Connect with us

Genel

Ford KUGA ve Ford PUMA Tanıtıldı

Otomotiv dünyasının herkesi heyecanlandıran dönüşümüne liderlik eden Ford, yeni marka vizyonu “Bring on Tomorrow” ile müşterilerine “geleceği bugünden yaşatabilmek” için yenilikçi teknolojileri ve hizmetleri bir arada sunuyor. Ford SUV ailesinin merakla beklenen en yeni üyeleri Yeni Kuga ve Puma da bu yeni vizyonun en güncel örnekleri.

 

2020 yılına yepyeni bir marka vizyonu ile başlayan Ford Avrupa, “Geleceği Bugünden Yaşa” (Bring on Tomorrow) ana teması ile otonom, bağlanabilir ve elektrikli araçların rol oynayacağı gelecek için yeni bir vizyon belirledi.  Otomotivin geleceği için yol gösterici bir rehber olacak bu vizyon, yenilikçi ürün ve hizmetlerle sürücülere ve yolculara bir araçtan çok daha fazlasını vadediyor.

 

Ford Otosan da bu global vizyona paralel olarak insan odaklı, hayatı kolaylaştıran tasarım ve yenilikçi teknolojilere sahip ürünleriyle benzersiz bir müşteri deneyimi sunarak geleceğe hazırlanan bir markaya dönüşüyor. Geleneksel süreç ve teknolojilerin yerini çevreci, elektrikli, hibrit ve otonom teknolojilere bıraktığı “Geleceği Bugünden Yaşa” vizyonunu yansıtan ilk modeller, son dönemin yükselen trendi SUV segmentinin iki önemli oyuncusu olan Yeni Kuga ve Puma oldu. Kısa süre önce müşterilerle buluşan Ford SUV dünyasının bu en yeni üyeleri, Ford’un akıllı bir dünya için akıllı araçlardan oluşan kapsamlı bir ürün portföyü geliştirme planlarının da başlangıcını temsil ediyor.

 

“Artık geleceği hayal etmiyoruz, yaşatıyoruz”

 

Ford’un artık “gelecek”ten konuşan bir marka olduğunu vurgulayan Ford Otosan Pazarlama, Satış ve Satış Sonrası Genel Müdür Yardımcısı Özgür Yücetürk; “Ford dünyasında bir slogan veya kampanyadan çok daha fazlası olan ‘Geleceği Bugünden Yaşa’, otomotivin geleceği için yol gösterici bir rehber olacak. Ford Otosan olarak bu yeni vizyon doğrultusunda otomotiv sektörünü yeniden yaratan marka olmak üzere yolumuza devam ediyoruz. Artık biz geleceği hayal etmiyoruz, yaşatıyoruz. Köklü mirasımızdan aldığımız güçle, bu değişimi satış ve satış sonrası müşteri deneyiminden başlayarak araçlarımıza ve teknolojilerimize yansıtmaya devam ediyoruz. Son yıllarda hızla büyüyen SUV segmentinde dengeleri değiştirecek Yeni Kuga ve Yeni Puma, bu alandaki iddiamızı yeni modellerle ortaya koyma yaklaşımımızın en önemli adımlarından biri” diye konuştu.

 

Geleceği Bugünden Yaşa

 

Ford, “Geleceği Bugünden Yaşa” vizyonu çerçevesinde, marka ile özdeşleşen, güven, uygun fiyat ve keyifli sürüş değerlerini gelecek modellerine de taşıyor. Yakın gelecekte sunulması planlanan hibrit ve elektrikli modellerin, sadece ayrıcalıklı bir kesime değil tüm tüketicilere hitap etmesine özen gösteriliyor. Ar-Ge süreci devam eden yeni modeller, elektrikli, şarj edilebilir hibrit ve içten yanmalı motorlara uygun esnek yapıları sayesinde değişken koşullara rahatlıkla ayak uydurabiliyor.

 

 

 

 

Ford’un Avrupa’da en çok satan SUV modeli olan ve yenilenen Ford Kuga şık tasarımıyla dikkat çekerken tamamen yenilenen daha geniş iç mekân ve konfor sunan tasarım ve teknoloji detaylarıyla da öne çıkıyor.

