Genel
Yeni Citroen C3 Aircross SUV Türkiye’de


Citroën’in ilk olarak 2017 yılında satışa sunduğu, zengin kişileştirme seçenekleri ve modülerlik özellikleriyle B-SUV sınıfının beğenisini kazanan modeli C3 Aircross SUV, yenilenerek Türkiye’de de yollara çıkmaya başladı. Yeni C3 Aircross SUV, Temmuz ayından itibaren 2 farklı motor ve 3 farklı donanım seçeneğiyle ülkemizde satışa sunuldu.
Temel karakteristik özelliklerini korurken, dikkat çekici ön tasarımı ve sahip olduğu teknolojilerle daha da olgunlaşan yeni C3 Aircross SUV; artırılmış kabin konforu, çok yönlülüğü, sürüş güvenliği ve sürüş konforunu destekleyen gelişmiş teknolojileriyle hayatı kolaylaştıracak şekilde yenilendi. Geniş iç mekânı, yerden yüksek yapısı ve büyük tekerleklerle yola hâkim bir duruş sergileyen yeni C3 Aircross SUV, her ikisine de EAT6 otomatik şanzımanın eşlik ettiği, ödüllü 1.2 PureTech benzinli motor ve yüksek verimlilikle çalışan 1.5 BluHDİ dizel motor seçenekleriyle Türkiye’de SUV müşterilerinin beğenisine sunuluyor. Feel, Feel Bold ve Shine olmak üzere üç farklı donanımın sunulduğu yeni C3 Aircross SUV, çok zengin kişiselleştirme seçenekleriyle dikkatleri çekiyor. 6 farklı gövde rengi ve 2 farklı tavan rengiyle tercih edilebilen yeni C3 Aircross SUV, 4 farklı renk paketiyle de kişiselleştirilebiliyor. 9 inçlik dokunmatik multimedya ekranı, kablosuz şarj özelliği ve Apple Car Play gibi teknolojiler Yeni C3 Aircross SUV’un kullanım kolaylığını desteklerken, 12 farklı sürüş destek sistemi daha iyi bir konfor ve sürüş güvenliği sunuyor. Ayrıca, Citroën Advanced Comfort® programının katkısıyla araç içi konfor en üst seviyeye çıkıyor. Segmentinin en geniş iç mekanıyla birlikte en iyi arka koltuk ve baş mesafesine sahip olan yeni C3 Aircross SUV, 300.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.


