Connect with us

Genel

Mercedes-Benz EQE Türkiye’de

Mercedes-EQ markasının E-Segmenti’ndeki ilk elektrikli sportif sedanı EQE, 2021’deki dünya lansmanının ardından Türkiye’de yollara çıkıyor.Mercedes-EQ markasının lüks sedanı EQS’in ardından, elektrikli araçlara özel EVA2 adındaki elektrik mimarisine dayanan bir sonraki modeli Yeni EQE, IAA MOBILITY 2021’deki dünya lansmanının ardından, Türkiye yollarındaki yerini almaya hazır.

Sportif üst sınıf sedan, EQS’in tüm temel işlevlerini daha kompakt bir oluşumla sunuyor. Yeni EQE, ilk etapta 292 HP (215 kW) gücündeki EQE 350+ (WLTP’ye göre enerji tüketimi: 18,7-15,9 kWsa/100 km; CO2 emisyonu: 0 gr/km) ve 625 HP (460 kW) gücündeki Mercedes-AMG EQE 53 4MATIC+ versiyonlarıyla satışa sunuluyor. EQE 350+, 292 HP gücündeki elektromotoruyla WLTP’ye göre 613 kilometreye kadar menzil sunabiliyor. Otomobilin üretimi, dünya pazarı için Bremen’de, Çin pazarı içinse Pekin’de yapılıyor.

İlerici lüks ile üst sınıf

Mercedes-EQ’nun tüm karakteristik unsurlarını taşıyan EQE, kavisli hatlar ve önde konumlandırılan kabin tasarımı (Cab-Forward) ile sportif, ‘amaca yönelik bir tasarım’ sunuyor. Duyusal saflık; cömertçe şekillendirilen yüzeyler, azaltılan ek yerleri ve kesintisiz geçişlerle yansıtılıyor. Ön ve arka tampon-tekerlek mesafesi kısa tutulurken, arka kısımda keskin bir spoyler ile dinamizm destekleniyor. Gövdeyle aynı hizada olan 19 ila 21 inçlik jantlar, kaslı omuz çizgisiyle birlikte EQE’ye atletik bir görünüm kazandırıyor.

Elektrikli otomobillere özgün tasarım

Yenilikçi farlar ve siyah radyatör ızgarası Mercedes-EQ neslinin yeni üyesi EQE’ye atletik bir yüz kazandırıyor. Sadece benzersiz bir görünüm sunmakla kalmayan siyah radyatör ızgarası aynı zamanda ultrason, kamera ve radar gibi sürüş destek sistemlerinin çeşitli sensörlerine ev sahipliği yaparak önemli bir sorumluluk da üstleniyor. Aracın karakteristik tasarımını yansıtan gündüz LED’lerine ek olarak gece sürüşünüze destek olan DIGITAL LIGHT farlar standart olarak sunuluyor.

yeni-eqe-350-03.jpgÇarpıcı dış tasarım

Çerçevesiz, coupé benzeri kapılara sahip aerodinamik siluet ve yüksek, güçlü omuz çizgisi, özgün tasarım öğesi olarak öne çıkıyor. Aerodinamik ve aeroakustik olarak optimize edilen yan aynalar omuz çizgisine sabitleniyor. Krom vurgular, camların yay çizgisiyle tasarım ve silueti tamamlıyor.

yeni-eqe-350-04.jpgGeniş iç mekân

613 kilometreyi bulan menzil

EQE, 292 HP (215 kW) gücündeki EQE 350+ ve 625 HP (460 kW)’lik Mercedes-AMG EQE 53 4MATIC+ olmak üzere ilk etapta iki farklı versiyonla piyasaya sürülüyor. Mercedes-AMG EQE 53 4MATIC+, Mercedes-AMG’nin elektrikli sürüş performansı için en üst seviyeyi oluşturuyor. EQE 350+’nın bataryası yaklaşık 90 kWsa kullanılabilir enerji kapasitesine sahip olup WLTP’ye göre 613 km’ye kadar menzil sunuyor.

