Connect with us

Genel

Aracınızı ve Evinizi Dezenfekte Etmek için Profesyonel Destek Şart!

Günümüzün en büyük tehlikelerinden biri olanhiç şüphesiz Koronavirüs. Virüs salgını günden  güne artarken hepimiz kendimizi ve sevdiklerimizi bu virüsten korumanın yollarını arıyoruz. Bireysel olarak bu çaba içindeyken konunun uzmanlarından destek almak şart!  Mikroplar, virüsler ve dolayısıyla bulaşıcı hastalıklar sağlığımızı tehdit etmeye devam ediyor. Yaşları nedeniyle bağışıklık sistemleri henüz tam olarak gelişmeyen çocuklarımız da bu virüs ve mevsimsel hastalıklara daha kolay yakalanır.

Nano Gümüş İyon Teknolojisi İle Ev Dezenfeksiyonu

Evlerimiz ne kadar sıklıkla temizlenirse temizlensin ne yazık ki yüzeylerin sadece dörtte biri temizlenebilmekte. Özellikle duvarlar, tavanlar ve bir çok yüzey temizlenemediği gibi mikropların çoğalmasına da uygun ortam yaratılmaktadır. Aynı şekilde tekstil yüzeylerde iyi temizlenemediği sürece bakterilerin çoğalmasına neden olur.

Temizliğin etkisi sadece anlıktır ya da ağırlıklı olarak aslında sadece kir ve toz temizliği yapabiliriz. Kullandığımız temizleyici malzemelerin ise büyük bir kısmı uçucu ve kısa süreli etkilidir. Özellikle triklosan, çamaşır suyu, formaldehit gibi kimyasallar sağlığa zararlı olup, kanserojen etki yapabilir. Yüzeylerde bulunan bu kimyasal kalıntıların kuruyarak teneffüs ettiğimiz hayaya karışması ile insan sağlığını tehdit eden hastalıklarla karşı karşıya kalabiliriz.

Nano gümüş iyon teknolojisi ile evler artık ameliyathane hijyenine sahip olurken bu uygulama temizlik alışkanlıklarını da değiştirecek. Böylece temizlik için devamlı kimyasal malzeme kullanılmak zorunda kalınmayacak.

Böylece sağlıklı ve konforlu yaşam alanlarının oluşturulması ile yaşam kalitesi daha da yükselecek.

Kimler İçin Uygundur?

  • Çocuklu aileler
  • Evcil hayvan besleyenler
  • Hasta bakımı yapanlar
  • Hastaneden eve geçecek hastalar
  • Hamileler

Nano gümüş iyon teknolojisi ile uzun süreli antimikrobiyal koruma

Nano gümüş iyonları içeriğindeki gümüşün iyonlaşması ile birlikte yüzeylerde uzun süreli antibakteriyel koruma sağlar. Ar-Ge ve patentinin özelliği sayesinde anti-viral etkenlik göstererek etraftaki bakteriyi kendine çekerek yok etme özelliği sağlamaktadır.

Tüm yüzeylere soğuk sisleme yöntemi ile uygulanarak el değmeden tüm kapalı alanlar ve yüzeyler uzun süreli koruma altına alınır.
Nano teknoloji sayesinde gümüşün yüzey alanı artırılarak etkenliği 1000 kat artırılmış ancak aktif madde kullanımı minimumda kalması sağlanmıştır. Böylece yüzeylere ve çevreye minimum aktif madde ile maksimum etkenlik sağlanmış olur.

Yüksek düzey geniş spektrumlu etkisi ile gram pozitif, gram negatif bakteri ve virüslere etki eder ve çoğalmalarına engel olur. Kokusuzdur, çevreye, insanlara, hayvanlara zarar vermez biyosidal ruhsat risk ibaresi boştur. Yüzeylerde korozif etki yapmaz leke bırakmaz. Tekrar silmenize ve sıvama işlemleri yapmanıza gerek kalmaz. İdeal bir dezenfektandır.

