Connect with us

Otomotiv

A’dan Z’ye Volkswagen Caddy’nin 40 Yıllık Serüveni

Volkswagen Caddy, Türkiye’de olduğu kadar diğer ülkelerde çok sevilen bir HTA ama artık bir MPV olma yolunda ilerliyor. Peki bu Caddy efsanesi nasıl doğdu, nasıl gelişti ve nasıl hayatımıza bu kadar girdi.

Ekonomikoto.com, son 40 yıldır tüm dünyada büyük ve küçük aileler ve işletmeler için mükemmel bir yoldaş olan  Volkswagen Caddy’nin beş neslininin kısa hikayelerini derledi…

 Beşinci neslini yakın zamanda duyuran Caddy, ileri teknoloji, her zamankinden daha fazla güvenlik sistemi ile en mükemmel Volkswagen Caddy olma özelliğini taşıyor.

Yeni modeli kutlamak için Volkswagen Ticari Araçlar, Caddy’nin Kuzey Amerika’dan Polonya’ya Güney Afrika ve İspanya üzerinden seçkin mirasıyla bu tarihi yürüyüşü gerçekleştirdi.

 

Caddy 1: 1978-1992
Dünyadaki toplan satış adedi: 207.000

Caddy hikayesi 1978’de Tavşan olarak bilinen Pittsburgh, Pennsylvania yakınlarındaki Volkswagen Westmoreland Montaj Fabrikasında üretilen bir pick-up macerası olarak ABD’de başlıyor. Çok amaçlı araç 1982’de Avrupa’ya getirildi ve Saraybosna’da yeniden tasarlandı. Adı güncellenip Caddy olarak yeniden isimlendirildi.

1.83 metrelik etkileyici bir yük bölmesi ile müşteriler, cam takviyeli plastikten (GRP) yapılmış bir kargo yatağı sert üstünü seçerek, pick-up’ı küçük bir kentsel dağıtım kamyonuna dönüştürebiliyorlardı. Ayrıca 1980’lerde Caddy’yi kompakt bir kampçıya dönüştüren karavan tarzı eklenti birimleri de sunuldu.

Avrupa’da Mk1 Golf’e dayanan ilk Caddy’nin üretimi 1992’de sona erdi, ancak 2007 yılına kadar Uitenhage’daki Güney Afrika fabrikasında üretilmeye devam edildi. Dünya çapında ilk nesil Caddy’nin 207.000’den fazlası üretildi.

 

Caddy 2: 1995-2003
Dünya çapında toplam satışlar: 520.000 (SEAT Inca / Škoda Felicia dahil)

İkinci Caddy 1995’te çıkış yaptı. Platformu SEAT Ibiza ve Volkswagen Polo’ya dayanıyordu. SEAT İnka ile eşleştirildi ve aynı üretim hattında Barselona yakınlarındaki Martorell fabrikasında üretilmeye başlandı. Orijinalin sert dönüşüm başarısının ardından, Caddy 2 panel van ve yüksek tavanlı olarak tasarlandı. Hususi kullanım ve hafif ticaretleri ile  ve paket servisçilerine kadar herkes için ideal bir tasarıma sahipti.

Volkswagen, Caddy 2’yi yalnızca kanatlı kapılar ve 2,9 m 3’lük bir yük kapasitesi ile sundu . 1995 yılında ‘Vantasy’ konsept aracıyla Volkswagen, sonraki Caddy kampçılarının ilk kavramsal zevkini açıkladı. 1996’da Caddy pick-up’ı başlattı, Škoda Felicia’nın kardeş aracı olarak Çek Cumhuriyeti’nde üretildi. 1997’de daha sonraki kompakt MPV’lerin öncüsü olan Caddy Ailesi’ni izledi.

Üretime son verildiğinde, yaklaşık 520.000 sürücü ikinci nesil bir Caddy veya neredeyse aynı SEAT Inca veya Škoda Felicia modelini tercih edilmişti.