Copyright William CROZES @ Continental Productions
Global anlamda Stellantis çatısı altında yer alan ve ülkemizde Groupe PSA Türkiye tarafından temsil edilen dünyanın önde gelen otomotiv markalarından Citroën, yenilenen C3 Aircross SUV’u Türkiye’de satışa sundu.
Markanın güncel tasarım diliyle birlikte oldukça güçlü bir görünüme kavuşan yeni C3 Aircross SUV; üst seviyede konforu, teknolojisi ve modüler yapısıyla B-SUV sınıfındaki iddiasını artırdı. Yeni C3 Aircross SUV, her ikisine de EAT6 otomatik şanzımanın eşlik ettiği, ödüllü 1.2 PureTech benzinli motor ve yüksek verimlilikle çalışan 1.5 BluHDİ dizel motor seçenekleriyle Citroën showroomlarında yerini aldı. Feel, Feel Bold ve Shine olmak üzere üç farklı donanım seçeneğinin sunulduğu yeni C3 Aircross SUV’da çok zengin kişiselleştirme seçenekleri de yer alıyor. 6 farklı gövde rengi ve 2 farklı tavan rengiyle tercih edilebilen C3 Aircross SUV, 4 farklı renk paketiyle de kişiselleştirilebiliyor. Segmentinin en geniş iç mekanıyla birlikte en iyi arka koltuk ve baş mesafesine sahip olan yeni C3 Aircross SUV, 300.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Güçlü, dinamik ve modern tasarım
CXPERIENCE konsept otomobilden esinlenen ve ilk olarak 2020 yılında yeni Citroën C3’te kullanılan benzersiz ve özgün tasarım felsefesi Citroën’in 2021 yılındaki yeni marka kimliğini gözler önüne seriyor.
Yeni ön görünüm, özellikle V-Işık imzası yeni LED far tasarımıyla bakışları hemen üzerine çekiyor. Yeni Citroën C3 ve yeni Citroën C4 ile benzer, ancak daha heybetli bir görünüme sahip olan krom marka logosu LED farlara doğru genişliyor. LED farlar yüksek aydınlatma performansıyla daha fazla görüş ve güvenlik sağlıyor. Yeni geometrik desene sahip ön ızgara, renk eklentilerine sahip yeni gümüş gri tampon alt koruma kaplaması gibi detaylar yeni Citroën C3 Aircross SUV’un güçlü ve dinamik görünümünü destekliyor. Yeni ön tasarım yüksek ve yatay tasarımlı motor kaputu ile modern bir görünüm sunarken aynı zamanda sağlam ve güven veren bir izlenimi de beraberinde getiriyor. Çamurluk ağzı kaplamaları ile yan gövde kaplamaları bu güçlü görünümü desteklerken yeni Citroën C3 Aircross SUV, B-SUV segmentinde rakiplerinden ayrışmaya ve özgün bir görünüm sergilemeye devam ediyor. Yeni Citroën C3 Aircross SUV, ülkemizde yüksek verimlilik seviyesine sahip PureTech benzinli ve BlueHDi dizel motorlarla sunuluyor. Benzinli güç ünitesi olarak ödüllü 1.2 PureTech 130 HP motor yer alıyor. Dizel güç ünitesi olarak ise yüksek verimliliğiyle bilinen 1.5 BluHDİ 120 HP motor seçeneği bulunuyor. Her iki motor seçeneğine de EAT6 otomatik vites eşlik ediyor ve Start & Stop sistemine sahip olmasıyla kolay bir kullanım sağlanıyor.


Post-production : Astuce Productions
Sınıfının en geniş ve en modüler iç mekânı Yeni C3 Aircross SUV’da
Yeni Citroën C3 Aircross SUV, sınıfının en geniş, en modüler ve en aydınlık iç mekanıyla konforlu ve çok yönlü bir kullanım sunuyor. Sadece 4155 m uzunluğu ile atak, çevik ve kıvrak sürüş özellikleri sergileyen Citroën C3 Aircross SUV, segmentinin en geniş iç mekanıyla yolcuları karşılıyor. Ait olduğu segmentin en iyi arka koltuk bacak ve baş mesafesini sunan yeni Citroën C3 Aircross SUV, iki parça halinde bağımsız 150 mm ileri-geri hareket eden kızaklı arka koltuklarıyla kabin içi modülerliği destekliyor. Katlanan ön yolcu koltuğu ise 2,40 metreye kadar uzunluğa sahip demonte mobilya setlerini veya spor ekipmanlarını taşıma olanağı sunuyor. Kızaklı koltukların sağladığı fonksiyonellikle 410 litre ile 520 litre arasında değişen bagaj hacmi, arka koltukların katlanmasıyla 1.289 litreye kadar çıkıyor. Geniş cam alanlar ve panoramik cam tavanın da katkısıyla sürücü ve beraberindeki yolcular aydınlık bir iç mekânın keyfini sürebiliyor. Citroën C3 Aircross SUV hem arka hem de ön koltuklardan erişilebilen ve sürgülü bir kapakla kapatılabilen geniş bir saklama alanına sahip yeni orta konsol ile son derece fonksiyonel bir yapı sunuyor. Arka koltuktaki katlanan orta kol dayamaya bütünleşmiş bardak tutucular, ön koltukların arkasındaki cepler ve orta konsolun alt kısmında çok sayıda saklama alanı dahil olmak üzere tüm yolculara bolca saklama alanı sunuluyor.


