresel net sıfır hedeflerine ulaşmada kritik bir rol oynayacak. Hyundai, yaklaşık 30 yıllık yakıt hücresi geliştirme tecrübesi sayesinde elektrolizör bileşenlerinde %90 oranında yerelleştirme sağlamıştır.
Şirket, elektrolizör yığını geliştirmiş ve 2025 Şubat ayında tamamlanan 1 MW’lık konteyner tipi bir sistem şu anda günde 300 kg’dan fazla yüksek saflıkta hidrojen üretmektedir. Ayrıca Jeju Adası’nda 5 MW sınıfı büyük ölçekli bir proje geliştirilmekte olup, tam kapsamlı bir yeşil hidrojen ekosistemi kurmayı hedeflemektedir.
Gelişmiş Üretim Platformu
Hyundai, Ulsan’daki yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisini, insan odaklı üretim uzmanlığından elde ettiği birikimle geliştirilmiş ileri bir üretim platformu olarak işletmeyi planlıyor.
Tesis, iş gücü yükünü azaltmak ve operasyonel verimliliği artırmak için robotik teknolojilerden yoğun şekilde yararlanacak. Ayrıca gelişmiş izleme sistemleriyle en küçük güvenlik riskleri bile tespit edilerek çalışanların güvenliği ön planda tutulacak.
Hidrojen Ekosistemini Genişletmek
Üretilen yakıt hücreleri, binek otomobillerden ağır ticari kamyonlara, otobüslerden iş makinelerine ve deniz araçlarına kadar çok çeşitli uygulamalara göre optimize edilecek.
Hyundai Motor Grup, yakıt hücrelerinin ötesinde hidrojen değer zincirinin tamamını kapsayan çözümler geliştiriyor. Üretimden depolamaya, taşımadan kullanıma kadar her aşamada kamu kurumları, küresel şirketler ve araştırma kuruluşlarıyla iş birliği içinde çalışıyor.
Temel atma töreni, hükümet, yerel otoriteler ve endüstri paydaşları arasında iş birliği platformu oluşturmayı amaçlayarak hidrojen ekonomisini hızlandırmak için birleşik bir yaklaşımı güçlendirdi. Hyundai Motor, karbon nötrlüğünü destekleyecek stratejik ortaklıklarını genişletmeyi ve küresel hidrojen liderliğini pekiştirmeyi hedefliyor.
Törende katılımcılar, çok nesilli yakıt hücreleri ve elektrolizörleri, ayrıca hidrojenle çalışan yeni nesil NEXO SUV, kamyonlar, ekskavatörler, gemiler, traktörler ve forkliftler gibi birçok hidrojenli aracı yakından inceleme fırsatı buldu. Yeni tesisin, pazar büyümesine paralel olarak üretim ölçeğini artırması, küresel hidrojen ekosisteminin genişlemesine ve altyapı gelişimine önemli katkı sağlaması bekleniyor.
Törende ayrıca Hyundai Motor Grup ile Koreli otobüs üreticisi KGM Commercial arasında yakıt hücresi tedarikine ilişkin bir mutabakat zaptı imzalandı. Bu anlaşma, tesisin Kore’nin hidrojen ekosisteminin gelişiminde oynayacağı kritik rolü bir kez daha vurguladı.
Genel
Şarj Sektörü Artan Elektrikli Araç Satışlarına Hızla Ayak Uydurdu!