Önce Evimizden başlamalı; Ev dezenfeksiyonunda uzun süreli hijyen

Halıdan kilime, yataktan yastığa, nevresim içinde yer alan battaniyeden tüm ev eşyalarına kadar Nano gümüş iyon teknolojisi ile spreyleme yapılabilir. Bu uygulama eşyaları uzun süreli ve çok etkin bir şekilde antibakteriyel hale getirerek, yeni mikroorganizma, mantar oluşumlarını engeller ve istenmeyen, rahatsız edici kokulardan arındırır.

Nano gümüş iyon teknolojisi yatağınızda, yastığınızda ve etrafta bulunan, uçuşan patojenleri, doğal kokuları da kendisine çekerek yok eder.

Nano gümüş iyon teknolojisi, halı, kilim, yatak, yastık  gibi uygulamanın yapıldığı ürünlerde sabunlu – deterjanlı su ile yıkanana, silinene kadar etkilidir.

Hijyene önem veriyorsanız, hasta olmak istemiyorsanız, evde hayvan besliyorsanız, alerjik yapıdaysanız, bilhassa bebeğiniz, küçük çocuğunuz, hamile eşiniz varsa, trilyonlarca bakteri, mantar, virüs barındıran halıların üzerinde çıplak ayakla yürümekten, çocuğunuzun emeklemesinden, yatmasından, ibadet ederken yüzünüzü, elinizi, ayağınızı, insanların, hayvanların bastığı – oturduğu halıya dokundurmaktan çekiniyorsanız, ter, ayak, rutubet kokusunu sevmiyorsanız…..

Yatak – Yastık Hijyeni 

İki yıl boyunca kullanılan yastıkların ağırlıklarının üçte biri ölü ve canlı maytlar, ölü deriler ve bakterilerden oluşur.

Yatakları ve yastıkları hijyenik hale getirmeden, yastık kılıflarını ve çarşafları değiştirmekle, yataktaki ve yastıktaki bakteri, mantar ve mikropları ve doğal kokuları yok edemezsiniz. Yatak çarşafından ve yastık kılıfından geçen insan teri, ölü deri ve doğal salgıları da zararlı patojenlerin üremesi için mükemmel bir ortam yaratır.

Yastıklarınız, yataklarınız sürekli dezenfekte edilmiyorsa, aranızda sadece yastık kılıfı ve çarşaf olan bir bakteri, mikrop, mantar denizi üzerindesiniz demektir.

Nano gümüş iyon teknolojisi ile yapılan testlerde gram pozitif, gram negatif, zarflı, zarfsız bakterileri yok ettiği, etkinliğinin uzun süre sürdüğü raporlanmıştır.

Nano Gümüş Teknolojisi ile Otomobil Dezenfeksiyonu

Aracınız Salgın Hastalıklara Karşı Uzun Süreli Koruma Altında

Hergün kullandığımız otomobillerin içi ile havalandırmalarının yapılan araştırmalara göre bakteri ve mikroplar için ideal bir ortam olduğu, kolayca çoğalabildiği ve hava yoluyla ciddi rahatsızlıklara sebebiyet verdiği tespit edilmiştir.

Araca binen herkes kendi mikroplarını getirir ve bırakır. Hapşırık ve öksürük ile havaya yayılan virüsler, solunum yolu ve el temasıyla araç havalandırma sistemine bulaşır ve çoğalır. Bu virüsler,  üst solunum yolu enfeksiyonları, grip, nezle,  soğuk algınlığı, sinüzit, bademcik iltihabı, dış kulak yolu iltihabı, bronşit,  hatta zatürre gibi ölümcül olabilecek hastalıklara bile neden olabilmektedir.

Arabaların klimaları ve yüzeyleri sürekli salgın hastalık üreten bir ortam haline gelmektedir.

Çocuklarımızın ve ailenizin sağlığı açısından alerjen olmayan ve kimyasal içermeyen modern dezenfeksiyon yöntemlerinin kullanılması gerekir. İstenmeyen kokuları yok etmek için kullanılan bir kısım  oto kokuları, içerdiği yüzlerce zararlı madde nedeniyle ciddi birçok sağlık sorununa yol açmaktadır.

Ayrıca, araçlarda  hijyen uygulamasının kalitesiz kimyasallar ile yapılması kanser riskini  artırmaktadır. Bu kimyasallar ellere bulaşarak, yiyeceklerle beraber veya solunum yoluyla vücudumuza girerler.