Copyright William CROZES @ Continental Productions
Üst seviye konfor yeni Citroën C3 Aircross SUV’a da geldi
Yeni Citroën C3 Aircross SUV, Citroën Advanced Comfort® programının da katkısıyla araç içi konforu daha da artırarak kullanıcıların kendilerini evlerinde gibi hissetmelerini sağlıyor. Sınıfının en iyi sürüş konforunu sağlayan süspansiyon ayarlarına ek olarak, yeni Citroën C3 Aircross SUV, ilk kez Citroën C5 Aircross modelinde kullanıma sunulan yeni Advanced Comfort koltuklarla daha da fazla seyahat konforu sunuyor. Metropolitan Gri kumaş ve Hype Gri deri ambiyanslarıyla sunulan Advanced Comfort koltuklar; Görsel konfor, Ağırlama konforu, Duruş konforu ve Dinamik konfor olmak üzere dört konfor özelliği ile oturma konforunu iyileştiriyor. Görsel konfor, henüz ilk göz teması ile dolgu malzemesi ve Citroën dikişleriyle yumuşak ve rahat izlenimini veriyor. Ağırlama konforu, bir yatak pedi gibi otururken hemen kendini hissettiren ekstra 15 mm köpük ile sağlanıyor. Geniş ve cömertçe boyutlandırılmış koltukların güçlendirilmiş destekleri Duruş konforunu sağlıyor. Koltuğun ortasındaki yüksek yoğunluklu bir ince katman ve daha kalın ana köpüğün kombinasyonuyla sağlanan Dinamik konfor uzun yolculukları daha konforlu hale getiriyor.
9 inçlik yeni dokunmatik ekran ve 12 farklı sürüş destek sistemi
Yeni Citroën C3 Aircross SUV, sürüşü kolaylaştıran ve daha güvenli bir sürüş sağlayan teknolojilerle donatılıyor. Yeni 9 inç dokunmatik ekran kullanım kolaylığını destekliyor. Yüksek çözünürlüklü ekran, Apple CarPlay ile uyumlu ekran yansıtma özelliği ile yolculukları keyfe dönüştürürken, kablosuz akıllı telefon şarjı gibi özellikler hayatı kolaylaştırıyor. Yeni Citroën C3 Aircross SUV ayrıca, sürüş konforunu ve güvenliğini destekleyici 12 farklı sürüş destek sistemiyle dikkatleri çekiyor. Head-up display sürüşle ilgili önemli bilgileri sürücünün görüş alanında gösterirken Trafik İşareti Tanıma ve Hız Limitleme Sistemi, Aktif Güvenlik Freni, Uzun Far Asistanı, Çarpışma Uyarı Sistemi gibi birçok fonksiyon sürücünün hayatını kolaylaştırıyor. Anahtarsız Giriş ve Çalıştırma ve 180° Geri Görüş Özelliğine Sahip Arka Kamera gibi teknolojiler de Citroën C3 Aircross SUV ile geçirilen zamanı daha pratik kılıyor. Tüm bunlara ek olarak, Kör Nokta Uyarı Sistemi ve Park Asistanı opsiyonel olarak tercih edilebiliyor.
SUV sınıfına oldukça zengin kişiselleştirme seçenekleri sunuyor
Yeni Citroën C3 Aircross SUV yenilenirken kişiselleştirme programı daha da zenginleştirildi. Böylece daha da özgün ve kişiselleştirilmiş bir görünüme sahip SUV arayan kullanıcıların beklentileri karşılandı. Bu kapsamda, dış görünüm için birçok kişiselleştirme seçeneği bulunuyor. Beyaz (Opak), Kırmızı (Vişne), Mavi (Safir), Gri (Haki), Gri (Platin) ve Gri (Çelik) olmak üzere 6 farklı gövde rengi sürücüler tarafından tercih edilebiliyor. Gövde renkleri Mavi, Siyah, Beyaz ve Turuncu olmak üzere dört farklı renk paketi ile kombine edilebiliyor. Renk paketi kapsamında, ön alt koruma kaplaması, yan ayna kapakları ve köşe far çerçevelerinde ilgili pakete uygun renk uygulaması yapılıyor. Ayrıca, Beyaz ve Siyah olmak üzere iki farklı tavan rengi seçeneği bulunuyor. Yeni Citroën C3 Aircross SUV’un dinamik ve modern dış görünümünü, 3 boyutlu bir görünüm sağlayan 16 inç çelik jantlar ile elmas kesimli 17 inç alaşımlı jantlar tamamlıyor. Kişiselleştirme seçenekleri, her biri kendi özgün kimliğine sahip üç ambiyans ile iç mekânda devam ediyor. Sürücülere iç mekânı şekillendirmek üzere Standart Gri, Metropolitan Gri ve Hype Gri deri döşeme olmak üzere üç farklı tema sunuluyor.
Yeni C3 Aircross SUV’un Özet Teknik Özellikleri
Uzunluk: 4.155mm
Genişlik: 1.765 mm
Yükseklik: 1.648mm
Aks mesafesi: 2.604mm
Bagaj hacmi: 410-520 litre ve maksimum 1.289 litre
Genel
Şarj Sektörü Artan Elektrikli Araç Satışlarına Hızla Ayak Uydurdu!