 

Style, Titanium ve daha sportif karakterli ST Line versiyonlarına sahip olan yeni Ford Kuga gelişmiş güç ve aktarma organlarıyla sınıfının en iyi verimliliğini sunuyor. Yeni Ford Kuga, 1.5 litre EcoBoost benzinli, manuelin yanı sıra yeni sekiz vitesli otomatik şanzımanla da kombine edilebilen 1.5 litre EcoBlue dizel, Akıllı 4×4 Çekiş Sistemi ile sunulan 2.0lt Ecoblue dizel ve 2.5 litre PHEV benzinli motorla zengin bir güç ve aktarma organı çeşitliliği sunuyor.

 

Yeni Ford Kuga, 150 mm ileri-geri hareket eden kızaklı arka koltuk tasarımıyla sınıf lideri 2.sıra diz mesafesini ve esnek bagaj hacmi kullanımı imkanını birlikte sunuyor. Geniş ve ferah iç mekân özelliklerini; kablosuz şarj özelliği, 8 inçlik renkli dokunmatik ekranıyla SYNC bilgi-eğlence sistemi, premium B&O ses sistemi ve farklı sürüş modları ile tasarımı değişen 12,3 inç büyüklüğünde Dijital Gösterge Paneli gibi gelişmiş konfor donanımları tamamlıyor. Euro NCAP tarafından en yüksek derecelendirme olan 5 Yıldız ile değerlendirilen yeni Ford Kuga; Dur & Kalk ve Trafik Levhası Tanıma Sistemine sahip Adaptif Hız Kontrol ve Şerit Hizalama Asistanı, Ford Dinamik LED Ön Far Sistemi, Göz Hizası Gösterge Paneli ve Yeni Aktif Park Asistanı gibi gelişmiş teknolojilerle üstün güvenlik sunuyor.

Tamamen müşteri ihtiyaçları göz önüne alınarak tasarlandı

 

Yeni Ford Kuga, yakıt verimliliğine katkı sağlayan gelişmiş aerodinamik özellikler dışında önceki nesil ile kıyaslandığında eşdeğer güç ve aktarma seçeneğine oranla 80 kg’a kadar ağırlık avantajı sağlayan Ford’un yeni esnek önden çekişli platformu üzerine yükseliyor.

 

Sadece aerodinamik performansı iyileştirmekle ve önemli bir ağırlık avantajı sunmakla kalmayan yeni platform aynı zamanda yeni Kuga’nın üstün güvenlik seviyesine de katkı sağlıyor. Yeni Kuga’nın çarpışma güvenliğinde önemli bir paya sahip olan yeni platform, gelişmiş sürüş dinamiklerini de beraberinde getiriyor. Yüzde 10 daha fazla burulma dayanıklılığı sağlarken daha fazla yaşam alanı yaratıp aynı zamanda etkileyici ve dinamik bir tasarım sunuyor.

 

Yeni Ford Kuga daha şık ve zarif hatlar, arkaya doğru uzanan ön farlar, daha uzun motor kaputu, daha eğimli arka cam, genişleyen omuz ve daha alçak tavan çizgisi ile uzun dingil mesafesine sahip akıcı hatlarıyla çok daha prestijli, çevik ve dinamik bir görünümü beraberinde getiriyor.

 

Zengin, verimli ve gelişmiş yeni motor seçenekleri tüm ihtiyaçları karşılıyor

 

6 ileri manuel ve 8 ileri otomatik şanzıman seçenekleri ile sunulacak olan Ford’un 1.5 litre EcoBlue dizel motoru 120 PS güç ve 300 Nm tork üretiyor ve 4,2- 4,5* lt/100 km yakıt tüketimi ile 109 – 119* gr/km CO2 emisyon değerleri sunuyor. EcoBlue dizel motor; yanmayı daha verimli hale getiren ve emisyonları azaltan su ve hava soğutma sistemi, entegre emme manifoldu, daha hassas gaz tepkileri için düşük ataletli turbo besleme, yüksek basınçlı enjeksiyon sistemi de dahil olmak üzere tüm güncel, gelişmiş ve yenilikçi motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor.