 

Caddy 3: 2003-2014
Dünya çapında toplam satışlar: 1.6 milyon

Üçüncü nesil Caddy, Mk5 Golf ve orijinal Touran’ın platformuna dayanarak 2003 yılında başlatıldığında tamamen yeni bir modeldi. Üretimi Polonya’nın Poznan’daki mevcut tesisine taşındı. 3.2m 3’lük bir kargo bölmesine sahip olan Caddy, ilk kez arka kanat kapıları veya büyük bir bagaj kapağı seçeneğine sahipti.

Caddy, bir panelvan, kamyonet , genç aileler için ideal, esnek yedi koltuklu konfigürasyona sahip kompakt bir MPV’ye dönüştü. Caddy Tramper, 2005 yılında – ilk kompakt karavan ile takip ederken, Caddy Maxi 2007’den geldi. 4,41m’den 4,88m’ye kadar uzatılmış uzunluğu ile daha büyük yük kapasitesine sahipti.

Caddy 3 satış rakamları 856.000’in üzerinde 2003-2010 arasında yükseldi. Bu başarı ile yeni bir tasarım ve en son teknolojiyi içeren büyük bir model güncellemesi geldi. Tüm versiyonlar artık ESC ile donatılmış olarak gelirken, isteğe bağlı 4MOTION dört tekerlekten çekiş kendi sınıfında bir ilkti. 2013 yılında Cross Caddy, sağlam dış panelleri ve dört tekerlekten çekişli kompakt bir MPV / SUV crossover olarak piyasaya sürüldü.

Üçüncü nesil Caddy, halefi için 2015 yılında yol aldığında, 11 yılda 1,6 milyonun üzerinde toplam satış elde etti.

 

Caddy 4: 2015-2020
Dünya çapında toplam satışlar: 722,000

Volkswagen Ticari Araçlar, dördüncü nesli panel van, mülkler ve kompakt MPV seçenekleriyle ve eksiksiz müşteri çok yönlülüğü için iki, beş ve yedi koltuk konfigürasyonuyla başlattı. Dört tekerlekten çekişli Caddy Alltrack – Cross Caddy’nin halefi – Caddy Plajı’nın hemen ardından geldi.

Caddy 4, Şehir Acil Durum Frenlemesi, ACC Uyarlamalı Mesafe Kontrolü ve Sürücü Uyarısı dahil olmak üzere konfor ve güvenliği artıran sürücü destek sistemleri için büyük bir adımdı.

Mart 2018’de Volkswagen Ticari Araçlar, Polonya Poznań tesisinde üretilen Caddy 3 ve 4 modelleri için iki milyonluk çizgiyi aştı. 2019’un sonuna kadar, bunların 722.000’i Caddy 4 tarafından açıklandı.

Caddy 5: 2020-
En son Caddy, ABD’nin orijinal lansmanından bu yana 40 yıl ve üç milyon birim sonra Şubat 2020’de açıldı. Yenilikçi Caddy 5, teknoloji, bağlantı ve güvenlik alanlarında büyük bir yükseltmeye sahiptir ve baştan sona yepyeni bir platformda üretilmiştir. Seti Yük ve Maxi şeklinde yük alanı aralıklarında 3.3m den 3 4.0m için 3 – yeterli iki Euro palet için yana doğru yüklenir. Yeni ‘Innovision Cockpit’ akıllı telefon bağlantısı sağlarken, 19 sürücü yardım sisteminin altısı yeni.

 

 

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Otomotiv Sektörü

Gelecek Geldi: Hyundai MobED, Yapay Zekâ Destekli Seri Üretim Mobilite Robotu!

Hyundai Motor Grubu, robotik vizyonunu somutlaştıran en önemli atılımı tanıttı: Grubun Robotik LAB’ı tarafından geliştirilen ilk seri üretim mobilite robot platformu MobED (Mobile Eccentric Droid), Japonya’daki International Robot Exhibition (iREX) 2025’te sergileniyor.

2022 Tüketici Elektroniği Fuarı’nda (CES) konsept olarak gösterilen MobED, yapay zekâ (AI) entegrasyonuyla tamamen otonom ve ticari kullanıma hazır bir ürüne dönüştü. MobED, 3–6 Aralık tarihleri boyunca iREX 2025 kapsamında sergilenirken, tanıtım videoları Grubun resmi YouTube kanalında da izlenebiliyor.