Elektrikli araç (EV) pazarında son iki yılda yaşanan hızlı büyüme, şarj altyapısında da tarihi bir ivmeyi beraberinde getirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) verilerine göre, Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye’de toplam 33.592 şarj soketi aktif durumda. Bunların 14.308’i DC (hızlı), 19.284’ü AC (yavaş) tipte hizmet veriyor. Aynı dönemde trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısı 310.668 adede ulaşarak bir önceki yıla göre %100’ün üzerinde artış kaydetti. Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı.
Güncel elektrikli araç pazarı gelişiminin yanında, şarj sektörünün nihai konumu hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, “Bu tablo, Türkiye’nin elektrikli araç pazarında Avrupa’nın en dinamik ülkelerinden biri haline geldiğini bizlere gösteriyor. 2024’te otomotiv pazarının yaklaşık yüzde 27’sini oluşturan hibrit ve elektrikli araçların toplam payının, 2025 sonunda yüzde 30’un üzerine çıkması bekleniyor. Yerli üretici Togg’un lokomotif etkisi, ABD’li (Tesla) ve Çinli markaların (özellikle BYD) agresif girişleri, bu büyümenin başlıca itici güçleri arasında ve bu rekabet sektöre yeni dinamikler katıyor.” şeklinde konuştu.
Diğer yandan enerji altyapısı tarafında da dikkat çekici gelişmeler olduğunu aktaran Koca, “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “Elektrikli Araçlar için Hızlı Şarj Altyapısı Destek Programı” kapsamında bu yıl 81 ilde 529 yeni hızlı şarj ünitesine destek sağlandı. Bu kapsamda yaklaşık 1 milyar TL’lik yatırımın 300 milyon TL’si hibe olarak açıklandı. Ayrıca YEK-G sertifikalı “yeşil şarj” noktaları sayesinde, istasyonlarda yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşması yönünde önemli adımlar atılıyor. Yatırımcı bir şirket olarak bunu çok değerli buluyoruz.” dedi.
Hedef 2026’da Güçlü 1000 soket
Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı: “Elektrikli araç ekosistemi, yalnızca araç satışlarındaki artışla değil, kullanıcı deneyimi ve güvenilir altyapı ile büyüyebilir. Biz Ovolt & Sharz.net olarak, bugün 570’in üzerinde soketle faaliyet gösteriyoruz. OPET ile stratejik iş birliğimiz sayesinde 2026’da 1000’in üzerinde güçlü (kapasitesi yüksek) sokete ulaşarak, her segment için en erişilebilir ve güvenilir şarj ağını oluşturmayı hedefliyoruz.”
Koca, ayrıca sektörün geleceğini belirleyecek en önemli unsurun şarj hızına erişim ve enerji verimliliği olduğunu özellikle vurguladı: “Şarj altyapısının yaygınlaşması kadar, hızlı şarj (DC) istasyonlarının adil ve verimli dağılımı da çok kritik. Kullanıcı güveni, fiyat şeffaflığı, veri paylaşımı ve sürdürülebilir enerji kullanımı bu dönüşümün bel kemiğini oluşturuyor.”
Ovolt & Sharz.net, mobil uygulama üzerinden doluluk durumu takibi, şeffaf fiyatlandırma, 7/24 teknik destek ve yenilenebilir enerjiyle çalışan şarj noktalarıyla kullanıcı deneyimini sadeleştirmeyi hedefliyor. Ayrıca Müşteri Memnuniyeti ve Güvenliği için elektrikli araç şarj deneyimini IoT tabanlı alarm sistemleri, kamera izleme ve 7/24 personeli olan OPET akaryakıt istasyonlarıyla birleştirip, uzaktan izleme ve sigorta destekli koruma altyapıları ile sektörün güvenlik standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor.
“Şarj altyapısındaki dönüşüm tüm hayatımızı değiştirecek”
Türkiye’nin 310 bini aşan elektrikli araç parkı, önümüzdeki dönemde 500 bin sınırına yaklaşırken; şarj sektörü de artık yalnızca enerji değil, sürdürülebilir ulaşımın temel omurgası olarak konumlanıyor. Hakan Koca, “Bizim için şarj altyapısı, mobilitenin değil yaşamın dönüşümüdür. Şarj altyapısındaki dönüşüm ile tüm hayatımız yıllar içinde değişecek. Ovolt & Sharz.net bu dönüşümün güvenilir omurgası olmayı sürdürmeyi istiyor.” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.
Genel
Audi A6 Sportback e-tron: Uzun Yolculukların Sessiz ve Güçlü Yol Arkadaşı