 

1.5 litre EcoBoost motor ise 120 PS güç ve 240 Nm tork üretiyor ve 5,6* lt/100 km yakıt tüketimi ile 127*gr/km CO2 emisyon değerine imza atıyor. Ford’un endüstride bir ilk olan üç silindirli motorunda silindir kapatma özelliği yüksek güç gereksiniminin olmadığı durumlarda üç silindirden birini kapatarak devre dışı bırakıyor. Silindir kapatma veya devreye alma süresi sadece 14 milisaniye sürüyor ve kabin içinde hissedilmiyor. EcoBoost motor; silindir kapatma özelliğinin yanı sıra gelişmiş turbo besleme, yüksek basınçlı direkt enjeksiyon, iki adet bağımsız değişken zamanlamalı eksantrik mili, emisyonları azaltan benzinli partikül filtresi, düşük devirde yüksek tork üreten düşük sürtünmeli üç silindirli motor mimarisi, gaz tepkilerini hızlandıran entegre egzoz manifoldu ve ağırlık avantajı sağlayan tamamı alüminyum yapı olmak üzere en güncel motor teknolojileriyle yüksek verimlilik seviyesi sunuyor.

 

 

Style, Titanium, ST-Line donanım seviyeleri ve 11 renk seçeneğiyle satışa sunuluyor

Style, Titanium ve ST-Line olmak üzere her bir donanım seviyesine bağlı olarak uygulanan özel tasarım detayları yeni Kuga’nın karakterini değiştiriyor. 17 inçlik jantlara sahip Style donanım seviyesi daha yalın bir görünüme sahipken, 18 inçlik jantlara sahip Titanium donanım seviyesinde ilave teknoloji, konfor ve tasarım detayları devreye giriyor. ST-Line versiyonu ise; 19 inçlik jantlar, renkli fren kaliperleri, daha sportif bir ön tampon tasarımı, arka tampona entegre difüzör ve tam boy spoyler ile LED gündüz farlarıyla Ford’un performans DNA’sından izler taşıyor.

 

Yeni Ford Kuga; Buz Beyazı, Blazer Mavi, Pasifik Mavi, Aytozu Gri, Akik Siyah, Kurşun Gri, Manyetik Gri, Kumsal Gri, Bronz Turuncu, Mercan Kırmızı ve Platin Beyaz olmak üzere 11 farklı gövde rengiyle satışa sunuluyor.

 

Yeni Kuga’nın karakterini sürüş koşullarına uyarlayan yepyeni sürüş modları

Yeni Kuga’da ayrıca ilk kez seçilebilir sürüş modu teknolojisi sunuluyor. Sistem gaz tepkisi, direksiyon sertliği ve çekiş kontrolü dışında otomatik modeller için vites değiştirme zamanlamasına müdahale ederek Kuga’nın sürüş karakterini uyarlıyor. Normal, Spor ve Eko sürüş modları dışında sunulan Kaygan Zemin sürüş modu sürücüye kar ve buz gibi daha az tutuş özelliğine sahip yüzeylerde daha fazla sürüş güvenliği sağlıyor. Derin Kar/Kum sürüş modu ise yumuşak ve gevşek zeminlerde aracın tutuşunu arttırmaya yardımcı oluyor.

 

Genişlik, esneklik ve bağlanabilirlik yüksek konforla bir arada

Konfor, genişlik, esneklik ve bağlanabilirlik Yeni Kuga’nın yolcu deneyiminin temelini oluşturuyor. Yeni Kuga, yerini aldığı nesil ile kıyaslandığında 44 mm daha geniş, 89 mm daha uzun ve 20 mm daha fazla dingil mesafesine sahip. Yeni boyutlar önceki nesil ile kıyaslandığında 6 mm daha alçak olan tavan yüksekliğine karşın ön ve arka koltuk yolcularına daha fazla omuz mesafesi ve baş mesafesi sunuyor.

 

Kızaklı arka koltuk tasarımıyla sınıfının en iyi 2.sıra diz mesafesi

Yanlarda oturan arka koltuk yolcularına ilk kez ısıtmalı koltuklar sunulurken kızaklı arka koltuklar ileri-geri hareket edebiliyor. Koltukların geriye çekilmesiyle Kuga 1.035 mm ile sınıfının en iyi 2. sıra diz mesafesini sunarken koltuklar ileriye kaydırıldığında 67 litre ek bagaj hacmini kullanıma sunuyor ve 650 litrelik bir değere ulaşıyor.

