Connect with us

Genel

Ford, Yeni Ford Fiesta’yı ‘Hibrit’ versiyonu ile birlikte tanıttı

B segmentinin önde gelen modellerinden Ford Fiesta, cesur ve karakteristik özelliklere sahip yeni dış tasarımı, teknolojik özellikleri ve hibrit dahil olmak üzere birbirinden farklı model seçenekleri ile tanıtıldı. Trend, Titanium, ST ve Active modellerinin her biri daha fazla renk seçenekleri, jant tasarımı ve iç tasarım detaylarından faydalanıyor. Fiesta ailesi oldukça belirgin özelliklere sahip Titanium, ST ve Active modellerinin yanısıra karakteristik özelliklerini güçlendiren Vignale paketleri ile büyüyor.

 

İleri teknolojiler yeni Fiesta’yı daha keyifli sürüş deneyimi sunması için daha donanımlı kılıyor. LED ön farlar ilk kez tüm Fiesta modellerinde sunuluyor. Üst donanımlara geçtikçe uzun farlarda yansıma önleme özelliği bulunan Matrix LED teknolojili LED ön farlar, zorlayıcı yol ve hava koşullarında daha net görüş için uyarlanabiliyor. 1 Yeni Fiesta’da ayrıca sürücülerin konforlu şekilde seyahat edebilmeleri için gerekli bilgilere sahip olmalarına yardımcı olan 12.3 inçlik dijital yol bilgisayarı bulunuyor.

Elektrikli güç ve aktarım organları yeni Fiesta’nın yakıt verimliliğini artırırken, maksimum sürüş keyfi sunuyor ve emisyon miktarlarının azaltılmasına imkan sunuyor. Ford’un EcoBoost 48-voltluk hafif hibrit teknolojisi, yakıt verimliliğini optimize ediyor, aynı zamanda Fiesta’nın takdir edilen sürüş dinamiklerini duyarlı hızlanma özelliği ile pekiştiriyor. Söz konusu teknoloji Ford’un Powershift yedi ileri vitesli otomatik şanzımanı ile birlikte çalışıyor, hızlı ve kusursuz biçimde vites değiştirmeyi mümkün kılarken, en konforlu ve güvenli sürüş deneyimini sunuyor.

 

Ford ayrıca, performansı geliştirilmiş yeni ‘Fiesta ST’ modelini de tanıttı. Etkileyici hatchback deneyimi yeni Matrix LED ön farlar, Yeni Fiesta ST, Ford mühendisleri tarafından tasarlanmış yeni Performans Koltuklar,  çarpıcı ön ızgara ve yeni renk seçenekleri gibi sportif tasarım detayları ve yüzde 10 artışla 320 Nm’ye kadar çıkan azami tork özelliği ile zenginleştirildi.

Yepyeni tasarım, daha fazla karakteristik özellik

Yeni Ford Fiesta, kompakt SUV Ford Puma tarafından da kullanılan, başarısı kanıtlanmış Ford B- otomobil mimarisine dayanıyor.Serinin yeni dış tasarımında burun kısmının yüksekliğini artıran motor kaputu ve daha geniş üst ızgaralar yer alıyor. Ford’un “mavi oval” amblemi artık motor kaputunın kenarında değil, ızgara içinde yer alıyor ve yolda kendini daha fazla gösteriyor.

 

Yeni standart LED ön farlar Yeni Fordi Fiesta’nın iddialı, güvenilir, modern tasarım detaylarını şık ve yatay tasarımıyla tamamlıyor. Arkada, standart arka farlar daha sofisitike bir görünüm sağlayan yeni siyah çerçeveler içinde yer alırken, mevcut LED arka farları da Premimum Siyah renk tamamlıyor. Bireysel stili yansıtmak için her bir yeni FordFiesta modelinin kendine özgü dış ve iç tasarım unsurları dışında benzersiz tampon alt paneli ve ızgara tasarımı bulunuyor; bu da her bir modele karakteristik bir özellik kazandırıyor. Trend ve Titanium modellerinde ise yan havalandırma ızgaraları ve belirgin yatay levhalar ve krom çerçeveye sahip daha geniş üst ızgaralar bulunuyor. Titanium modelinde ayrıca, krom pencere çerçeveleriyle eşleşen, kromla kaplanmış üst ızgara yatay çubukları yer alıyor.