Hastalığın belirtileri ortaya çıktıktan sonra tedavi edilmesi yerine,  hastalığın oluşması, gelişmesi ve vücuda girmeden, salgın hale gelmeden engellenmesi şarttır.

Modern ve Etkili Bir Dezenfeksiyon Yöntemi : Nano Gümüş İyon Teknolojisi Nasıl Uygulanır?

ULV sisleme yöntemi ile aracın tüm iç yüzeylerine uygulanır. Tüm kapı ve camlar kapatılır. Sis buharının çökmesi için 3 – 5 dakika beklenir. Klimanın iç hava modu ile devri daim aktif  hale getirilir ve 1 dakika beklenir.  Kapılar açılır, araba havalandırılır ve araç sahibine teslim edilir. Tekrar silme, sıvama ve temizleme işlemi yapılmaz. Leke yapmaz, korozif etkisi yoktur.

Nano Gümüş İyon Teknolojisi Etkisi

  • Mikroorganizmaları, mantarları, virusleri ve küf oluşumları kendine  çekip yok eder.
  • Sigara, ayak, ter, 4 küf, rutubet, gibi istenmeyen kokuları yok eder. Koku döşeme içine sinmemiş ise temas ettiği yüzeylerdeki ve kapaklanmış kokuları yok eder, oluşmasına engel olur.
  • Alkol, amonyak, antibiyotik ve triklozan veya başka bir kimyasal içermez.İnsan sağlığına, hayvanlara ve bitkilere zarar vermediği, alerji yaratmadığı belgelenmiştir.
  • Klima mikrobu olarak bilinen Lejyoner mikrobunun filtre üzerinde çoğalmasına engel olur.
  • Anti – mikrobiyal etkilidir yani virüslere karşı da etki gösterir
  • Kokusuzdur. Kokuyu koku ile örtmez, etkenliği uzun sürelidir.
  • Sağlık Bakanlığından onaylı, TSE standartlarına göre üretilir. ISO 9001 ve 14001 belgelerine sahiptir, patentlidir.

Diğer Dezenfektesyon işlemeri için BURAYA tıklayabilirsiniz.

 

 

 

Detaylar için:

Kleentech Biyosidal ve End.Ürün.San.Tic.Ltd.Şti

Adres

Merkez Mah. Ertuğrulgazi Cad. Atlas Sok. No:9/1 Bolelli Dream Village

Çekmeköy – İstanbul / Türkiye

Telefon

0850 460 55 36 ( Çağrı Merkezi )

0216 642 02 47 – 0216 640 07 23

Faks

0216 640 07 22

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Audi A6 Sportback e-tron: Uzun Yolculukların Sessiz ve Güçlü Yol Arkadaşı

Elektrikli mobilitede yeni bir dönem başlatan Audi A6 e-tron, üstün menzili, gelişmiş sürüş teknolojileri ve konfor odaklı donanımlarıyla uzun yolculukların vazgeçilmez yol arkadaşı oluyor. Modelin Sportback kasa tipiyle gerçekleştirilen test sürüşü de bunu kanıtlar nitelikte. 1.000 kilometreden uzun bir rotada sergilediği performans, modelin elektrikli mobilitede konfor ve verimliliği bir araya getirdiğini ortaya koyuyor.

 

Audi’nin tamamen elektrikli ürün gamında, Premium Platform Electric (PPE) altyapısı üzerinde geliştirilen ikinci modeli olan A6 e-tron; uzun mesafeli yolculuklarda sunduğu sessizlik, sürüş konforu ve yüksek performansla öne çıkıyor. Aerodinamik gövde yapısı, gelişmiş batarya teknolojisi ve segment lideri menzil değerleriyle A6 e-tron, her iki gövde seçeneğiyle hem günlük kullanıma hem de uzun yolculuklara en ideal bir yanıt veriyor.