Geniş bagaj aynı zamanda gelişmiş fonksiyonellik çözümleriyle de dikkat çekiyor. Arka koltuklar 60/40 oranında katlanarak düz bir yükleme zemini oluşturuyor.

 

İç mekanda hayatı kolaylaştıran bağlanabilirlik özellikleri

Yeni Kuga’nın iç mekânı, kullanıcının hayatını kolaylaştıran yenilikçi çözümlerle donatılıyor. Kablosuz şarj gibi gelişmiş bağlanabilirlik çözümleri kabin içindeki kablo karmaşasını ortadan kaldırıyor. Kullanıcı akıllı telefonunu Bluetooth üzerinden Ford’un SYNC iletişim ve bilgi-eğlence sistemine bağlayarak aynı zamanda kablosuz şarj özelliğinden yararlanabiliyor ve 8 inçlik dokunmatik ekrana sahip SYNC ile sisteme bağlı akıllı telefonun ve aracının bazı özelliklerini da kumanda edebiliyor. Sistem ayrıca Apple CarPlay ve Android Auto™ özelliklerini de destekliyor.

 

Yeni 12,3 inç büyüklüğünde dijital gösterge paneliyle bir ilk

Yeni bir 12,3 inç büyüklüğündeki dijital gösterge paneli, kesintisiz iç tasarım için kavisli üst kenarı kullanan serbest biçimli teknolojiyle sektörde bir ilk olmasıyla öne çıkıyor. Serbest biçimli panel, ekranın içine yerleştirilmiş özel bir devreyle tasarımcıların geleneksel dikdörtgen tasarımın ötesinde şekiller kullanmasına imkan tanıyor. 24 bit gerçek renkli dijital gösterge paneli ayrıntılı, yüksek çözünürlüklü, daha gerçekçi görüntüler ve simgeler üreterek daha parlak, gözlerde daha az yorucu ve okunması kolay bir yapı sunuyor. Bununla birlikte farklı sürüş modları ile farklı tasarıma sahip oluyor. Özel olarak geliştirilen 10 hoparlörlü 575 Watt gücündeki yeni B&O Ses Sistemi hoparlörlerin konumu ve akustik optimizasyonu ile araç içerisindeki her bir yolcuya benzersiz bir ses deneyimi yaşatıyor.

 

Ford’un Akıllı Bagaj Kapağı teknolojisi kullanıcının elleri doluyken arka tamponun altına yapacağı basit bir ayak hareketiyle bagaj kapağını konforlu bir şekilde açma imkânı sunuyor. Ford mühendisleri yerinden çıkarılan bagaj örtüsünü göz önünden kaldıracak bir çözüm de geliştirdi. Bir çekme kayışı ile pratik şekilde yerinden sökülebilen bagaj örtüsü esnek bagaj zemininin altına gizlenebiliyor.

 

Şarj Edilebilir (Plug-in) Hibrit modeli

Önümüzdeki dönemde Şarj Edilebilir (Plug-in) hibrit versiyonunun da Türkiye’de sunulması planlanan Yeni Ford Kuga’nın ilk etapta 1.5 litre EcoBoost benzinli manuel şanzımanlı versiyonu ve sekiz ileri otomatik şanzımanla kombine edilebilen 1.5 litre EcoBlue dizel versiyonları Türkiye’de satışa sunulacak.

 

 

 

 

 

 

 

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Audi A6 Sportback e-tron: Uzun Yolculukların Sessiz ve Güçlü Yol Arkadaşı

Elektrikli mobilitede yeni bir dönem başlatan Audi A6 e-tron, üstün menzili, gelişmiş sürüş teknolojileri ve konfor odaklı donanımlarıyla uzun yolculukların vazgeçilmez yol arkadaşı oluyor. Modelin Sportback kasa tipiyle gerçekleştirilen test sürüşü de bunu kanıtlar nitelikte. 1.000 kilometreden uzun bir rotada sergilediği performans, modelin elektrikli mobilitede konfor ve verimliliği bir araya getirdiğini ortaya koyuyor.

 

Audi’nin tamamen elektrikli ürün gamında, Premium Platform Electric (PPE) altyapısı üzerinde geliştirilen ikinci modeli olan A6 e-tron; uzun mesafeli yolculuklarda sunduğu sessizlik, sürüş konforu ve yüksek performansla öne çıkıyor. Aerodinamik gövde yapısı, gelişmiş batarya teknolojisi ve segment lideri menzil değerleriyle A6 e-tron, her iki gövde seçeneğiyle hem günlük kullanıma hem de uzun yolculuklara en ideal bir yanıt veriyor.