Elektrikli araç (EV) pazarında son iki yılda yaşanan hızlı büyüme, şarj altyapısında da tarihi bir ivmeyi beraberinde getirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) verilerine göre, Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye’de toplam 33.592 şarj soketi aktif durumda. Bunların 14.308’i DC (hızlı), 19.284’ü AC (yavaş) tipte hizmet veriyor. Aynı dönemde trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısı 310.668 adede ulaşarak bir önceki yıla göre %100’ün üzerinde artış kaydetti. Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı.
Güncel elektrikli araç pazarı gelişiminin yanında, şarj sektörünün nihai konumu hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, “Bu tablo, Türkiye’nin elektrikli araç pazarında Avrupa’nın en dinamik ülkelerinden biri haline geldiğini bizlere gösteriyor. 2024’te otomotiv pazarının yaklaşık yüzde 27’sini oluşturan hibrit ve elektrikli araçların toplam payının, 2025 sonunda yüzde 30’un üzerine çıkması bekleniyor. Yerli üretici Togg’un lokomotif etkisi, ABD’li (Tesla) ve Çinli markaların (özellikle BYD) agresif girişleri, bu büyümenin başlıca itici güçleri arasında ve bu rekabet sektöre yeni dinamikler katıyor.” şeklinde konuştu.
Diğer yandan enerji altyapısı tarafında da dikkat çekici gelişmeler olduğunu aktaran Koca, “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “Elektrikli Araçlar için Hızlı Şarj Altyapısı Destek Programı” kapsamında bu yıl 81 ilde 529 yeni hızlı şarj ünitesine destek sağlandı. Bu kapsamda yaklaşık 1 milyar TL’lik yatırımın 300 milyon TL’si hibe olarak açıklandı. Ayrıca YEK-G sertifikalı “yeşil şarj” noktaları sayesinde, istasyonlarda yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşması yönünde önemli adımlar atılıyor. Yatırımcı bir şirket olarak bunu çok değerli buluyoruz.” dedi.
Hedef 2026’da Güçlü 1000 soket
Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı: “Elektrikli araç ekosistemi, yalnızca araç satışlarındaki artışla değil, kullanıcı deneyimi ve güvenilir altyapı ile büyüyebilir. Biz Ovolt & Sharz.net olarak, bugün 570’in üzerinde soketle faaliyet gösteriyoruz. OPET ile stratejik iş birliğimiz sayesinde 2026’da 1000’in üzerinde güçlü (kapasitesi yüksek) sokete ulaşarak, her segment için en erişilebilir ve güvenilir şarj ağını oluşturmayı hedefliyoruz.”
Koca, ayrıca sektörün geleceğini belirleyecek en önemli unsurun şarj hızına erişim ve enerji verimliliği olduğunu özellikle vurguladı: “Şarj altyapısının yaygınlaşması kadar, hızlı şarj (DC) istasyonlarının adil ve verimli dağılımı da çok kritik. Kullanıcı güveni, fiyat şeffaflığı, veri paylaşımı ve sürdürülebilir enerji kullanımı bu dönüşümün bel kemiğini oluşturuyor.”
Ovolt & Sharz.net, mobil uygulama üzerinden doluluk durumu takibi, şeffaf fiyatlandırma, 7/24 teknik destek ve yenilenebilir enerjiyle çalışan şarj noktalarıyla kullanıcı deneyimini sadeleştirmeyi hedefliyor. Ayrıca Müşteri Memnuniyeti ve Güvenliği için elektrikli araç şarj deneyimini IoT tabanlı alarm sistemleri, kamera izleme ve 7/24 personeli olan OPET akaryakıt istasyonlarıyla birleştirip, uzaktan izleme ve sigorta destekli koruma altyapıları ile sektörün güvenlik standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor.
“Şarj altyapısındaki dönüşüm tüm hayatımızı değiştirecek”
Türkiye’nin 310 bini aşan elektrikli araç parkı, önümüzdeki dönemde 500 bin sınırına yaklaşırken; şarj sektörü de artık yalnızca enerji değil, sürdürülebilir ulaşımın temel omurgası olarak konumlanıyor. Hakan Koca, “Bizim için şarj altyapısı, mobilitenin değil yaşamın dönüşümüdür. Şarj altyapısındaki dönüşüm ile tüm hayatımız yıllar içinde değişecek. Ovolt & Sharz.net bu dönüşümün güvenilir omurgası olmayı sürdürmeyi istiyor.” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.
Genel
Audi A6 Sportback e-tron: Uzun Yolculukların Sessiz ve Güçlü Yol Arkadaşı