 

Gerçek Bir Uzun Yol Testi: 1.000 Kilometrelik Elektrikli Yolculuk

Audi A6 e-tron’un uzun yol performansı, Sportback versiyonunun kullanıldığı ve Danimarka’nın Kopenhag kentinden başlayarak Norveç’in Bergen şehrine uzanan 1.000 kilometrelik rotada, farklı zemin ve yükseklik koşullarında test edildi. Bu testte amaç, WLTP ölçüm standartlarının ötesine geçerek aracın gerçek sürüş koşullarındaki performansını değerlendirmekti.

 

Sürüş boyunca A6 Sportback e-tron, enerji tüketimini optimize eden termal yönetim sistemi ve adaptif enerji geri kazanım fonksiyonları gibi verimliliği artıran teknlojileri kullandı. Ayrıca, yalnızca 0,21‘lik aerodinamik sürtünme katsayısı sayesinde yüksek hızlarda hava direncini minimuma indirerek enerji verimliliğine katkı sağladı. Ortalama hava sıcaklığının 20°C civarında seyrettiği, hız sınırlarının 100–110 km/s aralığında olduğu rotada, aracın ortalama enerji tüketimi 15–16 kWh/100 km olarak ölçüldü. Bu değer, günlük sürüş şartlarında tam şarjla yaklaşık 625 ila 670 kilometrelik menzil anlamına geliyor.

 

Yolculuk sırasında şarj planlaması da rota tasarımı kadar önemliydi. 350 kW gücündeki hızlı şarj istasyonlarında yapılan kısa duraklamalarla, yalnızca 7 dakikalık bir şarjda 140 kilometre ek menzil sağlandı. Bu performans, 800 voltluk elektrik mimarisine sahip PPE platformunun sunduğu yüksek voltaj desteği sayesinde mümkün oldu.

An Audi A6 Sportback e-tron in Glacier white metallic is parked in the harbor of the Norwegian city of Bergen. Historic buildings and a fishing boat are in the immediate background.

Sınırları Zorlayan Verimlilik

Audi A6 Sportback e-tron performance, WLTP normlarına göre 754 kilometreye kadar menzil sunarak segmentinde referans bir noktaya ulaşıyor. 100 kWh kapasiteli batarya paketi ve optimize edilmiş enerji yönetim sistemi sayesinde bu menzil yalnızca laboratuvar koşullarında değil, günlük kullanımda da yüksek verimlilikle elde edilebiliyor.

 

Gerçek dünyada gerçekleştirilen 1.000 kilometrelik uzun yol testi de bu verimliliği doğruladı. WLTP standardına göre elde edilen teorik menzil değeri ile gerçek sürüş verileri karşılaştırıldığında, A6 Sportback e-tron’un hem test ortamlarında hem de gerçek yolda üst düzey enerji yönetimi sunduğu net biçimde ortaya kondu.

 

Test boyunca yalnızca iki şarj molası yeterli oldu. Her biri önceden planlanan yüksek güçlü şarj noktalarına, batarya seviyesi yüzde 10’un altına inmeden ulaşıldı ve sürüş kesintisiz bir şekilde sürdürüldü.

 

Sürüş Konforunda Yeni Bir Standart

Gelişmiş süspansiyon sistemi ve özel ön aks mimarisi sayesinde A6 Sportback e-tron, uzun mesafeli yolculuklarda bile yorgunluk hissini en aza indiriyor. Opsiyonel olarak alınabilen adaptif havalı süspansiyon, yük durumuna göre otomatik olarak ayarlanarak hem sürüş konforunu artırıyor hem de aracın aerodinamik verimliliğine katkı sağlıyor. Audi Drive Select’in “Efficiency” modunda, gövde yüksekliği 20 mm’ye kadar düşürülerek menzil daha da optimize ediliyor.

 

Geniş Yaşam Alanı ve Akıllı Saklama Çözümleri

PPE platformunun sunduğu düz zemin tasarımı, iç mekânda ferah bir yaşam alanı yaratıyor. A6 Sportback e-tron ve A6 Avant e-tron modellerinin her ikisinde de 502 litrelik arka bagaj ve 27 litrelik ön bagaj hacmi sunuluyor. Bu kapasite, yaz tatilleri, kamp yolculukları veya sportif aktiviteler için gereken tüm eşyaları kolayca taşıyacak alan sunuyor.