 

Gerçek Bir Uzun Yol Testi: 1.000 Kilometrelik Elektrikli Yolculuk

Audi A6 e-tron’un uzun yol performansı, Sportback versiyonunun kullanıldığı ve Danimarka’nın Kopenhag kentinden başlayarak Norveç’in Bergen şehrine uzanan 1.000 kilometrelik rotada, farklı zemin ve yükseklik koşullarında test edildi. Bu testte amaç, WLTP ölçüm standartlarının ötesine geçerek aracın gerçek sürüş koşullarındaki performansını değerlendirmekti.

 

Sürüş boyunca A6 Sportback e-tron, enerji tüketimini optimize eden termal yönetim sistemi ve adaptif enerji geri kazanım fonksiyonları gibi verimliliği artıran teknlojileri kullandı. Ayrıca, yalnızca 0,21‘lik aerodinamik sürtünme katsayısı sayesinde yüksek hızlarda hava direncini minimuma indirerek enerji verimliliğine katkı sağladı. Ortalama hava sıcaklığının 20°C civarında seyrettiği, hız sınırlarının 100–110 km/s aralığında olduğu rotada, aracın ortalama enerji tüketimi 15–16 kWh/100 km olarak ölçüldü. Bu değer, günlük sürüş şartlarında tam şarjla yaklaşık 625 ila 670 kilometrelik menzil anlamına geliyor.

 

Yolculuk sırasında şarj planlaması da rota tasarımı kadar önemliydi. 350 kW gücündeki hızlı şarj istasyonlarında yapılan kısa duraklamalarla, yalnızca 7 dakikalık bir şarjda 140 kilometre ek menzil sağlandı. Bu performans, 800 voltluk elektrik mimarisine sahip PPE platformunun sunduğu yüksek voltaj desteği sayesinde mümkün oldu.

An Audi A6 Sportback e-tron in Glacier white metallic is parked in the harbor of the Norwegian city of Bergen. Historic buildings and a fishing boat are in the immediate background.

Sınırları Zorlayan Verimlilik

Audi A6 Sportback e-tron performance, WLTP normlarına göre 754 kilometreye kadar menzil sunarak segmentinde referans bir noktaya ulaşıyor. 100 kWh kapasiteli batarya paketi ve optimize edilmiş enerji yönetim sistemi sayesinde bu menzil yalnızca laboratuvar koşullarında değil, günlük kullanımda da yüksek verimlilikle elde edilebiliyor.

 

Gerçek dünyada gerçekleştirilen 1.000 kilometrelik uzun yol testi de bu verimliliği doğruladı. WLTP standardına göre elde edilen teorik menzil değeri ile gerçek sürüş verileri karşılaştırıldığında, A6 Sportback e-tron’un hem test ortamlarında hem de gerçek yolda üst düzey enerji yönetimi sunduğu net biçimde ortaya kondu.

 

Test boyunca yalnızca iki şarj molası yeterli oldu. Her biri önceden planlanan yüksek güçlü şarj noktalarına, batarya seviyesi yüzde 10’un altına inmeden ulaşıldı ve sürüş kesintisiz bir şekilde sürdürüldü.

 

Sürüş Konforunda Yeni Bir Standart

Gelişmiş süspansiyon sistemi ve özel ön aks mimarisi sayesinde A6 Sportback e-tron, uzun mesafeli yolculuklarda bile yorgunluk hissini en aza indiriyor. Opsiyonel olarak alınabilen adaptif havalı süspansiyon, yük durumuna göre otomatik olarak ayarlanarak hem sürüş konforunu artırıyor hem de aracın aerodinamik verimliliğine katkı sağlıyor. Audi Drive Select’in “Efficiency” modunda, gövde yüksekliği 20 mm’ye kadar düşürülerek menzil daha da optimize ediliyor.