 

Ford Performansı’ndan ilham alan ST modelinde daha sportif özelliklere sahip; bal peteği görüntüsünde, parlak siyah renkte yeni üst ızgaralar bulunuyor. Geniş yan havalandırma ızgaraları otomobilin gövde rengiyle aynı renkte. Daha geniş ve daha alçakta yer alan ızgara da serinin sportif görünümüne katkı sağlıyor.

 

SUV’dan ilham alan Active modelini diğer modellerden maceracı karakterini ortaya koyan sert çizgilere sahip tasarım detayları ayırıyor. Parlak siyah renkteki geniş üst ızgara, daha yüksek ve çıkıntılı yan havalandırma ızgaraları, Active serisinin Crossover duruşunu yansıtıyor.

Yeni Fiesta’da yedi adet yeni alaşımlı jant tasarımı ve iki yeni gövde rengi bulunuyor. Titanium, ST ve Active modelleri için mevcut olan Vignale paketleri özel tasarım 17 ve 18 inçlik alaşımlı jantlar, Sensico tasarımı koltuk malzemeleri ve modeline göre mat karbon efektli iç dekorasyon unsurları ile sunuluyor.

 

Bugünün ve yarının güç aktarım organları

Yeni Ford Fiesta, sade, duyarlı ve yakıt tasarruflu sürüş deneyimini EcoBoost 48 voltluk hafif hibrit ve EcoBoost benzinli güç aktarım organları ile sunuyor.

 

Fiesta’nın cazibesinin merkezinde yer alan keyifli ve eğlenceli sürüş deneyimini pekiştirirken kullanım maliyetlerini düşürme hedefiyle tasarlanan EcoBoost Hibrit modellerde standart jeneratör yerine Kayış Tahrikli Entegre Jeneratör (BISG) yer alıyor; bu da genellikle fren ve yavaşlama sırasında azalan enerjinin geri kazanılmasını ve depolanmasını sağlıyor. BISG, 48 voltluk lityum-iyon, hava ile soğutulan aküyü şarj ediyor.

BISG ayrıca motor ile entegre olarak, depolanan enerji ile normal sürüş ve hızlanma sırasında torka yardımcı olarak ve aracın elektrikli yardımcı donanımlarını çalıştırarak hareketlendirme görevi görüyor. Bu teknoloji, motoru 350 milisaniye gibi kısa bir sürede yeniden çalıştırabiliyor; daha fazla yakıt tasarrufu sağlamak için aracın debriyaj pedalına basılıyken ve vitesteyken yavaşlayarak 25 km/s’nin altında bir hıza düşmesi ve durması gibi durumlarda motoru durdurmak için Otomatik Başlat-Durdur sistemini devreye sokuyor.

 

Yeni Fiesta’nın 1.0-litre EcoBoost Hibrit motoru ise altı ileri manuel şanzımanlı 125 PS ve 155 PS motor gücü seçenekleri ile sunuluyor. Ford’un gerçekleştirdiği araştırmalardan elde ettiği bulgulara göre yeni Fiesta’nın 4.9l/100 km WLTP yakıt verimliliği ve 111g/km‘den 2 başlayan CO2 emisyon değerleri hibrit olmayan 125 PS 1.0-litre EcoBoost motora kıyasla yüzde 5 oranında iyileştirme sağlıyor ve buna bağlı olarak da şehir içi kullanımda yüzde 10’a kadar tasarrufu mümkün kılıyor. 5.2 l/100 km yakıt verimliliği ve 117 g/km’den başlayan CO2  değerleri ile 125 PS EcoBoost Hibrit ayrıca yedi ileri vites ve Powershift şanzıman ile sunuluyor; ayrıca optimum sürüş deneyimi için kusursuz vites değişimini mümkün kılıyor.