 

Dijital Konfor ve Etkileşimli Deneyim

Yeni nesil Audi iç mekân mimarisi, “İnsan Odaklılık” ve “Dijital Sahne” ilkeleri doğrultusunda tasarlandı. 14,5 inç OLED merkezi ekran, 11,9 inç Audi sanal kokpit ve opsiyonel 10,9 inç yolcu ekranı, sürücü ve yolculara bütünsel ve etkileşimli bir dijital deneyim sunuyor. PDLC teknolojili panoramik cam tavan ise iç mekâna hem ferahlık hem de estetik bir dokunuş katıyor.

 

Güvenlik ve Estetik Bir Arada: Aydınlatma Teknolojileri

Kişiselleştirilebilir dijital OLED arka farlar, ikinci nesil Matrix LED teknolojisi ve iletişim ışığı gibi yeniliklerle donatılan A6 Sportback e-tron, sadece şık bir görünüm sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürüş güvenliğine de katkı sağlıyor. Özellikle tünel geçişlerinde ve düşük görüş koşullarında sağladığı görüş desteği, güvenli sürüş deneyimine katkı sağlıyor.

Continue Reading

Genel

Mercedes-Benz Türk’ten Depremzede Çocuklara Umut Olacak Kalıcı Destek

Mercedes-Benz Türk ve Çukurova Üniversitesi arasında, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) için kalıcı bir hizmet binası ve bir konukevi yapılmasını kapsayan niyet mektubu imzalandı. Üniversite bünyesinde yer alan ÇOİM, 6 Şubat 2023 depremlerinde ampütasyon geçirmiş çocuklara yönelik fiziksel ve psikososyal rehabilitasyon hizmetleri sunmak amacıyla faaliyet gösteriyor. İmzalanan niyet mektubu kapsamında merkeze kalıcı bir hizmet binası ve 24 odalı konukevi inşa edilecek.

1967 yılından bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren Mercedes-Benz Türk, gerçekleştirdiği üretim, ihracat ve istihdam ile ülke ekonomisine sağladığı katkının yanı sıra; aynı zamanda toplumsal fayda üreterek Türkiye’nin sosyal gelişimine de destek oluyor. Şirket, eğitimden çevreye, gençlerin istihdamından kadınların güçlendirilmesine, afet bölgelerine kadar uzanan geniş bir yelpazede sürdürülebilir ve somut projeler hayata geçiriyor.

Bu vizyon doğrultusunda, şirketin en anlamlı projelerinden biri, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile başlatılan iş birliği oldu. Adana Çukurova Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren ÇOİM, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor.

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün ve Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş’in imzaladığı niyet mektubu ile ÇOİM’in kalıcı bir hizmet binasına kavuşması sağlanacak ve üst katında çocuklar ile bakım verenlerinin konaklayabileceği 24 odalı bir konukevi inşa edilecek. Bu konukevi, yalnızca tedavi gören çocuklara değil, onların refakatçilerine de barınma imkânı sağlayarak iyileşme sürecini daha sağlıklı ve konforlu bir zemine taşıyacak.

“Kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendiriyoruz”

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Mercedes-Benz Türk olarak uzun yıllardır toplumsal fayda odaklı projeleri işimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Kurumsal sosyal sorumluluk kavramının ötesine geçerek, kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendirdiğimiz bir vizyonla hareket ediyoruz” dedi.

Sülün, 6 Şubat depremlerinin ardından felaketin yaşandığı ilk andan itibaren çalışanlar, bayi ağı ve yetkili servisleriyle tam bir seferberlik ruhuyla sahaya indiklerini belirterek, “Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi temel ihtiyaçları karşıladık, ardından uzun vadeli ve kalıcı çözümler üretmeye odaklandık. Bu süreçte en kırılgan gruplardan biri olan çocukların fiziksel ve ruhsal iyileşmesini önceliklendirdik.” ifadelerini kullandı.