Havalı süspansiyon ve arka aks yönlendirme

Dört kollu ön süspansiyon ve çok kollu arka süspansiyona sahip yeni EQE’nin süspansiyonu, tasarım olarak yeni S-Serisi ile benzeşiyor. EQE, opsiyon olarak ADS+ adaptif süspansiyon sistemine sahip AIRMATIC havalı süspansiyon ile tercih doğrultusunda donatılabiliyor. Standart olarak sunulan arka aks yönlendirme ile EQE, şehir içinde kompakt bir otomobil kadar yüksek manevra kabiliyeti sunuyor. 10 dereceye kadar açıya sahip arka aks yönlendirme ile dönüş çapı 12,5 metreden 10,7 metreye düşürülüyor.

İç mekânda yüksek kaliteli temiz hava

Mercedes-Benz, ENERGIZING AIR CONTROL Plus paketi ve HEPA filtresi ile EQE’de kapsamlı bir hava kalitesi çözümü sunuyor. Sistem, filtre, sensörler, kontrol ekranı ve klimadan oluşuyor. HEPA filtre, yüksek filtreleme seviyesiyle dışarıdan gelen partikülleri, polenleri ve diğer maddeleri hapsediyor. Aktif karbon kaplama, kükürt dioksit ve nitrojen oksitlerin yanı sıra iç mekândaki kokuları da azaltıyor. 2021 yılında Avusturya Araştırma ve Test Enstitüsü (OFI), isteğe bağlı olan bu özelliği sağlayan kabin hava filtresi virüs ve bakterileri uygun şekilde filtrelediği için Mercedes-Benz’i “OFI CERT” ZG 250-1 sertifikasıyla ödüllendirdi.

Ön iklimlendirme özelliği ile sürüş öncesinde içerideki havayı temizlemek de mümkün. Aracın içindeki ve dışındaki partikül değerleri klima ekranında gösteriliyor. Dış hava kalitesi düşük olduğunda, sistem otomatik olarak iç sirkülasyon moduna geçerken yan camları veya açılır tavanı kapatmayı da önerebiliyor.

mercedes-amg-eqe-53-4matic-03.jpg

Elektrikli akıllı navigasyon

Elektrikli Akıllı Navigasyon, şarj durakları da dahil olmak üzere çok sayıda faktöre bağlı olarak en hızlı ve en uygun rotayı planlıyor, sürüş tarzındaki değişikliğe dinamik olarak tepki veriyor. Buna MBUX (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence sisteminde mevcut batarya kapasitesinin, şarj olmadan başlangıç noktasına dönmek için yeterli olup olmadığı bilgisinin görselleştirmesi de dahil. Rota hesaplamasında, rotaya manuel olarak eklenen şarj istasyonları tercih ediliyor.

İsteğe bağlı MBUX Hyperscreen ile kokpitte ekran zenginliği

Mercedes-AMG EQE 53 4MATIC+’ta standart olarak sunulan MBUX Hyperscreen ile aracın iç mekânında üç ekran, bir cam panel altında birleşerek tek ekran gibi görünüyor. Bağımsız ara yüze sahip olan 12,3 inçlik OLED ekran, öndeki yolcular için yolculuğu daha eğlenceli hale getiriyor. Sürücünün, yolcunun önündeki ekranına bakıp bakmadığını algılayan kamera tabanlı engelleme sistemi mevcut. Bu durumda sistem, sürücü sürüş esnasında yandaki ekrana baktığında dinamik içeriği sürücü için otomatik olarak karartıyor.

MBUX liderliğini koruyor

Kısa süre önce EQS ile tanıtılan yeni nesil MBUX, EQE’de de yer alıyor ve bilgi-eğlence, konfor ve araç işlevi için çok sayıda kişiselleştirilmiş öneride bulunuyor. Sıfır katmanlı tasarımı sayesinde kullanıcının alt menüler arasında gezinmesi veya sesli komut vermesi gerekmiyor. En önemli uygulamalar, duruma bağlı olarak en görünür alanda sunuluyor. Böylece EQE sürücüsü karmaşık işlemlerden kurtuluyor.

Birçok durumda destek sağlayan sürüş sistemleri

EQE, pek çok işlev ile donatılmış olan yeni sürüş destek sistemine sahip. ATTENTION ASSIST’in hafif uyuklama uyarısı (MBUX Hyperscreen ile) bunlardan biri. Sistem, kamera ile sürücünün göz kapağı hareketlerini analiz ediyor. Sürücü, önünde yer alan ekrandan sürüş destek bilgilerine kolayca ulaşabiliyor.

