Connect with us

Otomotiv

Citroën My Ami Buggy Ağustos’ta Türkiye’de!

Citroën Ami’nin mobilite vizyonunu ortaya koyan ve aynı zamanda keyifli bir yol arkadaşı olarak dikkat çeken Citroën My Ami Buggy, ağustos ayından itibaren, sınırlı sayıdaki örneğiyle Türkiye yollarıyla buluşmaya hazırlanıyor. My Ami Buggy, kapıları olmayan gövdesi ve çok sayıda özel aksesuarının yanında özel grafikleriyle de iddialı ve çekici bir görünüm sunuyor. Endüstriyel tasarım ve moda gibi otomotiv dışı dünyalardan esinlenen konsept, Citroën tarzını özgürce ifade ediyor. My Ami Buggy özgür bir tarza sahip ancak gerçek hayata bağlı kalmaya devam ederek, hem eğlenceli hem işlevsel, hem de çevre dostu yapısıyla herkes için mobilite sunuyor.

 

Mobilite dünyasının her alanına değen ve herkesin erişimine uygun ulaşımı sunmak için çalışan Citroën, 0 emisyon değerine sahip tamamen elektrikli yapısıyla tüm kent merkezlerine özgürce erişim imkânı sağlayan Citroën Ami’ye, Citroën My Ami Buggy isimli yeni bir versiyon ekliyor. 2020’nin sonundaki lansmandan günümüze, satıldığı tüm pazarlarda toplam 30.000 adedin üzerinde örneği yollara çıkan Ami, Citroën’in tamamen online kanallar üzerinden satışını gerçekleşleştirdiği %100 elektrikli mobilite çözümü olarak dikkat çekiyor. Türkiye’de yaklaşık 1 senelik süreç sonunda 1.000 adetten fazla Citroën Ami satışı gerçekleştirilirken, bu başarının yaz aylarına doğru My Ami Buggy ile artırılması hedefleniyor.

 

Doğanın içinde havadar seyahat

Citroën My Ami Buggy, hayat koşuşturmasından fırsat bulunan değerli zamanın keyfini sürmek için tasarlanan, son derece özgün bir ulaşım aracı olarak ön plana çıkıyor. Citroën mühendisleri, güçlü bir karaktere sahip, elektrikli ve kullanımı kolay bir araç arayanlar için özgün Ami Buggy konseptini ortaya çıkardı. Konsept oldukça sade ama bir o kadar da işlevsel olma özelliği taşıyor. Citroën My Ami Buggy, yollarda özgürce hareket etmek isteyen macera ruhlu kullanıcılara hitap ediyor. Citroën My Ami Buggy, sahil kenarı veya doğada hayatı kolaylaştıran pratik bir eğlence aracı olması için tasarlandı. Panoramik tavanı aydınlık ve ferah bir iç mekan sağlarken, kapıların olmaması havadar bir kabin sunuyor. Elektrikli güç aktarım sistemi, içten yanmalı motorlarla kıyaslandığında emisyonsuz sürüş ile çevreci bir duruş ortaya koyuyor.

 

Engel tanımayan maceracı

14 inçlik delikli-altın renkli jantları ve özel siyah dekoratif kapakları kapsayan tekerlekleri üzerinde güvenli bir şekilde yükselen My Ami Buggy’de ilk fark edilen nokta yeni haki yeşil rengi oluyor. Doğanın ruhuyla müthiş bir uyum içindeki bu renk aynı zamanda kullanıcıları dışarı çıkarıp açık havanın keyfini çıkarmaya davet ediyor. Pop ve Vibe versiyonlarında ön ve arka tampon takviyeleri, yeni ön panel ve kaplamalar, yanlardaki çamurluklar, külbütör panelleri ve arka tavan spoyleri gibi donanımlar Citroën My Ami Buggy’yi daha özel kılıyor. Siyah renkli koruyucu aksesuarlar güven ve sağlamlık hissini güçlendiriyor. Ayrıca parlak sarı süslemeler kaportayı hareketlendiriyor ve My Ami Buggy’e parlak ve neşeli bir görünüm kazandırıyor. Ön paneldeki iki girinti, zengin sarı çıkartmalarla vurgulanıyor. Bu renk, tekerlek davlumbazlarına yapıştırılmış yön oklarında da bulunuyor. Havacılıkta işlevselliği belirtmek için kullanılan bu gibi teknik unsurlar, Citroën My Ami Buggy’de dekoratif amaçlı uygulanarak macera duygusunu artırıyor.