 

Normal, Spor ve Eco Sürüş Modlarının teknolojisi kullanılarak Fiesta’nın sunduğu etkileyici sürüş deneyimleri sürücülerin gaz pedalı duyarlılığını, ESP sistemini (Elektronik Stabilite Programı), çekiş kontrolünü, otomatik vites modellerde vites değiştirme sürelerini farklı performans gerektiren sürüş şekillerine göre ayarlamalarını mümkün kılıyor. Fiesta Active modelinde ayrıca Patika ve Kaygan Yol sürüş modları da yer alıyor.

 

Maksimum güvenlik ve konfor için bağlantılı teknolojiler

Yeni Ford Fiesta’da sürücüler ve yolcular için şehir içi sürüşten şehirlerarası otoyolda sürüşe kadar farklı senaryolara yönelik olarak konforu, güvenilirliği ve kullanım kolaylığını artırmaya yardımcı olacak sürüş teknolojileri yer alıyor. Standart LED ön farlar, üstün görüş sağlamak için uzun ve kısa LED far ve gündüz farı içeriyor. Üst sınıf Matrix LED ön farlar, farklı sürüş senaryolarına göre uyarlanabiliyor. 1 Araç sensörleri düşük hızda manevra girişimi ya da cam sileceklerinin çalıştığını algıladığında Manevra Farı ve Kötü-Hava Farı fonksiyonları devreye giriyor ve otomatik olarak farları sürücünün daha net görmesini sağlayacak şekilde ayarlıyor. 1 Yansıma yapmayan uzak far, yaklaşmakta olan trafiği algılamak ve yoldaki diğer sürücülerin gözünde parlama yapabilecek ışınları engellemeye yönelik olarak “yansımasız nokta” oluşturmak için öne monte edilmiş bir kamera kullanıyor. Bu teknoloji gece sürüşlerinde görüş etkinliğini maksimum düzeye taşırken, diğer sürücülerin gözlerinin kamaşma riskini azaltmaya yardımcı oluyor ve uzun farların kullanımını artırıyor.

 

Yeni Ford Fiesta’larla sunulan 12.3 inçlik dijital yol bilgisayarı, sürücülere navigasyon bilgilendirme de dahil tüm bilgi ekranlarını kişiselleştirme ve önceliklendirme olanağı veriyor. Dijital gösterge grubunda benzersiz temalarla tasarlanmış, seçilen Sürüş Modlarına uygun ekranlar ve sürücü asistanı teknolojileri gibi yüksek öncelikli bilgiler için ayrı bir alan yer alıyor.

 

Daha sofistike teknolojiler arasında Dur & Kalk özellikli Adaptif  Hız Sabitleme ve Hız Levhası Tanıma teknolojileri1 yer alıyor. Her iki teknoloji de öndeki araçla mesafeyi koruyarak, konforlu bir sürüşü sağlamak için tasarlandı. Powershift şanzımanlı araçlarda sistem otomatik olarak Fiesta’yı tamamen durdurabiliyor ve dur-kalkların yoğun olduğu trafikte otomatik olarak hareket ettirebiliyor.

 

Ayrıca, Aktif Park Asistanı1, aracın sığabileceği boyutta park alanlarını tespit edebiliyor ve sürücünün yalnızca hızı, freni ve vites seçimini kontrol ederken ellerini kullanmadan park etmiş araçlar arasında dikey ya da paralel park etmesini sağlıyor. Olası çarpışmaları önlemek ya da çarpışmanın etkisini hafifletmek üzere tasarlanmış teknolojiler arasında, Çapraz Trafik Uyarı Sistemli ve Aktif Fren Sistemli Kör Nokta Uyarı Sistemi (BLIS) 1, Şerit Takip Sistemi ve Çarpışma Öncesi Aktif Fren Sistemli Asistan1 yer alıyor.