Elektrikli mobilitede yeni bir dönem başlatan Audi A6 e-tron, üstün menzili, gelişmiş sürüş teknolojileri ve konfor odaklı donanımlarıyla uzun yolculukların vazgeçilmez yol arkadaşı oluyor. Modelin Sportback kasa tipiyle gerçekleştirilen test sürüşü de bunu kanıtlar nitelikte. 1.000 kilometreden uzun bir rotada sergilediği performans, modelin elektrikli mobilitede konfor ve verimliliği bir araya getirdiğini ortaya koyuyor.
Audi’nin tamamen elektrikli ürün gamında, Premium Platform Electric (PPE) altyapısı üzerinde geliştirilen ikinci modeli olan A6 e-tron; uzun mesafeli yolculuklarda sunduğu sessizlik, sürüş konforu ve yüksek performansla öne çıkıyor. Aerodinamik gövde yapısı, gelişmiş batarya teknolojisi ve segment lideri menzil değerleriyle A6 e-tron, her iki gövde seçeneğiyle hem günlük kullanıma hem de uzun yolculuklara en ideal bir yanıt veriyor.
Gerçek Bir Uzun Yol Testi: 1.000 Kilometrelik Elektrikli Yolculuk
Audi A6 e-tron’un uzun yol performansı, Sportback versiyonunun kullanıldığı ve Danimarka’nın Kopenhag kentinden başlayarak Norveç’in Bergen şehrine uzanan 1.000 kilometrelik rotada, farklı zemin ve yükseklik koşullarında test edildi. Bu testte amaç, WLTP ölçüm standartlarının ötesine geçerek aracın gerçek sürüş koşullarındaki performansını değerlendirmekti.
Sürüş boyunca A6 Sportback e-tron, enerji tüketimini optimize eden termal yönetim sistemi ve adaptif enerji geri kazanım fonksiyonları gibi verimliliği artıran teknlojileri kullandı. Ayrıca, yalnızca 0,21‘lik aerodinamik sürtünme katsayısı sayesinde yüksek hızlarda hava direncini minimuma indirerek enerji verimliliğine katkı sağladı. Ortalama hava sıcaklığının 20°C civarında seyrettiği, hız sınırlarının 100–110 km/s aralığında olduğu rotada, aracın ortalama enerji tüketimi 15–16 kWh/100 km olarak ölçüldü. Bu değer, günlük sürüş şartlarında tam şarjla yaklaşık 625 ila 670 kilometrelik menzil anlamına geliyor.
Yolculuk sırasında şarj planlaması da rota tasarımı kadar önemliydi. 350 kW gücündeki hızlı şarj istasyonlarında yapılan kısa duraklamalarla, yalnızca 7 dakikalık bir şarjda 140 kilometre ek menzil sağlandı. Bu performans, 800 voltluk elektrik mimarisine sahip PPE platformunun sunduğu yüksek voltaj desteği sayesinde mümkün oldu.