Verimli güç-aktarma sistemi

Tüm EQE versiyonlarının arka aksında elektrikli güç-aktarma sistemi (eATS) bulunuyor. 4MATIC versiyonlarında ayrıca ön aksta da bir eATS bulunuyor. Elektromotorlar, sürekli tahrik edilen senkron motorlar PSM ile AC motorun rotoru kalıcı mıknatıslarla donatılıyor, böylece güç desteğine gerek kalmıyor. Bu tasarım, yüksek güç yoğunluğu, verimlilik ve güç sabitliği gibi avantajlar sunuyor. Arka akstaki motorda uygulanan ve her biri üç fazlı iki sargıdan oluşan altı fazlı tasarım, güçlü bir yapıyı beraberinde getiriyor.

EQE 350+’da lityum iyon batarya on modülden oluşuyor ve 90 kWsa enerjiyi kullanıma sunuyor. Şirket içinde geliştirilen yenilikçi batarya yönetimi yazılımı, servis güncellemelerine izin veriyor. Böylece, EQE’nin enerji yönetimi yaşam döngüsü boyunca güncel kalıyor.

Yeni nesil bataryada, hücre kimyasının sürdürülebilirliği açısından önemli bir adım atıldı. Optimize edilen aktif malzeme, 8:1:1 oranında nikel, kobalt ve manganezden oluşuyor. Bu, kobalt içeriğini yüzde 10’un altına düşürüyor. Geri dönüşümün optimizasyonu, Mercedes-Benz batarya stratejisinin önemli bir ayağını oluşturuyor.

Sürekli yüksek performans ve kesintisiz hızlanma, EQE’nin sürüş felsefesini karakterize ediyor. Gelişmiş güç-aktarma sistemi, enerji geri-kazanım gibi farklı enerji verimliliği çözümlerini bünyesinde barındırıyor. Yüksek voltajlı batarya, aşırı çalışma veya fren modunda mekanik dönme hareketinin elektrik enerjisine dönüştürülmesiyle şarj ediliyor. Sürücü, yavaşlamayı üç aşamada (D+, D, D-) ayarlayabiliyor ve ayrıca direksiyon simidinin arkasındaki kulakçıklarla süzülme işlevini manuel olarak seçebiliyor veya DAuto modunu da kullanabiliyor.

ECO Assist duruma göre optimize edilmiş iyileşme sunuyor. Yavaşlama en verimli sürüşü sağlamak üzere yoğunlaşıyor veya azalıyor. Ayrıca önde tespit edilen araçlar için reküperatif yavaşlama da uygulanıyor. Reküperatif yavaşlama, örneğin trafik ışıklarında aracı durdurarak sürücüyü destekliyor. Frene basmak zorunda kalmayan sürücü, kelimenin tam anlamıyla tek pedallı sürüşün keyfini sürüyor.

Yüksek akustik ve titreşim konforu ile kontrast ses deneyimleri

Bagaj kapağına sahip bir sedan olarak EQE, gürültü, titreşim, rijitlik gibi üst düzey NVH (Gürültü/Titreşim/Rijitlik) konforu sunmak üzere gelişmiş çözümlerle donatılıyor. Elektrikli güç-aktarma sisteminde (eATS), mıknatıslar ve rotorların içinde NVH (Gürültü/Titreşim/Rijitlik) için optimize edilen çözümler kullanılıyor. Ayrıca, eATS’nin her yerinde NVH (Gürültü/Titreşim/Rijitlik) örtüsü şeklinde özel bir köpük bulunuyor.

Son derece etkili yay/kütle bileşenleri, ön camın altındaki traversten bagaj tabanına kadar kesintisiz ses yalıtımı sağlıyor. Ham gövde aşamasında çok sayıda taşıyıcıya akustik köpükler yerleştiriliyor.

EQE ile sürüşler, akustik bir deneyime dönüşüyor. Burmester® 3D surround ses sistemi, EQE Silver Waves ve Vivid Flux olmak üzere iki ses ortamı sunuyor. Silver Waves duyusal ve temiz bir ses sunarken EV meraklılarına yönelik Vivid Flux, kristalimsi, sentetik ancak insani bir ses sunuyor. Ses deneyimleri merkezi ekrandan seçilebiliyor veya kapatılabiliyor.