 

Geniş Yaşam Alanı ve Akıllı Saklama Çözümleri

PPE platformunun sunduğu düz zemin tasarımı, iç mekânda ferah bir yaşam alanı yaratıyor. A6 Sportback e-tron ve A6 Avant e-tron modellerinin her ikisinde de 502 litrelik arka bagaj ve 27 litrelik ön bagaj hacmi sunuluyor. Bu kapasite, yaz tatilleri, kamp yolculukları veya sportif aktiviteler için gereken tüm eşyaları kolayca taşıyacak alan sunuyor.

 

Dijital Konfor ve Etkileşimli Deneyim

Yeni nesil Audi iç mekân mimarisi, “İnsan Odaklılık” ve “Dijital Sahne” ilkeleri doğrultusunda tasarlandı. 14,5 inç OLED merkezi ekran, 11,9 inç Audi sanal kokpit ve opsiyonel 10,9 inç yolcu ekranı, sürücü ve yolculara bütünsel ve etkileşimli bir dijital deneyim sunuyor. PDLC teknolojili panoramik cam tavan ise iç mekâna hem ferahlık hem de estetik bir dokunuş katıyor.

 

Güvenlik ve Estetik Bir Arada: Aydınlatma Teknolojileri

Kişiselleştirilebilir dijital OLED arka farlar, ikinci nesil Matrix LED teknolojisi ve iletişim ışığı gibi yeniliklerle donatılan A6 Sportback e-tron, sadece şık bir görünüm sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürüş güvenliğine de katkı sağlıyor. Özellikle tünel geçişlerinde ve düşük görüş koşullarında sağladığı görüş desteği, güvenli sürüş deneyimine katkı sağlıyor.

Continue Reading

Genel

Mercedes-Benz Türk’ten Depremzede Çocuklara Umut Olacak Kalıcı Destek

Mercedes-Benz Türk ve Çukurova Üniversitesi arasında, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) için kalıcı bir hizmet binası ve bir konukevi yapılmasını kapsayan niyet mektubu imzalandı. Üniversite bünyesinde yer alan ÇOİM, 6 Şubat 2023 depremlerinde ampütasyon geçirmiş çocuklara yönelik fiziksel ve psikososyal rehabilitasyon hizmetleri sunmak amacıyla faaliyet gösteriyor. İmzalanan niyet mektubu kapsamında merkeze kalıcı bir hizmet binası ve 24 odalı konukevi inşa edilecek.

1967 yılından bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren Mercedes-Benz Türk, gerçekleştirdiği üretim, ihracat ve istihdam ile ülke ekonomisine sağladığı katkının yanı sıra; aynı zamanda toplumsal fayda üreterek Türkiye’nin sosyal gelişimine de destek oluyor. Şirket, eğitimden çevreye, gençlerin istihdamından kadınların güçlendirilmesine, afet bölgelerine kadar uzanan geniş bir yelpazede sürdürülebilir ve somut projeler hayata geçiriyor.

Bu vizyon doğrultusunda, şirketin en anlamlı projelerinden biri, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile başlatılan iş birliği oldu. Adana Çukurova Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren ÇOİM, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor.

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün ve Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş’in imzaladığı niyet mektubu ile ÇOİM’in kalıcı bir hizmet binasına kavuşması sağlanacak ve üst katında çocuklar ile bakım verenlerinin konaklayabileceği 24 odalı bir konukevi inşa edilecek. Bu konukevi, yalnızca tedavi gören çocuklara değil, onların refakatçilerine de barınma imkânı sağlayarak iyileşme sürecini daha sağlıklı ve konforlu bir zemine taşıyacak.

“Kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendiriyoruz”

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Mercedes-Benz Türk olarak uzun yıllardır toplumsal fayda odaklı projeleri işimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Kurumsal sosyal sorumluluk kavramının ötesine geçerek, kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendirdiğimiz bir vizyonla hareket ediyoruz” dedi.

Sülün, 6 Şubat depremlerinin ardından felaketin yaşandığı ilk andan itibaren çalışanlar, bayi ağı ve yetkili servisleriyle tam bir seferberlik ruhuyla sahaya indiklerini belirterek, “Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi temel ihtiyaçları karşıladık, ardından uzun vadeli ve kalıcı çözümler üretmeye odaklandık. Bu süreçte en kırılgan gruplardan biri olan çocukların fiziksel ve ruhsal iyileşmesini önceliklendirdik.” ifadelerini kullandı.