Sülün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çukurova Üniversitesi’nde yer alan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile anlamlı bir iş birliği başlattık. Merkez, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor. Geçtiğimiz yıl biz de iki adet Sprinter araç bağışlayarak, çevre illerde yaşayan ve merkeze ulaşımı olmayan çocukların merkeze taşınmasına destek olduk. Bu desteği kalıcı hâle getirmek için Çukurova Üniversitesi ile bir iyi niyet mektubu imzaladık. Bu niyet mektubu ile, Çocuk İyilik Merkezi’ne kalıcı bir bina kazandırmayı ve üst katında 24 odalı bir konukevi inşa etmek üzere yola çıktık. Hedefimiz, yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılamak değil; deprem sonrası yeniden ayağa kalkmanın sembollerinden biri olacak, iyileşmenin, güvenin ve umudun kapısını aralayacak bir yapıyı hayata geçirmek. Çocuklar bizim geleceğimiz. Geleceği daha sağlam inşa etmek için çocuklarımızın yanında olmayı sürdüreceğiz.”

Deprem bölgesinde seferberlik başlattı

Mercedes-Benz Türk, 2023 yılında Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından tüm imkanlarını, çalışanlarını, bayilerini ve yetkili servislerini seferber ederek kapsamlı bir destek başlattı. Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi acil temel ihtiyaçların karşılanmasının ardından, halen faaliyette olan destek fonunu kurdu. Mercedes-Benz Türk bu fonla, akut dönem sonrasında deprem bölgesinde sosyal yaşamın yeniden canlanması, çocukların sosyal gelişimi, gençlerin eğitimi ve kadınların toplumsal hayata katılımını destekleyen çalışmaların hayata geçirilmesine odaklandı.

Mercedes-Benz Türk, İstanbul Sanayi Odası Vakfı’nın Hatay’daki 1.000 adetlik konteynerden oluşan “İSO Yaşam Kenti”ne 100 konteyner ve sosyal yaşam alanlarıyla katkıda bulundu. İSO Yaşam Kenti içerisinde sosyal yaşamın sürekliliğini sağlamak amacıyla çocuk parkı, kantin/kafeterya, çamaşırhane ve spor salonu gibi alanlar Mercedes-Benz Türk desteğiyle tamamlandı. Ayrıca, kentte bulunan okul, eğitim materyalleriyle desteklendi; çocukların eğitimlerini sürdürebilmeleri için gerekli donanım sağlandı. Bölgeye bir kreş inşa edilerek okul öncesi eğitim imkânı sunuldu ve çocukların ve gençlerin moralini artıracak sosyal alanlar oluşturuldu.

Mercedes-Benz Türk, desteklerin sürekliliğini sağlamayı önceliklendirdi ve düzenli ziyaretlerle ihtiyaçları takip ederek bölgeye hızlı ve etkin yanıt vermeye odaklandı. Deprem bölgesini ve bölge insanını tekrar ayağa kaldırmanın uzun vadeli bir süreç olduğunu kabul eden şirket, bu nedenle bölgeye uzun süreli destek sağlamayı hedefledi.

23 Nisan Şenlikleri kapsamında 900 çocuk için etkinlikler düzenlendi ve Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası Tiyatro Kulübü, 900 çocuk ve 700 genç için özel tiyatro gösterisi sergiledi.

Hatay İSO Yaşam Kenti’nde “Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı” kapsamında seminerler düzenlendi. Şirket doktorları, erken teşhis, risk faktörleri ve korunma yolları hakkında bilgilendirme yaptı.

Ayrıca, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) iş birliğiyle depremden etkilenen 30 yaş altı sanatçılara açık çağrı yapıldı. 84 başvuru arasından seçilen 6 sanatçıya (Rozelin Akgün, Cemil Çalkıcı, Aylin Çankaya, Gökçe Çetin, Nesime Karateke, Macide Yalçınkaya) 5.000 € hibe ve alanında uzman mentorluk desteği sağlandı. Sanatçılar, mentorlarıyla bir araya getirilerek İstanbul’da ağırlanıp üretim süreçleri desteklendi.

Continue Reading

Genel

Hyundai Inster’in Rekabetçi Fiyatı Belli Oldu!

Hyundai, elektrikli araç pazarındaki iddiasını her geçen gün artırırken, şimdi de Inster ile şehir içi ulaşım segmentine iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Özellikle Avrupa pazarı için tasarlanan ve A segmentinde konumlandırılan bu tamamen elektrikli modelin, Türkiye’de de önemli bir pazar payı elde etmesi bekleniyor. Uygun fiyatı, kompakt yapısı ve pratik kullanımıyla Inster, özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve çevre dostu bir ulaşım aracı arayan tüketicilerin dikkatini çekecek gibi görünüyor.