Hyundai Motor Group Robotics LAB Başkanı, MobED’in potansiyelini “MobED, basit bir mobilite platformunun ötesinde, farklı endüstrilere ve günlük yaşama uyarlanabilir yeni nesil bir çözüm sunuyor. Küresel robotik pazarında yeni standartlar belirleyecek ve geleceğe ivme kazandıracak” sözleriyle özetledi.

 MobED: Robotik İşlevselliğin Üç Boyutu

MobED’i, geleneksel robotlardan ayıran üç temel yenilikçi işlevsellik yaklaşımı bulunuyor: Adaptif Mobilite, Sezgisel Otonomi ve Sınırsız Yolculuk.

1. Adaptif Mobilite: Engebeli Zeminlere Veda

MobED, gelişmiş mekanizması sayesinde yüzey kusurlarına rağmen kesintisiz hareket ve hassas duruş kontrolü sunarak mobil robotik anlayışını baştan yazıyor.

  • Dinamik Denge: Eğimli yüzeylerde duruşu ve yüksekliği dinamik olarak ayarlayarak platformu aktif şekilde dengeliyor.

  • DnL Yapısı: MobED’in merkezinde, duruş kontrolü, sürüş ve yönlendirme motorlarını tek modülde birleştiren özel Drive-and-Lift (DnL) yapısı yer alıyor. Bu yapı, otomotiv sınıfı mühendislikle destekleniyor.

2. Sezgisel Otonomi: AI ile Basitleştirilmiş Navigasyon

Teknik bilgi gerektirmeden kullanım kolaylığı sağlayan MobED, otonom navigasyonu sadeleştiriyor.

  • Güvenlik: LiDAR ve kameraları birleştiren AI tabanlı sensörler ile engelleri algılama ve kaçınma işlevi bulunuyor.

  • Kullanıcı Arayüzü: Geniş dokunmatik ekranlı kontrol cihazı ve sezgisel 3D UI/UX tasarımıyla kontrol ediliyor.

3. Sınırsız Yolculuk: Modüler Çözümler

Modüler platform olarak tasarlanan MobED, lojistikten video prodüksiyonuna kadar geniş kullanım alanlarına uyarlanabiliyor. Evrensel montaj rayları ve API desteği sayesinde tek bir platformla sayısız uygulama olanağı sunuluyor.

Gelecek Planları ve Modeller

MobED, ticari ve dış mekân operasyonları için MobED Pro ve araştırma-geliştirme odaklı MobED Basic olmak üzere iki farklı modelle sunuluyor.

  • Seri üretimine 2026’nın ilk yarısında başlanması planlanan MobED’e dair detaylı bilgiler Hyundai Motor Group Robotics LAB web sitesinde yer alacak.

Continue Reading

Elektrikli Otomobiller

BMW iX3 ve BMW M5 Touring Almanya’da “Altın Direksiyon” Ödülünü Kazandı

BMW, MINI ve BMW Motorrad markalarını bünyesinde barındıran BMW Group, Almanya’nın prestijli otomotiv ödüllerinde BMW markasıyla toplam 11 başarı elde ederek 2025 yılına damgasını vurdu. Almanya’nın en popüler yayınlarından Auto Bild ve Bild am Sonntag ilk Neue Klasse modeli BMW iX3’ü “En İyi İnovasyon” unvanıyla “Altın Direksiyon” ödülüne layık görürken; BMW M5 Touring, “Üst/Lüks Sınıf” kategorisinde zirveye çıkarak tüm segmentler arasında en yüksek puanı topladı. Auto Zeitung okuyucuları ise BMW’yi dokuz farklı “Auto Thropy” kategorisinde birinci seçerek markayı tarihinin en başarılı üreticisi konumuna taşıdı ve bir kez daha “Dünyanın En İyi Markası” ilan etti.