 

Ford’un iletişim ve eğlence sistemi SYNC 36 basit sesli komutlarla sesi, navigasyon sistemini ve bağlantılı akıllı telefonları kontrol etmeyi mümkün kılıyor. Sistem Apple CarPlay ve Android Auto™ ile uyumlu ve 8 inçlik bilgi eğlence sistemi ile destekleniyor. Dokunmatik ekran, tutma ve kaydırma hareketleriyle yönetilebiliyor ve kullanılabilir arka görüş kamerasından 180 derecelik görüntüyü ekrana yansıtabiliyor.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Audi A6 Sportback e-tron: Uzun Yolculukların Sessiz ve Güçlü Yol Arkadaşı

Elektrikli mobilitede yeni bir dönem başlatan Audi A6 e-tron, üstün menzili, gelişmiş sürüş teknolojileri ve konfor odaklı donanımlarıyla uzun yolculukların vazgeçilmez yol arkadaşı oluyor. Modelin Sportback kasa tipiyle gerçekleştirilen test sürüşü de bunu kanıtlar nitelikte. 1.000 kilometreden uzun bir rotada sergilediği performans, modelin elektrikli mobilitede konfor ve verimliliği bir araya getirdiğini ortaya koyuyor.

 

Audi’nin tamamen elektrikli ürün gamında, Premium Platform Electric (PPE) altyapısı üzerinde geliştirilen ikinci modeli olan A6 e-tron; uzun mesafeli yolculuklarda sunduğu sessizlik, sürüş konforu ve yüksek performansla öne çıkıyor. Aerodinamik gövde yapısı, gelişmiş batarya teknolojisi ve segment lideri menzil değerleriyle A6 e-tron, her iki gövde seçeneğiyle hem günlük kullanıma hem de uzun yolculuklara en ideal bir yanıt veriyor.

 

Gerçek Bir Uzun Yol Testi: 1.000 Kilometrelik Elektrikli Yolculuk

Audi A6 e-tron’un uzun yol performansı, Sportback versiyonunun kullanıldığı ve Danimarka’nın Kopenhag kentinden başlayarak Norveç’in Bergen şehrine uzanan 1.000 kilometrelik rotada, farklı zemin ve yükseklik koşullarında test edildi. Bu testte amaç, WLTP ölçüm standartlarının ötesine geçerek aracın gerçek sürüş koşullarındaki performansını değerlendirmekti.

 

Sürüş boyunca A6 Sportback e-tron, enerji tüketimini optimize eden termal yönetim sistemi ve adaptif enerji geri kazanım fonksiyonları gibi verimliliği artıran teknlojileri kullandı. Ayrıca, yalnızca 0,21‘lik aerodinamik sürtünme katsayısı sayesinde yüksek hızlarda hava direncini minimuma indirerek enerji verimliliğine katkı sağladı. Ortalama hava sıcaklığının 20°C civarında seyrettiği, hız sınırlarının 100–110 km/s aralığında olduğu rotada, aracın ortalama enerji tüketimi 15–16 kWh/100 km olarak ölçüldü. Bu değer, günlük sürüş şartlarında tam şarjla yaklaşık 625 ila 670 kilometrelik menzil anlamına geliyor.

 

Yolculuk sırasında şarj planlaması da rota tasarımı kadar önemliydi. 350 kW gücündeki hızlı şarj istasyonlarında yapılan kısa duraklamalarla, yalnızca 7 dakikalık bir şarjda 140 kilometre ek menzil sağlandı. Bu performans, 800 voltluk elektrik mimarisine sahip PPE platformunun sunduğu yüksek voltaj desteği sayesinde mümkün oldu.