Hyundai’nin minik elektrikli otomobili INSTER, Türkiye’de satışa sunuldu. Advance donanım seviyesiyle tercih edilebilen yeni Hyundai INSTER fiyatı 1.319.000 TL olarak açıklandı.

Türkiye Pazarında Güçlü Bir Pay Beklentisi

Türkiye’deki otomobil pazarında elektrikli araçlara olan ilgi her geçen gün artıyor. Özellikle ÖTV teşvikleri ve şarj altyapısının yaygınlaşmasıyla birlikte tüketiciler elektrikli modellere daha sıcak bakmaya başladı. Bu noktada Hyundai Inster, sahip olduğu avantajlarla Türkiye pazarında önemli bir yer edinebilir.

  • Uygun Fiyatlandırma: Hyundai’nin Inster’ı rekabetçi bir fiyatla sunması bekleniyor. Bu da elektrikli araç sahibi olmayı düşünen geniş bir kitle için cazip bir seçenek haline gelmesini sağlayacak.
  • Şehir İçi Kullanıma Uygunluk: Kompakt boyutları ve yüksek manevra kabiliyeti sayesinde Inster, özellikle dar şehir sokaklarında ve yoğun trafikte kolaylık sağlayacak. Park yeri bulma sorununa da çözüm sunması, şehirde yaşayanlar için büyük bir avantaj.
  • Çevre Dostu ve Ekonomik Sürüş: Sıfır emisyonlu olması Inster’ı çevre bilinci yüksek tüketiciler için ideal bir seçenek yaparken, düşük işletme maliyetleri de uzun vadede önemli bir ekonomik avantaj sunacak.
  • Hyundai Güvenilirliği: Hyundai’nin Türkiye pazarındaki güçlü bayi ağı ve satış sonrası hizmet kalitesi, Inster’ın da güvenle tercih edilmesini sağlayacaktır.

Teknik Verilerle Hyundai Inster

Hyundai Inster, boyutları ve teknik özellikleriyle şehir içi kullanım için optimize edilmiş bir yapıya sahip.

  • Boyutlar: Inster, yaklaşık 3,8 metrelik uzunluğuyla Hyundai Casper’dan (3,6 metre) biraz daha uzun olacak. Bu da iç mekanda daha fazla yaşam alanı sunarken, şehir içi manevra kabiliyetinden ödün vermeyecek.
  • Batarya ve Menzil: Inster’da 42 kWh’lik bir batarya paketinin bulunması bekleniyor. Bu batarya ile aracın WLTP standartlarına göre 300-355 kilometre civarında bir menzil sunması hedefleniyor. Şehir içi kullanım için bu menzil oldukça yeterli görünüyor.
  • Hızlı Şarj: Aracın hızlı şarj desteğiyle kısa sürede şarj edilebilmesi, pratikliğini artıracak önemli bir özellik.
  • Motor Gücü: Resmi motor gücü henüz açıklanmasa da, A segmenti bir elektrikli araç için yeterli düzeyde bir performans sunması bekleniyor. Şehir içi hızlanma ve dinamik sürüş kabiliyeti, Inster’ın beklentileri karşılayacağını gösteriyor.
  • Tasarım: Inster’ın tasarımında Hyundai’nin son elektrikli modellerinde gördüğümüz modern ve fütüristik çizgilerin korunması bekleniyor. Özellikle parametrik piksel farlar ve dinamik hatlar, araca özgün bir hava katacak.

Hyundai Inster’ın Türkiye yollarına çıkmasıyla birlikte, elektrikli araç pazarında yeni bir rekabetin başlaması ve şehir içi ulaşımda önemli bir dönüşümün yaşanması bekleniyor. Uygun fiyatı, çevreci yapısı ve pratik kullanımıyla Inster’ın Türk tüketicisinin beğenisini kazanarak pazar payında güçlü bir yer edinmesi oldukça olası görünüyor.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

Popüler