An Audi A6 Sportback e-tron in Glacier white metallic is parked in the harbor of the Norwegian city of Bergen. Historic buildings and a fishing boat are in the immediate background.
Sınırları Zorlayan Verimlilik
Audi A6 Sportback e-tron performance, WLTP normlarına göre 754 kilometreye kadar menzil sunarak segmentinde referans bir noktaya ulaşıyor. 100 kWh kapasiteli batarya paketi ve optimize edilmiş enerji yönetim sistemi sayesinde bu menzil yalnızca laboratuvar koşullarında değil, günlük kullanımda da yüksek verimlilikle elde edilebiliyor.
Gerçek dünyada gerçekleştirilen 1.000 kilometrelik uzun yol testi de bu verimliliği doğruladı. WLTP standardına göre elde edilen teorik menzil değeri ile gerçek sürüş verileri karşılaştırıldığında, A6 Sportback e-tron’un hem test ortamlarında hem de gerçek yolda üst düzey enerji yönetimi sunduğu net biçimde ortaya kondu.
Test boyunca yalnızca iki şarj molası yeterli oldu. Her biri önceden planlanan yüksek güçlü şarj noktalarına, batarya seviyesi yüzde 10’un altına inmeden ulaşıldı ve sürüş kesintisiz bir şekilde sürdürüldü.
Sürüş Konforunda Yeni Bir Standart
Gelişmiş süspansiyon sistemi ve özel ön aks mimarisi sayesinde A6 Sportback e-tron, uzun mesafeli yolculuklarda bile yorgunluk hissini en aza indiriyor. Opsiyonel olarak alınabilen adaptif havalı süspansiyon, yük durumuna göre otomatik olarak ayarlanarak hem sürüş konforunu artırıyor hem de aracın aerodinamik verimliliğine katkı sağlıyor. Audi Drive Select’in “Efficiency” modunda, gövde yüksekliği 20 mm’ye kadar düşürülerek menzil daha da optimize ediliyor.
Geniş Yaşam Alanı ve Akıllı Saklama Çözümleri
PPE platformunun sunduğu düz zemin tasarımı, iç mekânda ferah bir yaşam alanı yaratıyor. A6 Sportback e-tron ve A6 Avant e-tron modellerinin her ikisinde de 502 litrelik arka bagaj ve 27 litrelik ön bagaj hacmi sunuluyor. Bu kapasite, yaz tatilleri, kamp yolculukları veya sportif aktiviteler için gereken tüm eşyaları kolayca taşıyacak alan sunuyor.
Dijital Konfor ve Etkileşimli Deneyim
Yeni nesil Audi iç mekân mimarisi, “İnsan Odaklılık” ve “Dijital Sahne” ilkeleri doğrultusunda tasarlandı. 14,5 inç OLED merkezi ekran, 11,9 inç Audi sanal kokpit ve opsiyonel 10,9 inç yolcu ekranı, sürücü ve yolculara bütünsel ve etkileşimli bir dijital deneyim sunuyor. PDLC teknolojili panoramik cam tavan ise iç mekâna hem ferahlık hem de estetik bir dokunuş katıyor.
Güvenlik ve Estetik Bir Arada: Aydınlatma Teknolojileri
Kişiselleştirilebilir dijital OLED arka farlar, ikinci nesil Matrix LED teknolojisi ve iletişim ışığı gibi yeniliklerle donatılan A6 Sportback e-tron, sadece şık bir görünüm sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürüş güvenliğine de katkı sağlıyor. Özellikle tünel geçişlerinde ve düşük görüş koşullarında sağladığı görüş desteği, güvenli sürüş deneyimine katkı sağlıyor.
Genel
Mercedes-Benz Türk’ten Depremzede Çocuklara Umut Olacak Kalıcı Destek