 

Açılır tavan ve metal borularla açık hava keyfi

My Ami Buggy’de menteşeli metal borular, kapıların yerini alıyor. Açılır tavana gelince, Mehari veya 2CV’ye atıfta bulunan yumuşak gri kumaş tavan, panoramik tavanın yerini alıyor. Bu koruyucu, su geçirmez ve UV ışınlarına karşı dayanıklı kumaş, sürücüyü ve yolcuyu güneş ışığından veya kötü hava koşullarından korumak için rulo haline getirilerek açılabiliyor. Açılır kumaş tavan, çıtçıtlarla tavan açıklığına sabitlenebiliyor. Ayrıca istendiği takdirde tamamen sökülüp koltukların arkasına kolayca yerleştirilebiliyor.

 

İç mekanda özgün detaylar

Sarı dış dokunuşların tamamlayıcısı olarak, My Ami Buggy’nin iç mekanındaki birçok öğede aynı renk kullanılıyor. Kokpitin üst bölümündeki üç farklı saklama alanları, çanta kancası ve kapı açma kayışları gibi bazı işlevsel aksesuarların pratikliği vurgulanıyor. Sarı dikişlerle kombine edilen siyah kumaş kaplı koltuklar, araç statik haldeyken bile yolcuları oturmaya davet ediyor. Paspaslarda da sarı ayrıntılar devam ediyor. Tüm özgür ruhlar ve açık hava aktivitelerini sevenler için My Ami Buggy, macera dolu, heyecan verici bir yolculuk vaat ediyor.

 

Tek şarj ile 75 kilometre sürüş imkânı

Yüzde 100 elektrikli Citroën My Ami Buggy, 45 km/saat’e kadar hızlara ulaşabilen, debriyajsız, yumuşak ve akıcı bir sürüşün yanısıra elektromotorun ürettiği yüksek tork değeri sayesinde ilk hareket anından itibaren yüksek çekiş gücü sunan dört tekerlekli bir mobilite çözümü olarak öne çıkıyor. My Ami Buggy tek bir şarj ile 75 kilometreye kadar elektrikli sürüş menziline ulaşabiliyor. Bu da, doğa içindeki sürüşler için gerekli menzili sağlıyor. 5,5 kWh kapasiteli lityum-iyon batarya, araç zeminine gizlenmiş durumda ve yolcu tarafı kapı eşinde bulunan kablo ile kolaylıkla şarj edilebiliyor. 220 Volt standart prizde tam şarj için 3 saat yeterli oluyor. Citroen My Ami Buggy’yi şarj etmek için yolcu kapısının içinde bulunan entegre kabloyu, standart bir prize (220 V), tıpkı bir akıllı telefon veya dizüstü bilgisayar gibi takmak yeterli oluyor. Sadece 3 saat içinde %100 şarj olabilen Citroen My Ami Buggy ile özel şarj istasyonu ihtiyacı da son buluyor.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Test Sürüşleri

Sürüş İzlenimi: Yeni Nissan Juke N-Sport Test Sürüşü – “Sarı Fırtına”

E-Car Türkiye.com’un test konuğu Nissan Juke, ilk tanıtıldığı günden bu yana otomotiv dünyasının “ya sev ya nefret et” kategorisindeki en cesur üyelerinden biri olmuştur. Ancak Juke, ikinci jenerasyonuyla daha rafine, daha olgun ve daha iddialı bir kimliğe büründü. Şimdi ise, bu iddiayı zirveye taşıyan, ruhuna uygun bir donanım seviyesiyle karşımızda: Yeni Nissan Juke N-Sport. Ve elimizdeki test aracı, bu cesur ruhu tam anlamıyla yansıtan “İkonik Sarı” gövde rengine sahip.

Dış Tasarım: Sarı ve Siyahın Dansı

Test aracımızı ilk gördüğüm an, otomobilin adeta bir moda ikonu gibi poz verdiğini hissettim. Yeni Juke’un coupe-crossover silueti, N-Sport versiyonuyla ekstra bir dinamizm kazanmış. Özellikle İkonik Sarı gövde rengi, markanın bu modeldeki özgünlüğünü vurguluyor.