An Audi A6 Sportback e-tron in Glacier white metallic is parked in the harbor of the Norwegian city of Bergen. Historic buildings and a fishing boat are in the immediate background.

Sınırları Zorlayan Verimlilik

Audi A6 Sportback e-tron performance, WLTP normlarına göre 754 kilometreye kadar menzil sunarak segmentinde referans bir noktaya ulaşıyor. 100 kWh kapasiteli batarya paketi ve optimize edilmiş enerji yönetim sistemi sayesinde bu menzil yalnızca laboratuvar koşullarında değil, günlük kullanımda da yüksek verimlilikle elde edilebiliyor.

 

Gerçek dünyada gerçekleştirilen 1.000 kilometrelik uzun yol testi de bu verimliliği doğruladı. WLTP standardına göre elde edilen teorik menzil değeri ile gerçek sürüş verileri karşılaştırıldığında, A6 Sportback e-tron’un hem test ortamlarında hem de gerçek yolda üst düzey enerji yönetimi sunduğu net biçimde ortaya kondu.

 

Test boyunca yalnızca iki şarj molası yeterli oldu. Her biri önceden planlanan yüksek güçlü şarj noktalarına, batarya seviyesi yüzde 10’un altına inmeden ulaşıldı ve sürüş kesintisiz bir şekilde sürdürüldü.

 

Sürüş Konforunda Yeni Bir Standart

Gelişmiş süspansiyon sistemi ve özel ön aks mimarisi sayesinde A6 Sportback e-tron, uzun mesafeli yolculuklarda bile yorgunluk hissini en aza indiriyor. Opsiyonel olarak alınabilen adaptif havalı süspansiyon, yük durumuna göre otomatik olarak ayarlanarak hem sürüş konforunu artırıyor hem de aracın aerodinamik verimliliğine katkı sağlıyor. Audi Drive Select’in “Efficiency” modunda, gövde yüksekliği 20 mm’ye kadar düşürülerek menzil daha da optimize ediliyor.

 

Geniş Yaşam Alanı ve Akıllı Saklama Çözümleri

PPE platformunun sunduğu düz zemin tasarımı, iç mekânda ferah bir yaşam alanı yaratıyor. A6 Sportback e-tron ve A6 Avant e-tron modellerinin her ikisinde de 502 litrelik arka bagaj ve 27 litrelik ön bagaj hacmi sunuluyor. Bu kapasite, yaz tatilleri, kamp yolculukları veya sportif aktiviteler için gereken tüm eşyaları kolayca taşıyacak alan sunuyor.

 

Dijital Konfor ve Etkileşimli Deneyim

Yeni nesil Audi iç mekân mimarisi, “İnsan Odaklılık” ve “Dijital Sahne” ilkeleri doğrultusunda tasarlandı. 14,5 inç OLED merkezi ekran, 11,9 inç Audi sanal kokpit ve opsiyonel 10,9 inç yolcu ekranı, sürücü ve yolculara bütünsel ve etkileşimli bir dijital deneyim sunuyor. PDLC teknolojili panoramik cam tavan ise iç mekâna hem ferahlık hem de estetik bir dokunuş katıyor.

 

Güvenlik ve Estetik Bir Arada: Aydınlatma Teknolojileri

Kişiselleştirilebilir dijital OLED arka farlar, ikinci nesil Matrix LED teknolojisi ve iletişim ışığı gibi yeniliklerle donatılan A6 Sportback e-tron, sadece şık bir görünüm sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürüş güvenliğine de katkı sağlıyor. Özellikle tünel geçişlerinde ve düşük görüş koşullarında sağladığı görüş desteği, güvenli sürüş deneyimine katkı sağlıyor.