 

BMW Group Yönetim Kurulu Başkanı Oliver Zipse yaptığı değerlendirmede; “Altın Direksiyon ve Auto Trophy ödülleri, stratejimizin, ürünlerimizin ve markalarımızın cazibesinin en güçlü kanıtı oldu. Eylül ayındaki dünya lansmanından bu yana ilk Neue Klasse modelimiz BMW iX3’e gösterilen talep beklentilerimizin çok üzerinde seyrediyor. Henüz resmi pazar lansmanı gerçekleşmeden Almanya’nın en prestijli iki ödülünü birden kazanması, iX3’ün öncü rolünü ve eşsizliğini bir kez daha gözler önüne serdi.” dedi.

 

“Altın Direksiyon” – Almanya’nın En Saygın Otomotiv Ödüllerinden Biri

1976’dan bu yana verilen “Altın Direksiyon”, Almanya pazarına sunulan en dikkat çekici yeni modelleri ödüllendiriyor. 2025 model yılı için 72 otomobilin aday gösterildiği yarışmada okuyucu oylamasıyla belirlenen finalistler, DEKRA-Lausitzring pistinde yarış pilotları, uzmanlar ve otomotiv gazetecileri tarafından; günlük kullanım, kalite, sürüş özellikleri, sürdürülebilirlik ve fiyat/performans kriterlerine göre değerlendiriliyor.

 

BMW iX3: 2025’in “En İyi İnovasyonu”

Münih’te gerçekleşen 2025 IAA Mobility’de kamuoyunun karşısına çıkan tamamen elektrikli BMW iX3, 805 km’ye varan menzili, 400 kW’a kadar şarj gücü ve 15,1 kWh/100 km (WLTP) enerji tüketimiyle segmentinde yeni bir standart oluşturuyor. Yeni nesil BMW Panoramic iDrive, Heart of Joy merkezi bilgisayar ve gelişmiş sürüş sistemleri, modelin inovasyon seviyesini belirgin şekilde yükseltiyor.

 

BMW M5 Touring: Sınıf Lideri ve Yarışmanın En Yüksek Puanını Alan Modeli

Yeni nesil BMW M5 Touring, V8 motoru ve BMW eDrive elektrik motorunu birleştiren M Hybrid sistemiyle 535 kW/727 bg güç üretiyor. 500–1.630 litre arasındaki geniş bagaj hacmi sayesinde performans ile günlük kullanışlılığı bir arada sunan BMW M5 Touring, sürüş performansı, tüketim değerleri ve fiyat/performans oranıyla sınıfındaki tüm rakiplerinin önünde yer aldı. BMW M5 Touring, aynı zamanda bu yılki tüm “Altın Direksiyon” adayları arasında en yüksek toplam puanı alan otomobil oldu.

 

“Auto Trophy”: BMW’den Tarihi Bir Rekor

Alman otomotiv dergisi Auto Zeitung tarafından 1987’den bu yana düzenlenen ve sektörün en köklü okuyucu ödüllerinden biri olan Auto Trophy’de BMW, 2025 yılında rekor bir başarıya imza attı. 18 kategoride yaklaşık 400 model ve markanın yarıştığı organizasyonda, 10 Eylül – 21 Ekim 2025 tarihleri arasında online ve posta yoluyla oy kullanan 9.872 okuyucu, BMW’yi tam dokuz kategoride birinci seçti. Bu sonuç, BMW’nin Auto Trophy tarihindeki en yüksek başarısı olurken, 2024’teki sekiz birincilik rekorunu da geride bıraktı.

 

BMW, Almanya’da Ödülleri Topladı

Okuyucuların oylarıyla Auto Trophy’de BMW markasının ve modellerinin zirvede yer aldığı öne çıkan kategoriler:

 

  • En İyi Küçük/Şehir Otomobili: BMW 1 Serisi
  • En İyi Orta Sınıf: BMW 2 Serisi Gran Coupé
  • En İyi Üst/Lüks Sınıf: BMW 5 Serisi
  • En İyi Elektrikli Sedan: BMW i5
  • Dünyanın En İyi Otomobil Markası: BMW

 

Bu sonuçlarla BMW, bu köklü okur anket

Continue Reading

Otomotiv Sektörü

Hyundai CRATER Concept, AutoMobility LA 2025’te Tanıtıldı

Hyundai, CRATER Concept modelinin küresel tanıtımını AutoMobility LA 2025 kapsamında Los Angeles’ta düzenlenen basın toplantısında gerçekleştirdi. Kompakt bir off-road SUV olarak tasarlanan CRATER Concept, dayanıklılığı ve gücü görsel olarak yansıtan cesur tasarımıyla dikkat çekerken, keşif ve macera ruhunu simgeleyen bir tasarım çalışması olarak konumlanıyor. Konsept araç, Kaliforniya’daki Hyundai America Technical Center bünyesinde, ekstrem çevre koşullarından ilham alınarak geliştirildi.