N-Sport donanımının getirdiği parlak siyah tavan, ayna kapakları ve 19 inçlik, derin 3D efektli siyah alaşım jantlar, sarı gövdeyle müthiş bir kontrast oluşturuyor. Bu kontrast, Juke’un kaslı hatlarını ve o ikonik dairesel far tasarımını daha da keskinleştiriyor. Ön ve arka tamponlardaki parlak siyah ekler ve yan etekler, aracın yere daha yakın ve agresif görünmesini sağlamış.

İç Mekan: Cüretkar Detaylar ve Teknolojik Yükseliş

Kapıyı açıp içeriye geçtiğimde, Juke N-Sport’un tasarım temasının iç mekanda da tavizsiz bir şekilde sürdürüldüğünü görüyorum. İşte asıl sürpriz burada yatıyor: Sarı detaylar, ambiyansı tamamen değiştirmiş.

Sürücü ve ön yolcuyu saran, sportif tasarımlı koltuklar, N-Sport’un en belirgin özelliği. Bu koltuklar, siyah Alcantara ve suni deri kombinasyonuyla kaplanmış ve can alıcı sarı Alcantara detaylarla zenginleştirilmiş. Koltuk sırtlıklarının üst kısımlarındaki ve orta konsoldaki sarı dikişler, dinamik bir atmosfer yaratıyor.

Yenilenen iç mekanda teknolojiye yapılan yatırım hemen dikkat çekiyor. Sürücünün karşısında yer alan 12.3 inçlik tamamen dijital gösterge paneli ve sürücüye hafifçe eğimli konumlandırılmış yeni 12.3 inçlik NissanConnect bilgi-eğlence ekranı, premium bir hissiyat sunuyor. Dokunmatik ekranın tepkime hızı ve grafik kalitesi oldukça başarılı. Üstelik N-Sport donanımında kablosuz Apple CarPlay ve Android Auto bağlantısı standart olarak sunuluyor.

Juke, boyutlarına göre şaşırtıcı bir 422 litrelik bagaj hacmi sunarak pratiklikten de ödün vermiyor. Ancak coupe formlu tavan çizgisi nedeniyle arka koltuk baş mesafesi, uzun boylu yolcular için hafif bir kısıtlama yaratabilir, bu bir gerçek.

Sürüş Dinamikleri ve Performans: Beklentilerin Üzerinde Çeviklik

Test aracımızda 1.0 litrelik, üç silindirli DIG-T benzinli motor ve 7 ileri çift kavramalı şanzıman (DCT) kombinasyonu bulunuyordu. 115 PS güç ve 200 Nm tork üreten bu motor, kağıt üzerindeki verilerden daha canlı hissettiriyor.

ECO, STANDART ve SPORT sürüş modları arasında geçiş yaparak aracın karakterini değiştirebiliyorsunuz. SPORT modunda direksiyon tepkileri sertleşiyor, gaz pedalı daha hassas hale geliyor ve çift kavramalı şanzımanın vites geçişleri belirgin bir şekilde hızlanıyor. Şehir içi ve virajlı yollarda Juke, kompakt boyutlarının avantajıyla son derece çevik ve eğlenceli bir sürüş sunuyor. 19 inç jantlar ve sportif süspansiyon ayarı, yol tutuşunu artırsa da, bozuk zeminlerde konfordan bir miktar ödün veriyor, bu da bir spor paketin doğasında var.

Ortalama yakıt tüketimi, agresif kullanıma rağmen 100 km’de 6.5 litre civarında seyretti. Bu, sunulan performansa kıyasla oldukça makul bir değer.

Güvenlik ve Konfor Teknolojileri

N-Sport donanımında güvenlik tarafında da tam bir donanım şöleni yaşanıyor. Akıllı Çevre Görüş Sistemi (360 derece kamera) park manevralarını çocuk oyuncağına çevirirken, Akıllı Kör Nokta Önleme Sistemi ve Akıllı Çarpışma Önleme Sistemi gibi donanımlar standart olarak sunuluyor.

Sonuç: Tarz Sahibi ve Dinamik Bir Crossover

Yeni Nissan Juke N-Sport, özellikle bu sarı rengi ve iç mekandaki cüretkar sarı detaylarıyla bir manifesto niteliğinde. Juke, sadece bir ulaşım aracı olmak yerine, sahibinin karakterini yansıtan, dikkat çekici ve dinamik bir seçenek arayanlara sesleniyor.