Continue Reading

Genel

Mercedes-Benz Türk’ten Depremzede Çocuklara Umut Olacak Kalıcı Destek

Mercedes-Benz Türk ve Çukurova Üniversitesi arasında, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) için kalıcı bir hizmet binası ve bir konukevi yapılmasını kapsayan niyet mektubu imzalandı. Üniversite bünyesinde yer alan ÇOİM, 6 Şubat 2023 depremlerinde ampütasyon geçirmiş çocuklara yönelik fiziksel ve psikososyal rehabilitasyon hizmetleri sunmak amacıyla faaliyet gösteriyor. İmzalanan niyet mektubu kapsamında merkeze kalıcı bir hizmet binası ve 24 odalı konukevi inşa edilecek.

1967 yılından bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren Mercedes-Benz Türk, gerçekleştirdiği üretim, ihracat ve istihdam ile ülke ekonomisine sağladığı katkının yanı sıra; aynı zamanda toplumsal fayda üreterek Türkiye’nin sosyal gelişimine de destek oluyor. Şirket, eğitimden çevreye, gençlerin istihdamından kadınların güçlendirilmesine, afet bölgelerine kadar uzanan geniş bir yelpazede sürdürülebilir ve somut projeler hayata geçiriyor.

Bu vizyon doğrultusunda, şirketin en anlamlı projelerinden biri, depremden etkilenen çocukların iyiliğini gözetmek ve sürdürülebilir sosyal fayda yaratmak amacıyla kurulan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile başlatılan iş birliği oldu. Adana Çukurova Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren ÇOİM, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor.

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün ve Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş’in imzaladığı niyet mektubu ile ÇOİM’in kalıcı bir hizmet binasına kavuşması sağlanacak ve üst katında çocuklar ile bakım verenlerinin konaklayabileceği 24 odalı bir konukevi inşa edilecek. Bu konukevi, yalnızca tedavi gören çocuklara değil, onların refakatçilerine de barınma imkânı sağlayarak iyileşme sürecini daha sağlıklı ve konforlu bir zemine taşıyacak.

“Kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendiriyoruz”

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Mercedes-Benz Türk olarak uzun yıllardır toplumsal fayda odaklı projeleri işimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Kurumsal sosyal sorumluluk kavramının ötesine geçerek, kalıcı sosyal fayda yaratmayı önceliklendirdiğimiz bir vizyonla hareket ediyoruz” dedi.

Sülün, 6 Şubat depremlerinin ardından felaketin yaşandığı ilk andan itibaren çalışanlar, bayi ağı ve yetkili servisleriyle tam bir seferberlik ruhuyla sahaya indiklerini belirterek, “Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi temel ihtiyaçları karşıladık, ardından uzun vadeli ve kalıcı çözümler üretmeye odaklandık. Bu süreçte en kırılgan gruplardan biri olan çocukların fiziksel ve ruhsal iyileşmesini önceliklendirdik.” ifadelerini kullandı.

Sülün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çukurova Üniversitesi’nde yer alan Çocuk İyilik Merkezi (ÇOİM) ile anlamlı bir iş birliği başlattık. Merkez, depremde uzuvlarını kaybetmiş 21 yaş altı çocuklara ortez, protez, fizik tedavi ve psikolojik destek sunuyor. Geçtiğimiz yıl biz de iki adet Sprinter araç bağışlayarak, çevre illerde yaşayan ve merkeze ulaşımı olmayan çocukların merkeze taşınmasına destek olduk. Bu desteği kalıcı hâle getirmek için Çukurova Üniversitesi ile bir iyi niyet mektubu imzaladık. Bu niyet mektubu ile, Çocuk İyilik Merkezi’ne kalıcı bir bina kazandırmayı ve üst katında 24 odalı bir konukevi inşa etmek üzere yola çıktık. Hedefimiz, yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılamak değil; deprem sonrası yeniden ayağa kalkmanın sembollerinden biri olacak, iyileşmenin, güvenin ve umudun kapısını aralayacak bir yapıyı hayata geçirmek. Çocuklar bizim geleceğimiz. Geleceği daha sağlam inşa etmek için çocuklarımızın yanında olmayı sürdüreceğiz.”