CRATER Concept, Hyundai’nin IONIQ 5 XRT, SANTA CRUZ XRT ve PALISADE XRT PRO modellerinde görülen XRT ruhunu daha ileri bir seviyeye taşıyor. Güvenlik, bağlantı ve işlevselliği ön plana çıkaran tasarım detaylarıyla konsept model, hem estetik hem de performans açısından güçlü bir karakter ortaya koyuyor.

AutoMobility LA 2025 süresince medya günlerinde ve 30 Kasım Pazar gününe kadar düzenlenecek Los Angeles Auto Show kapsamında sergilenecek olan CRATER Concept, Hyundai’nin ödüllü ürün gamıyla birlikte ziyaretçilerle buluşacak. Sergilenen modeller arasında tamamen yeni 2026 PALISADE, IONIQ 5 ve yüksek performanslı IONIQ 6 N de yer alacak.

Hyundai ve Genesis Global Tasarım Başkanı SangYup Lee, “CRATER’in yolculuğu şu soruyla başladı: ‘Özgürlük nasıl görünür?’. Yeni konseptimiz, bu soruya verdiğimiz yanıtın kendisi. Keşfetme tutkumuzun bir yansıması olarak, müşterilerimize daha derinlemesine keşfetme ve maceranın etkisini benimseme ilhamı veriyor” dedi.

Dış Taarım: Art of Steel Felsefesi

Hyundai’nin “Art of Steel” tasarım dili, çeliğin gücünü ve esnekliğini heykelsi bir estetikle birleştiriyor. Akıcı hacimler ve keskin çizgiler, güçlü ama zamansız bir duruş ortaya koyarken, CRATER Concept’in dış yüzeyinde bu yaklaşım net bir şekilde hissediliyor.

Maceranın Etkisi: Dış Tasarım Teması

CRATER Concept’in dış tasarımı; keskin gövde hatları, güçlü alt koruma plakaları, geniş çamurluk yapısı ve yüksek yaklaşma-açılma açılarıyla zorlu arazi koşullarına hazır bir form sunuyor. 18 inç’lik altıgen formdaki jantlar ve 33 inç özel off-road lastikleri hem görsel güç hem de performans avantajı sağlıyor.

 

İç Mekân: Döşemenin Kıvrımı

 

CRATER Concept’in iç tasarımı, teknolojiye meraklı ve maceracı kullanıcılar için fonksiyon odaklı olarak kurgulandı. Yumuşak ancak dayanıklı malzemeler, sert yapısal detaylarla bir araya getirilerek hem konfor hem de dayanıklılık sağlanıyor. Kabin içinde açıkta bırakılmış takla kafesi, bütünleşmiş tutma kolları ve dört noktalı emniyet kemeri gibi unsurlar güvenli keşif hissini güçlendiriyor.

Dijital deneyim tarafında ise; BYOD (Kendi Cihazını Getir) yaklaşımı, Head-up display, Çok fonksiyonlu off-road kontrol ünitesi ve Kar, kum ve çamur modları bulunuyor.

Renk ve Malzeme Dili

Dune Gold Matte dış renk, Kaliforniya’nın sahil ve çöl coğrafyasından ilham alırken; Black Ember iç mekân paleti dayanıklılığı ve fonksiyonelliği ön plana çıkarıyor. Turuncu vurgular ise iç mekâna enerjik ve genç bir karakter kazandırıyor.

CRATER Concept, Hyundai’nin gelecekteki XRT modellerine yönelik vizyonunu ortaya koyarken, markanın tasarım, dayanıklılık ve duygusal bağ kurma konusundaki yaklaşımını da somut şekilde gözler önüne seriyor.

Continue Reading

Popüler