N-Sport, artan teknoloji ve kalite hissiyle artık sadece tarz sahibi değil, aynı zamanda olgunlaşmış ve rekabete hazır bir crossover. Eğer sıradanlık size göre değilse ve kompakt crossover pazarında “farklı” olmak istiyorsanız, Yeni Nissan Juke N-Sport tam da aradığınız sarı fırtına olabilir.

Artıları:

  • İkonik Sarı rengin ve N-Sport detaylarının oluşturduğu agresif ve dikkat çekici tasarım.
  • İç mekandaki sarı Alcantara/dikiş detaylarıyla gelen yüksek ambiyans ve sportif koltuklar.
  • Yeni ve büyük (12.3 inç) dijital kokpit ve bilgi-eğlence sistemi.
  • Şehir içi ve virajlı yollarda çevik sürüş dinamikleri.

Eksileri:

  • 19 inç jantlar nedeniyle bozuk zeminlerde azalan sürüş konforu.
  • Coupe form nedeniyle arka baş mesafesi kısıtlı.
  • Yüksek hızlarda kabine sızan yol ve rüzgar sesi.
  • Teknik Veriler, Boyutlar ve Bagaj Kapasitesi

    Özellik Yeni Nissan Juke N-Sport (1.0 DIG-T DCT)
    Motor Tipi 1.0 L, Üç Silindirli, Turbo Benzinli (DIG-T)
    Maksimum Güç 115 PS (Beygir Gücü)
    Maksimum Tork 200 Nm
    Şanzıman 7 İleri Çift Kavramalı Otomatik (DCT)
    Çekiş Sistemi Önden Çekiş (FWD)
    Yakıt Tüketimi (Ortalama WLTP) 5.8 – 6.1 L/100 km (Kullanıma Bağlı Değişkenlik Gösterir)
    Uzunluk 4.210 mm
    Genişlik 1.800 mm
    Yükseklik 1.595 mm
    Dingil Mesafesi 2.636 mm
    Lastik Boyutları (N-Sport) 19 inç (Siyah Alaşım Jantlar)

    Bagaj Kapasitesi: Yeni Juke, kompakt boyutlarına rağmen oldukça cömert bir yükleme alanı sunuyor. Standart koltuk düzeninde 422 litre olan bagaj kapasitesi, arka koltuklar katlandığında ise 1.305 litreye kadar genişleyebiliyor. Bu hacim, günlük kullanım ve küçük ailelerin ihtiyaçları için yeterli bir pratiklik sağlıyor.

Continue Reading

Otomotiv Sektörü

Toyota Üst Üste 22. Kez Dünyanın En Değerli Otomotiv Markası Oldu 

Dünyanın en çok tercih edilen otomobil üreticisi Toyota, sektördeki küresel liderliğini bir kez daha kanıtladı. Marka danışmanlık şirketi Interbrand’in 2025 yılı “Best Global Brands” (En İyi Global Markalar) raporuna göre Toyota, üst üste 22. kez dünyanın en değerli otomotiv markası seçilerek bu alandaki istikrarlı başarısını sürdürdü.

Toyota, 2004 yılından bu yana otomotiv markaları arasında zirvedeki konumunu koruyor. Marka değeri bu yıl yüzde 2 artarak 74,2 milyar dolara ulaştı. Toyota, tüm sektörleri kapsayan genel sıralamada ise 100 marka arasında 6’ncı sırada yer aldı.

Toyota’nın sürdürülebilir büyümesinin temelinde güven, kalite, dayanıklılık ve inovasyon yer alıyor. Şirketin elektrifikasyon, otonom sürüş, yapay zeka ve çoklu mobilite alanlarındaki yatırımları, Toyota’yı yalnızca bir otomotiv markası değil, geleceğin mobilite ekosistemini şekillendiren bir lider konumuna taşıyor.

Sektör tarafından yakından takip edilen prestijli Interbrand raporunda, markaların finansal performansı, satın alma kararlarındaki rolü ve rekabet gücü değerlendiriliyor. Raporda Toyota, sürdürülebilir mobilite vizyonu ve dünya genelindeki güçlü müşteri bağlılığıyla öne çıktı. Marka, bu liderlikle birlikte yenilik ve güven üzerine kurulu değerlerini geleceğin mobilite dünyasına taşımayı sürdürüyor.