Elektrikli mobilitede yeni bir dönem başlatan Audi A6 e-tron, üstün menzili, gelişmiş sürüş teknolojileri ve konfor odaklı donanımlarıyla uzun yolculukların vazgeçilmez yol arkadaşı oluyor. Modelin Sportback kasa tipiyle gerçekleştirilen test sürüşü de bunu kanıtlar nitelikte. 1.000 kilometreden uzun bir rotada sergilediği performans, modelin elektrikli mobilitede konfor ve verimliliği bir araya getirdiğini ortaya koyuyor.
Audi’nin tamamen elektrikli ürün gamında, Premium Platform Electric (PPE) altyapısı üzerinde geliştirilen ikinci modeli olan A6 e-tron; uzun mesafeli yolculuklarda sunduğu sessizlik, sürüş konforu ve yüksek performansla öne çıkıyor. Aerodinamik gövde yapısı, gelişmiş batarya teknolojisi ve segment lideri menzil değerleriyle A6 e-tron, her iki gövde seçeneğiyle hem günlük kullanıma hem de uzun yolculuklara en ideal bir yanıt veriyor.
Gerçek Bir Uzun Yol Testi: 1.000 Kilometrelik Elektrikli Yolculuk
Audi A6 e-tron’un uzun yol performansı, Sportback versiyonunun kullanıldığı ve Danimarka’nın Kopenhag kentinden başlayarak Norveç’in Bergen şehrine uzanan 1.000 kilometrelik rotada, farklı zemin ve yükseklik koşullarında test edildi. Bu testte amaç, WLTP ölçüm standartlarının ötesine geçerek aracın gerçek sürüş koşullarındaki performansını değerlendirmekti.
Sürüş boyunca A6 Sportback e-tron, enerji tüketimini optimize eden termal yönetim sistemi ve adaptif enerji geri kazanım fonksiyonları gibi verimliliği artıran teknlojileri kullandı. Ayrıca, yalnızca 0,21‘lik aerodinamik sürtünme katsayısı sayesinde yüksek hızlarda hava direncini minimuma indirerek enerji verimliliğine katkı sağladı. Ortalama hava sıcaklığının 20°C civarında seyrettiği, hız sınırlarının 100–110 km/s aralığında olduğu rotada, aracın ortalama enerji tüketimi 15–16 kWh/100 km olarak ölçüldü. Bu değer, günlük sürüş şartlarında tam şarjla yaklaşık 625 ila 670 kilometrelik menzil anlamına geliyor.
Yolculuk sırasında şarj planlaması da rota tasarımı kadar önemliydi. 350 kW gücündeki hızlı şarj istasyonlarında yapılan kısa duraklamalarla, yalnızca 7 dakikalık bir şarjda 140 kilometre ek menzil sağlandı. Bu performans, 800 voltluk elektrik mimarisine sahip PPE platformunun sunduğu yüksek voltaj desteği sayesinde mümkün oldu.