Deprem bölgesinde seferberlik başlattı

Mercedes-Benz Türk, 2023 yılında Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından tüm imkanlarını, çalışanlarını, bayilerini ve yetkili servislerini seferber ederek kapsamlı bir destek başlattı. Öncelikli olarak barınma ve gıda gibi acil temel ihtiyaçların karşılanmasının ardından, halen faaliyette olan destek fonunu kurdu. Mercedes-Benz Türk bu fonla, akut dönem sonrasında deprem bölgesinde sosyal yaşamın yeniden canlanması, çocukların sosyal gelişimi, gençlerin eğitimi ve kadınların toplumsal hayata katılımını destekleyen çalışmaların hayata geçirilmesine odaklandı.

Mercedes-Benz Türk, İstanbul Sanayi Odası Vakfı’nın Hatay’daki 1.000 adetlik konteynerden oluşan “İSO Yaşam Kenti”ne 100 konteyner ve sosyal yaşam alanlarıyla katkıda bulundu. İSO Yaşam Kenti içerisinde sosyal yaşamın sürekliliğini sağlamak amacıyla çocuk parkı, kantin/kafeterya, çamaşırhane ve spor salonu gibi alanlar Mercedes-Benz Türk desteğiyle tamamlandı. Ayrıca, kentte bulunan okul, eğitim materyalleriyle desteklendi; çocukların eğitimlerini sürdürebilmeleri için gerekli donanım sağlandı. Bölgeye bir kreş inşa edilerek okul öncesi eğitim imkânı sunuldu ve çocukların ve gençlerin moralini artıracak sosyal alanlar oluşturuldu.

Mercedes-Benz Türk, desteklerin sürekliliğini sağlamayı önceliklendirdi ve düzenli ziyaretlerle ihtiyaçları takip ederek bölgeye hızlı ve etkin yanıt vermeye odaklandı. Deprem bölgesini ve bölge insanını tekrar ayağa kaldırmanın uzun vadeli bir süreç olduğunu kabul eden şirket, bu nedenle bölgeye uzun süreli destek sağlamayı hedefledi.

23 Nisan Şenlikleri kapsamında 900 çocuk için etkinlikler düzenlendi ve Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası Tiyatro Kulübü, 900 çocuk ve 700 genç için özel tiyatro gösterisi sergiledi.

Hatay İSO Yaşam Kenti’nde “Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı” kapsamında seminerler düzenlendi. Şirket doktorları, erken teşhis, risk faktörleri ve korunma yolları hakkında bilgilendirme yaptı.

Ayrıca, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) iş birliğiyle depremden etkilenen 30 yaş altı sanatçılara açık çağrı yapıldı. 84 başvuru arasından seçilen 6 sanatçıya (Rozelin Akgün, Cemil Çalkıcı, Aylin Çankaya, Gökçe Çetin, Nesime Karateke, Macide Yalçınkaya) 5.000 € hibe ve alanında uzman mentorluk desteği sağlandı. Sanatçılar, mentorlarıyla bir araya getirilerek İstanbul’da ağırlanıp üretim süreçleri desteklendi.

Continue Reading

Genel

Hyundai Inster’in Rekabetçi Fiyatı Belli Oldu!

Hyundai, elektrikli araç pazarındaki iddiasını her geçen gün artırırken, şimdi de Inster ile şehir içi ulaşım segmentine iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Özellikle Avrupa pazarı için tasarlanan ve A segmentinde konumlandırılan bu tamamen elektrikli modelin, Türkiye’de de önemli bir pazar payı elde etmesi bekleniyor. Uygun fiyatı, kompakt yapısı ve pratik kullanımıyla Inster, özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve çevre dostu bir ulaşım aracı arayan tüketicilerin dikkatini çekecek gibi görünüyor.