Toyota’nın çoklu mobilite yaklaşımı; hibrit, plug-in hibrit, bataryalı elektrikli ve hidrojen yakıt hücreli araçlar gibi farklı elektrifikasyon teknolojilerini eş zamanlı geliştiren bir stratejiyi içeriyor. Toyota, farklı bölgelerin enerji altyapılarını, kullanıcı alışkanlıklarını ve çevresel koşullarını dikkate alarak herkes için, her yerde ve her zaman en uygun mobilite çözümleri sunuyor.

 

Continue Reading

Otomotiv Sektörü

Hyundai, IDEA Tasarım Ödülleri’nde Rekor Kırarak Global Başarısını Perçinledi!

Hyundai Motor Company, 2025 IDEA Tasarım Ödülleri’nde dört farklı kategoride kazandığı ödüllerle elektrikli araç ve inovatif mobilite çözümlerindeki tasarım üstünlüğünü bir kez daha kanıtladı.

Elektrikli araç dünyasının önde gelen markalarından Hyundai, Uluslararası Tasarım Mükemmelliği Ödülleri’nde (IDEA) elde ettiği bu büyük başarıyla dikkatleri üzerine çekti. Amerikan Endüstriyel Tasarımcılar Derneği (IDSA) tarafından düzenlenen ve tasarım inovasyonu, kullanıcı faydaları ve toplumsal etki gibi kriterlere göre değerlendirme yapan bu prestijli yarışmada Hyundai, özellikle elektrikli SUV modeli IONIQ 9 ile öne çıktı.

Hyundai & Genesis Global Tasarım Başkanı ve Hyundai Motor Grubu Global Tasarım Kıdemli Başkan Yardımcısı SangYup Lee, bu ödüllerin sadece mobiliteyi geliştirmekle kalmayıp, aynı zamanda yaşamları zenginleştiren ve topluma karşı sorumluluğu yansıtan yenilikçi tasarımlar sunma arzusunu gösterdiğini belirtti.

Hyundai’nin Elektrikli ve İnovatif Tasarım Başarıları:

  • Otomotiv & Ulaşım Kategorisi: Hyundai’nin tamamen elektrikli SUV modeli IONIQ 9, bu kategoride “Bronz” ödülün sahibi oldu. Geleceğin elektrikli mobilite vizyonunu yansıtan bu model, markanın elektrikli araç stratejisindeki kararlılığını ve tasarım gücünü gözler önüne serdi. Tamamen Yeni PALISADE ve hidrojen-elektrikli konsept model INITIUM ise “Finalist” olarak seçilerek Hyundai’nin geniş yelpazedeki inovatif yaklaşımlarını sergiledi.
  • Çevre Kategorisi: Hyundai Motor Grubu Singapur İnovasyon Merkezi’ndeki (HMGICS) CX Smart Farm, “Gümüş” ödül alırken, Na Oh restoranı da “Finalist” oldu. Özellikle dünyanın ilk interaktif ve robotik tabanlı akıllı çiftliği olan CX Smart Farm, “Küratörün Seçimi Ödülü”ne layık görülerek Hyundai’nin sadece araç değil, aynı zamanda sürdürülebilir ve teknoloji odaklı yaşam alanları yaratma konusundaki vizyonunu ortaya koydu.
  • Ticari & Endüstriyel Kategorisi: Hyundai ve Kia Robotics LAB tarafından geliştirilen giyilebilir endüstriyel robot X-ble Shoulder, “Finalist” seçildi.
  • Hizmet Tasarımı Kategorisi: Otomatik Şarj Robotu (ACR) Hizmeti, “Finalist” olarak ödüllendirildi. Bu hizmet, elektrikli araç kullanıcıları için şarj deneyimini kolaylaştırmaya yönelik inovatif bir çözüm sunuyor.

Hyundai Motor Company, IDEA Tasarım Ödülleri’ndeki bu çarpıcı başarılarının yanı sıra iF Design, Red Dot Design ve Good Design gibi dünyanın en büyük üç tasarım ödülünde de zafer kazanarak global tasarım liderliğini pekiştirdi. Bu sonuçlar, Hyundai’nin elektrikli araç ve genel mobilite çözümlerindeki tasarım mükemmelliği ve inovasyona olan sarsılmaz bağlılığını bir kez daha kanıtlıyor.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

Popüler