Mercedes-Benz Türk ve Çukurova Üniversitesi arasında, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) için kalıcı bir hizmet binası ve bir konukevi yapılmasını kapsayan niyet mektubu imzalandı. Üniversite bünyesinde yer alan ÇOİM, 6 Şubat 2023 depremlerinde ampütasyon geçirmiş çocuklara yönelik fiziksel ve psikososyal rehabilitasyon hizmetleri sunmak amacıyla faaliyet gösteriyor. İmzalanan niyet mektubu kapsamında merkeze kalıcı bir hizmet binası ve 24 odalı konukevi inşa edilecek.
1967 yılından bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren Mercedes-Benz Türk, gerçekleştirdiği üretim, ihracat ve istihdam ile ülke ekonomisine sağladığı katkının yanı sıra; aynı zamanda toplumsal fayda üreterek Türkiye’nin sosyal gelişimine de destek oluyor. Şirket, eğitimden çevreye, gençlerin istihdamından kadınların güçlendirilmesine, afet bölgelerine kadar uzanan geniş bir yelpazede sürdürülebilir ve somut projeler hayata geçiriyor.
Bu vizyon doğrultusunda, şirketin en anlamlı projelerinden biri, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile başlatılan iş birliği oldu. Adana Çukurova Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren ÇOİM, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor.
Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün ve Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş’in imzaladığı niyet mektubu ile ÇOİM’in kalıcı bir hizmet binasına kavuşması sağlanacak ve üst katında çocuklar ile bakım verenlerinin konaklayabileceği 24 odalı bir konukevi inşa edilecek. Bu konukevi, yalnızca tedavi gören çocuklara değil, onların refakatçilerine de barınma imkânı sağlayarak iyileşme sürecini daha sağlıklı ve konforlu bir zemine taşıyacak.
“Kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendiriyoruz”
Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Mercedes-Benz Türk olarak uzun yıllardır toplumsal fayda odaklı projeleri işimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Kurumsal sosyal sorumluluk kavramının ötesine geçerek, kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendirdiğimiz bir vizyonla hareket ediyoruz” dedi.
Sülün, 6 Şubat depremlerinin ardından felaketin yaşandığı ilk andan itibaren çalışanlar, bayi ağı ve yetkili servisleriyle tam bir seferberlik ruhuyla sahaya indiklerini belirterek, “Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi temel ihtiyaçları karşıladık, ardından uzun vadeli ve kalıcı çözümler üretmeye odaklandık. Bu süreçte en kırılgan gruplardan biri olan çocukların fiziksel ve ruhsal iyileşmesini önceliklendirdik.” ifadelerini kullandı.
Sülün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çukurova Üniversitesi’nde yer alan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile anlamlı bir iş birliği başlattık. Merkez, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor. Geçtiğimiz yıl biz de iki adet Sprinter araç bağışlayarak, çevre illerde yaşayan ve merkeze ulaşımı olmayan çocukların merkeze taşınmasına destek olduk. Bu desteği kalıcı hâle getirmek için Çukurova Üniversitesi ile bir iyi niyet mektubu imzaladık. Bu niyet mektubu ile, Çocuk İyilik Merkezi’ne kalıcı bir bina kazandırmayı ve üst katında 24 odalı bir konukevi inşa etmek üzere yola çıktık. Hedefimiz, yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılamak değil; deprem sonrası yeniden ayağa kalkmanın sembollerinden biri olacak, iyileşmenin, güvenin ve umudun kapısını aralayacak bir yapıyı hayata geçirmek. Çocuklar bizim geleceğimiz. Geleceği daha sağlam inşa etmek için çocuklarımızın yanında olmayı sürdüreceğiz.”