Sülün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çukurova Üniversitesi’nde yer alan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile anlamlı bir iş birliği başlattık. Merkez, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor. Geçtiğimiz yıl biz de iki adet Sprinter araç bağışlayarak, çevre illerde yaşayan ve merkeze ulaşımı olmayan çocukların merkeze taşınmasına destek olduk. Bu desteği kalıcı hâle getirmek için Çukurova Üniversitesi ile bir iyi niyet mektubu imzaladık. Bu niyet mektubu ile, Çocuk İyilik Merkezi’ne kalıcı bir bina kazandırmayı ve üst katında 24 odalı bir konukevi inşa etmek üzere yola çıktık. Hedefimiz, yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılamak değil; deprem sonrası yeniden ayağa kalkmanın sembollerinden biri olacak, iyileşmenin, güvenin ve umudun kapısını aralayacak bir yapıyı hayata geçirmek. Çocuklar bizim geleceğimiz. Geleceği daha sağlam inşa etmek için çocuklarımızın yanında olmayı sürdüreceğiz.”

Deprem bölgesinde seferberlik başlattı

Mercedes-Benz Türk, 2023 yılında Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından tüm imkanlarını, çalışanlarını, bayilerini ve yetkili servislerini seferber ederek kapsamlı bir destek başlattı. Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi acil temel ihtiyaçların karşılanmasının ardından, halen faaliyette olan destek fonunu kurdu. Mercedes-Benz Türk bu fonla, akut dönem sonrasında deprem bölgesinde sosyal yaşamın yeniden canlanması, çocukların sosyal gelişimi, gençlerin eğitimi ve kadınların toplumsal hayata katılımını destekleyen çalışmaların hayata geçirilmesine odaklandı.

Mercedes-Benz Türk, İstanbul Sanayi Odası Vakfı’nın Hatay’daki 1.000 adetlik konteynerden oluşan “İSO Yaşam Kenti”ne 100 konteyner ve sosyal yaşam alanlarıyla katkıda bulundu. İSO Yaşam Kenti içerisinde sosyal yaşamın sürekliliğini sağlamak amacıyla çocuk parkı, kantin/kafeterya, çamaşırhane ve spor salonu gibi alanlar Mercedes-Benz Türk desteğiyle tamamlandı. Ayrıca, kentte bulunan okul, eğitim materyalleriyle desteklendi; çocukların eğitimlerini sürdürebilmeleri için gerekli donanım sağlandı. Bölgeye bir kreş inşa edilerek okul öncesi eğitim imkânı sunuldu ve çocukların ve gençlerin moralini artıracak sosyal alanlar oluşturuldu.

Mercedes-Benz Türk, desteklerin sürekliliğini sağlamayı önceliklendirdi ve düzenli ziyaretlerle ihtiyaçları takip ederek bölgeye hızlı ve etkin yanıt vermeye odaklandı. Deprem bölgesini ve bölge insanını tekrar ayağa kaldırmanın uzun vadeli bir süreç olduğunu kabul eden şirket, bu nedenle bölgeye uzun süreli destek sağlamayı hedefledi.

23 Nisan Şenlikleri kapsamında 900 çocuk için etkinlikler düzenlendi ve Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası Tiyatro Kulübü, 900 çocuk ve 700 genç için özel tiyatro gösterisi sergiledi.

Hatay İSO Yaşam Kenti’nde “Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı” kapsamında seminerler düzenlendi. Şirket doktorları, erken teşhis, risk faktörleri ve korunma yolları hakkında bilgilendirme yaptı.

Ayrıca, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) iş birliğiyle depremden etkilenen 30 yaş altı sanatçılara açık çağrı yapıldı. 84 başvuru arasından seçilen 6 sanatçıya (Rozelin Akgün, Cemil Çalkıcı, Aylin Çankaya, Gökçe Çetin, Nesime Karateke, Macide Yalçınkaya) 5.000 € hibe ve alanında uzman mentorluk desteği sağlandı. Sanatçılar, mentorlarıyla bir araya getirilerek İstanbul’da ağırlanıp üretim süreçleri desteklendi.

Continue Reading

Genel

Hyundai Inster’in Rekabetçi Fiyatı Belli Oldu!