Hyundai’nin minik elektrikli otomobili INSTER, Türkiye’de satışa sunuldu. Advance donanım seviyesiyle tercih edilebilen yeni Hyundai INSTER fiyatı 1.319.000 TL olarak açıklandı.

Türkiye Pazarında Güçlü Bir Pay Beklentisi

Türkiye’deki otomobil pazarında elektrikli araçlara olan ilgi her geçen gün artıyor. Özellikle ÖTV teşvikleri ve şarj altyapısının yaygınlaşmasıyla birlikte tüketiciler elektrikli modellere daha sıcak bakmaya başladı. Bu noktada Hyundai Inster, sahip olduğu avantajlarla Türkiye pazarında önemli bir yer edinebilir.

  • Uygun Fiyatlandırma: Hyundai’nin Inster’ı rekabetçi bir fiyatla sunması bekleniyor. Bu da elektrikli araç sahibi olmayı düşünen geniş bir kitle için cazip bir seçenek haline gelmesini sağlayacak.
  • Şehir İçi Kullanıma Uygunluk: Kompakt boyutları ve yüksek manevra kabiliyeti sayesinde Inster, özellikle dar şehir sokaklarında ve yoğun trafikte kolaylık sağlayacak. Park yeri bulma sorununa da çözüm sunması, şehirde yaşayanlar için büyük bir avantaj.
  • Çevre Dostu ve Ekonomik Sürüş: Sıfır emisyonlu olması Inster’ı çevre bilinci yüksek tüketiciler için ideal bir seçenek yaparken, düşük işletme maliyetleri de uzun vadede önemli bir ekonomik avantaj sunacak.
  • Hyundai Güvenilirliği: Hyundai’nin Türkiye pazarındaki güçlü bayi ağı ve satış sonrası hizmet kalitesi, Inster’ın da güvenle tercih edilmesini sağlayacaktır.

Teknik Verilerle Hyundai Inster

Hyundai Inster, boyutları ve teknik özellikleriyle şehir içi kullanım için optimize edilmiş bir yapıya sahip.

  • Boyutlar: Inster, yaklaşık 3,8 metrelik uzunluğuyla Hyundai Casper’dan (3,6 metre) biraz daha uzun olacak. Bu da iç mekanda daha fazla yaşam alanı sunarken, şehir içi manevra kabiliyetinden ödün vermeyecek.
  • Batarya ve Menzil: Inster’da 42 kWh’lik bir batarya paketinin bulunması bekleniyor. Bu batarya ile aracın WLTP standartlarına göre 300-355 kilometre civarında bir menzil sunması hedefleniyor. Şehir içi kullanım için bu menzil oldukça yeterli görünüyor.
  • Hızlı Şarj: Aracın hızlı şarj desteğiyle kısa sürede şarj edilebilmesi, pratikliğini artıracak önemli bir özellik.
  • Motor Gücü: Resmi motor gücü henüz açıklanmasa da, A segmenti bir elektrikli araç için yeterli düzeyde bir performans sunması bekleniyor. Şehir içi hızlanma ve dinamik sürüş kabiliyeti, Inster’ın beklentileri karşılayacağını gösteriyor.
  • Tasarım: Inster’ın tasarımında Hyundai’nin son elektrikli modellerinde gördüğümüz modern ve fütüristik çizgilerin korunması bekleniyor. Özellikle parametrik piksel farlar ve dinamik hatlar, araca özgün bir hava katacak.

Hyundai Inster’ın Türkiye yollarına çıkmasıyla birlikte, elektrikli araç pazarında yeni bir rekabetin başlaması ve şehir içi ulaşımda önemli bir dönüşümün yaşanması bekleniyor. Uygun fiyatı, çevreci yapısı ve pratik kullanımıyla Inster’ın Türk tüketicisinin beğenisini kazanarak pazar payında güçlü bir yer edinmesi oldukça olası görünüyor.

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

Popüler