An Audi A6 Sportback e-tron in Glacier white metallic is parked in the harbor of the Norwegian city of Bergen. Historic buildings and a fishing boat are in the immediate background.
Sınırları Zorlayan Verimlilik
Audi A6 Sportback e-tron performance, WLTP normlarına göre 754 kilometreye kadar menzil sunarak segmentinde referans bir noktaya ulaşıyor. 100 kWh kapasiteli batarya paketi ve optimize edilmiş enerji yönetim sistemi sayesinde bu menzil yalnızca laboratuvar koşullarında değil, günlük kullanımda da yüksek verimlilikle elde edilebiliyor.
Gerçek dünyada gerçekleştirilen 1.000 kilometrelik uzun yol testi de bu verimliliği doğruladı. WLTP standardına göre elde edilen teorik menzil değeri ile gerçek sürüş verileri karşılaştırıldığında, A6 Sportback e-tron’un hem test ortamlarında hem de gerçek yolda üst düzey enerji yönetimi sunduğu net biçimde ortaya kondu.
Test boyunca yalnızca iki şarj molası yeterli oldu. Her biri önceden planlanan yüksek güçlü şarj noktalarına, batarya seviyesi yüzde 10’un altına inmeden ulaşıldı ve sürüş kesintisiz bir şekilde sürdürüldü.
Sürüş Konforunda Yeni Bir Standart
Gelişmiş süspansiyon sistemi ve özel ön aks mimarisi sayesinde A6 Sportback e-tron, uzun mesafeli yolculuklarda bile yorgunluk hissini en aza indiriyor. Opsiyonel olarak alınabilen adaptif havalı süspansiyon, yük durumuna göre otomatik olarak ayarlanarak hem sürüş konforunu artırıyor hem de aracın aerodinamik verimliliğine katkı sağlıyor. Audi Drive Select’in “Efficiency” modunda, gövde yüksekliği 20 mm’ye kadar düşürülerek menzil daha da optimize ediliyor.
Geniş Yaşam Alanı ve Akıllı Saklama Çözümleri
PPE platformunun sunduğu düz zemin tasarımı, iç mekânda ferah bir yaşam alanı yaratıyor. A6 Sportback e-tron ve A6 Avant e-tron modellerinin her ikisinde de 502 litrelik arka bagaj ve 27 litrelik ön bagaj hacmi sunuluyor. Bu kapasite, yaz tatilleri, kamp yolculukları veya sportif aktiviteler için gereken tüm eşyaları kolayca taşıyacak alan sunuyor.
Dijital Konfor ve Etkileşimli Deneyim
Yeni nesil Audi iç mekân mimarisi, “İnsan Odaklılık” ve “Dijital Sahne” ilkeleri doğrultusunda tasarlandı. 14,5 inç OLED merkezi ekran, 11,9 inç Audi sanal kokpit ve opsiyonel 10,9 inç yolcu ekranı, sürücü ve yolculara bütünsel ve etkileşimli bir dijital deneyim sunuyor. PDLC teknolojili panoramik cam tavan ise iç mekâna hem ferahlık hem de estetik bir dokunuş katıyor.
Güvenlik ve Estetik Bir Arada: Aydınlatma Teknolojileri
Kişiselleştirilebilir dijital OLED arka farlar, ikinci nesil Matrix LED teknolojisi ve iletişim ışığı gibi yeniliklerle donatılan A6 Sportback e-tron, sadece şık bir görünüm sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürüş güvenliğine de katkı sağlıyor. Özellikle tünel geçişlerinde ve düşük görüş koşullarında sağladığı görüş desteği, güvenli sürüş deneyimine katkı sağlıyor.
-





Şarj Sektörü3 ay önceWATT, 500’üncü şarj lokasyonunu açtı
-



Yeni Modeller3 ay önceElektrikli Lüksün Yeni Temsilcisi: Mercedes-Benz Yeni GLC
-



Otomotiv Sektörü3 ay önceHyundai Motor Türkiye’den Gençlik Kampı
-



Elektrikli Otomobiller3 ay önceYeni BMW iX3 ve MINI JCW , IAA Mobility 2025’te Tanıtılacak
-



Otomobil3 ay önceHyundai Motor Türkiye’de Yeni Dönem: Online Satış Sistemi Başlıyor
-



Yeni Modeller3 ay önceHyundai’nin Beklenen Modeli i30 Türkiye’de Yeniden Satışta
-



Elektrikli Araçlar3 ay önceHyundai, IAA Mobility 2025 Öncesinde Concept THREE’nin İlk Çizimini Paylaştı
-





Şarj Sektörü3 ay önceTürkiye Elektrikli Araç Şarj Altyapısı Hızla Büyüyor: Sayı 33 Bini Aştı