Deprem bölgesinde seferberlik başlattı
Mercedes-Benz Türk, 2023 yılında Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından tüm imkanlarını, çalışanlarını, bayilerini ve yetkili servislerini seferber ederek kapsamlı bir destek başlattı. Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi acil temel ihtiyaçların karşılanmasının ardından, halen faaliyette olan destek fonunu kurdu. Mercedes-Benz Türk bu fonla, akut dönem sonrasında deprem bölgesinde sosyal yaşamın yeniden canlanması, çocukların sosyal gelişimi, gençlerin eğitimi ve kadınların toplumsal hayata katılımını destekleyen çalışmaların hayata geçirilmesine odaklandı.
Mercedes-Benz Türk, İstanbul Sanayi Odası Vakfı’nın Hatay’daki 1.000 adetlik konteynerden oluşan “İSO Yaşam Kenti”ne 100 konteyner ve sosyal yaşam alanlarıyla katkıda bulundu. İSO Yaşam Kenti içerisinde sosyal yaşamın sürekliliğini sağlamak amacıyla çocuk parkı, kantin/kafeterya, çamaşırhane ve spor salonu gibi alanlar Mercedes-Benz Türk desteğiyle tamamlandı. Ayrıca, kentte bulunan okul, eğitim materyalleriyle desteklendi; çocukların eğitimlerini sürdürebilmeleri için gerekli donanım sağlandı. Bölgeye bir kreş inşa edilerek okul öncesi eğitim imkânı sunuldu ve çocukların ve gençlerin moralini artıracak sosyal alanlar oluşturuldu.
Mercedes-Benz Türk, desteklerin sürekliliğini sağlamayı önceliklendirdi ve düzenli ziyaretlerle ihtiyaçları takip ederek bölgeye hızlı ve etkin yanıt vermeye odaklandı. Deprem bölgesini ve bölge insanını tekrar ayağa kaldırmanın uzun vadeli bir süreç olduğunu kabul eden şirket, bu nedenle bölgeye uzun süreli destek sağlamayı hedefledi.
23 Nisan Şenlikleri kapsamında 900 çocuk için etkinlikler düzenlendi ve Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası Tiyatro Kulübü, 900 çocuk ve 700 genç için özel tiyatro gösterisi sergiledi.
Hatay İSO Yaşam Kenti’nde “Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı” kapsamında seminerler düzenlendi. Şirket doktorları, erken teşhis, risk faktörleri ve korunma yolları hakkında bilgilendirme yaptı.
Ayrıca, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) iş birliğiyle depremden etkilenen 30 yaş altı sanatçılara açık çağrı yapıldı. 84 başvuru arasından seçilen 6 sanatçıya (Rozelin Akgün, Cemil Çalkıcı, Aylin Çankaya, Gökçe Çetin, Nesime Karateke, Macide Yalçınkaya) 5.000 € hibe ve alanında uzman mentorluk desteği sağlandı. Sanatçılar, mentorlarıyla bir araya getirilerek İstanbul’da ağırlanıp üretim süreçleri desteklendi.
-



Test Sürüşleri3 ay önceTEST SÜRÜŞÜ :Mustang Mach-E: Bir Efsanenin Yeniden Doğuşu mu, Yoksa Bir Kutsal İsyan mı?
-



Otomotiv2 ay önceTurka’dan araç muayenede yeni dönem için ilk imza
-



Elektrikli Araçlar2 ay önceHotomobil Tesla Cybertruck için Tasarladığı Cyberglad Modelinin Avrupa Lansmanını “Caravan Salon Düsseldorf” Fuarı’nda Gerçekleştiriyor
-



Elektrikli Araçlar2 ay önceTogg, Münih’te IAA Mobility 2025’te yerini alıyor
-



Şarj Sektörü2 ay önceWATT, 500’üncü şarj lokasyonunu açtı
-



Yeni Modeller2 ay önceElektrikli Lüksün Yeni Temsilcisi: Mercedes-Benz Yeni GLC
-



Elektrikli Otomobiller2 ay önceYeni BMW iX3 ve MINI JCW , IAA Mobility 2025’te Tanıtılacak
-



Elektrikli Araçlar2 ay önceHyundai, IAA Mobility 2025 Öncesinde Concept THREE’nin İlk Çizimini Paylaştı