İleri seviyede pasif ve aktif güvenlik

Özellikle kaza güvenliği olmak üzere “Bütünsel Güvenlik İlkeleri” her zaman geçerli. Diğer tüm Mercedes-Benz modelleri gibi, EQE de sağlam bir yolcu kabinine, özel deformasyon bölgelerine ve PRE-SAFE® dahil, modern güvenlik sistemlerine sahip.

EQE’nin tamamen elektrikli bir platform üzerinde yükseliyor olması, güvenlik konsepti için yeni tasarım olanakları da sağlıyor. Örneğin, alt gövdede çarpmaya karşı korumalı alanda batarya montajı için uygun bir alan bulunuyor. Ayrıca büyük bir motor bloğu olmadığından, önden çarpışma davranışları daha da iyi modellenebiliyor. Standart çarpışma testlerine ek olarak, aracın çeşitli ek yük durumlarındaki performansı doğrulandı ve Araç Güvenliği Teknoloji Merkezi’nde (TFS) kapsamlı bileşen testleri yapıldı.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Çin’de elektrikli araçlara şarj kolaylığı 

Çin’de elektrikli araçların akülerini yalnızca 80 saniyede değiştirmelerine olanak tanıyan ilk akıllı bölgenin kurulumu tamamlandı. 

Çin’in ilk elektrikli araç (EV) şarj ve batarya değiştirme akıllı bölgesi Jiangsu Eyaletinde kuruldu. Akıllı bölge EV şarjı için gereken bekleme süresini kısaltacak.

Çin’de yeni enerjili olarak bilinen elektrikli, hibrit ve hidrojen yakıtlı araç (NEV’ler) sayısı son yıllarda artmaya devam etti ve kullanımdaki NEV’ler 2023 sonu itibarıyla 20,41 milyona yükseldi. Çin, artan elektrikli otomobil kullanımını karşılamak için ülkenin NEV şarj tesisleri ağını geliştirmeye ve genişletmeye devam ediyor. Çin Ulusal Enerji İdaresi’ne göre, 2023’te yıllık yüzde 65 büyüyerek geçen yılın sonunda neredeyse 8,6 milyona ulaştı.

Bu çerçevede elektrikli araç şarjı için gereken bekleme süresini kısaltmak amacıyla Çin’de ilk akıllı elektrikli araç (EV) şarj ve pil değiştirme gösteri bölgesi kuruldu. Çin’in Suzhou, Wuxi ve Changzhou şehirlerinde yaklaşık 500 kilometrekarelik bir alanı kapsayan bölge, State Grid Jiangsu Electric Power’a göre yaklaşık 1,300 şarj ünitesiyle 500 binden fazla yeni enerjili araç (NEV) sürücüsüne hizmet vermesi bekleniyor.

80 SANİYEDE EV ŞARJ AKÜLERİ DEĞİŞEBİLECEK

Araçların akülerini yalnızca 80 saniyede değiştirmelerine olanak tanıyan bölge, Wuxi’den başlayarak tüm yerlere de kurulacak. Daha önce EV sürücüleri sıklıkla yakındaki şarj istasyonlarını aramak zorunda kalıyordu. Yeni bölge, şarj tesislerinin uygun zamanları ve yerleri de dahil olmak üzere sürücülerin en hızlı ve en ekonomik şarj çözümlerini bulmasına yardımcı olmak için akıllı algoritmalar kullanıyor.

BEKLEME SÜRESİ YARI YARIYA AZALACAK

State Grid Jiangsu Electric Power’ın elektrik enerjisi araştırma enstitüsünde direktör olarak çalışan Yuan Xiaodong, akıllı bölgenin şarj için gereken ortalama aylık bekleme süresini yaklaşık yüzde 50 oranında azaltmasının beklendiğini söyledi. Yuan, gösteri bölgesi modelinin, Yangtze Nehri Deltası bölgesindeki NEV endüstrisinin geliştirilmesini teşvik etmek amacıyla komşu Shanghai’ye kadar genişletilebileceğini söyledi.

Continue Reading

Genel

Opel Experimental “Işıkla Boyama” ile Geleceği Aydınlatıyor!