Hyundai, elektrikli araç pazarındaki iddiasını her geçen gün artırırken, şimdi de Inster ile şehir içi ulaşım segmentine iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Özellikle Avrupa pazarı için tasarlanan ve A segmentinde konumlandırılan bu tamamen elektrikli modelin, Türkiye’de de önemli bir pazar payı elde etmesi bekleniyor. Uygun fiyatı, kompakt yapısı ve pratik kullanımıyla Inster, özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve çevre dostu bir ulaşım aracı arayan tüketicilerin dikkatini çekecek gibi görünüyor.

Hyundai’nin minik elektrikli otomobili INSTER, Türkiye’de satışa sunuldu. Advance donanım seviyesiyle tercih edilebilen yeni Hyundai INSTER fiyatı 1.319.000 TL olarak açıklandı.

Türkiye Pazarında Güçlü Bir Pay Beklentisi

Türkiye’deki otomobil pazarında elektrikli araçlara olan ilgi her geçen gün artıyor. Özellikle ÖTV teşvikleri ve şarj altyapısının yaygınlaşmasıyla birlikte tüketiciler elektrikli modellere daha sıcak bakmaya başladı. Bu noktada Hyundai Inster, sahip olduğu avantajlarla Türkiye pazarında önemli bir yer edinebilir.

  • Uygun Fiyatlandırma: Hyundai’nin Inster’ı rekabetçi bir fiyatla sunması bekleniyor. Bu da elektrikli araç sahibi olmayı düşünen geniş bir kitle için cazip bir seçenek haline gelmesini sağlayacak.
  • Şehir İçi Kullanıma Uygunluk: Kompakt boyutları ve yüksek manevra kabiliyeti sayesinde Inster, özellikle dar şehir sokaklarında ve yoğun trafikte kolaylık sağlayacak. Park yeri bulma sorununa da çözüm sunması, şehirde yaşayanlar için büyük bir avantaj.
  • Çevre Dostu ve Ekonomik Sürüş: Sıfır emisyonlu olması Inster’ı çevre bilinci yüksek tüketiciler için ideal bir seçenek yaparken, düşük işletme maliyetleri de uzun vadede önemli bir ekonomik avantaj sunacak.
  • Hyundai Güvenilirliği: Hyundai’nin Türkiye pazarındaki güçlü bayi ağı ve satış sonrası hizmet kalitesi, Inster’ın da güvenle tercih edilmesini sağlayacaktır.

Teknik Verilerle Hyundai Inster

Hyundai Inster, boyutları ve teknik özellikleriyle şehir içi kullanım için optimize edilmiş bir yapıya sahip.

  • Boyutlar: Inster, yaklaşık 3,8 metrelik uzunluğuyla Hyundai Casper’dan (3,6 metre) biraz daha uzun olacak. Bu da iç mekanda daha fazla yaşam alanı sunarken, şehir içi manevra kabiliyetinden ödün vermeyecek.
  • Batarya ve Menzil: Inster’da 42 kWh’lik bir batarya paketinin bulunması bekleniyor. Bu batarya ile aracın WLTP standartlarına göre 300-355 kilometre civarında bir menzil sunması hedefleniyor. Şehir içi kullanım için bu menzil oldukça yeterli görünüyor.
  • Hızlı Şarj: Aracın hızlı şarj desteğiyle kısa sürede şarj edilebilmesi, pratikliğini artıracak önemli bir özellik.
  • Motor Gücü: Resmi motor gücü henüz açıklanmasa da, A segmenti bir elektrikli araç için yeterli düzeyde bir performans sunması bekleniyor. Şehir içi hızlanma ve dinamik sürüş kabiliyeti, Inster’ın beklentileri karşılayacağını gösteriyor.
  • Tasarım: Inster’ın tasarımında Hyundai’nin son elektrikli modellerinde gördüğümüz modern ve fütüristik çizgilerin korunması bekleniyor. Özellikle parametrik piksel farlar ve dinamik hatlar, araca özgün bir hava katacak.

Hyundai Inster’ın Türkiye yollarına çıkmasıyla birlikte, elektrikli araç pazarında yeni bir rekabetin başlaması ve şehir içi ulaşımda önemli bir dönüşümün yaşanması bekleniyor. Uygun fiyatı, çevreci yapısı ve pratik kullanımıyla Inster’ın Türk tüketicisinin beğenisini kazanarak pazar payında güçlü bir yer edinmesi oldukça olası görünüyor.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

Popüler