Alman otomotiv devi Opel, geleneksel aydınlatma teknolojilerindeki öncülüğünü Experimental konsepti ile bir adım ileri taşıyor. Opel, yayınladığı Experimental “Işıkla Boyama” videosu ile temel yapı taşlarına yeni bir yaşam enerjisi katan “Alman Enerjisi” konseptinde akıllı ışığın geleceğini gözler önüne seriyor. Videoda Opel Experimental konseptinin sıra dışı ve yenilikçi aydınlatma teknolojisinin gelecekte yolu ve çevreyi aydınlatmaktan çok daha fazlasını yapabileceğini ortaya koyuyor. Tamamen elektrikli Opel Experimental, daha az karbon ayak iziyle yeşil inovasyona, detoks etkisi oluşturan cesur ve yalın tasarımıyla temel gerekliliklere odaklanıyor. Opel, Corsa’dan Astra’ya, Mokka’dan Grandland’e ve yeni nesil Combo’ya kadar birçok modelinde sunduğu IntelliLux LED® Matrix ve Pixel Light teknolojisi ile aydınlatma teknolojisindeki öncü geleneğini sürdürüyor.

 

Opel’in geleceğe ışık tutan konsept otomobili Experimental, “Işıkla Boyama” videosu ile yenilikçi “Alman Enerjisi” konseptinin ulaştığı üst noktayı gözler önüne seriyor. İzleyicileri sürükleyici bir gece deneyimine çıkaran bu videoda geleceğin aydınlatma teknolojileri, bu alanda köklü bir geleneğe sahip Opel tarafından sergileniyor. Bununla birlikte Opel Experimental konseptinin sıra dışı ve yenilikçi aydınlatma teknolojisinin gelecekte yolu ve çevreyi aydınlatmaktan çok daha fazlasını yapabileceğini ortaya koyuyor. Sürüş güvenliği ve konforu önemli ölçüde artıran bu üstün teknoloji, kullanıcıların duygularını da harekete geçirmeyi hedefliyor.

 

Intelli-Lux LED® aydınlatma teknolojisi ile Opel’in öncü geleneği zirveye taşınıyor!

 

Opel’in köklü geçmişe sahip önemli geleneklerinden biri, her dönem öncü aydınlatma teknolojilerini müşterilerin kullanımına sunuyor olması. Opel’in Corsa’dan Astra’ya, Mokka’dan Grandland’e ve yeni nesil Combo’ya kadar birçok modelinde sunduğu IntelliLux LED® Matrix ve Pixel Light teknolojisinin sürekli geliştirilmesi, bunun bir kanıtı. Uyarlanabilir IntelliLux LED® farlar sayesinde Opel sürücüleri, yoldaki diğer kişilerin gözünü kamaştırmadan karanlıkta her zaman optimum düzeyde görüş olanağına sahip oluyor.

 

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Stellantis Kompleks Aydınlatma Sistemleri Global Yöneticisi Philipp Röckl, “Birkaç yıl önce ‘ışık bloklarını’ ayrı ayrı gizleyebiliyorduk, ancak artık gizlenmesi gereken alanlar daha hassas ve sorunsuz bir biçimde yakalanabiliyor.Bunu mümkün kılan ise, eskisine kıyasla daha da yüksek çözünürlüğe sahip ve aynı zamanda en yüksek enerji verimliliği sunan mikro LED tabanlı HD piksel sistemleri. Bunun yanında, gelecekte ışığı dijital olarak düşünmemiz gerekecek. Yüksek piksel sayısını düşündüğümüzde, günümüzün standart aydınlatma kontrol modülleri artık yeterli değil. Şimdiden ışığın grafik gösterimini sağlayan araç mimarileri üzerinde çalışıyoruz” dedi.

 

Elektrokromik malzemeler ve yapay zeka ile aydınlatma artık “sadece” farlardan ibaret değil

 

“Alman Enerjisi” konseptinin sembollerinden biri olarak çığır açan Opel Experimental, araçların hem iç kısımlarında hem de dış kısımlarında gelecekte nasıl görünebileceğini gözler önüne seriyor. İç mekanda kullanılan elektrokromik malzemeler yolcuları ortam aydınlatmasıyla sararken onların iyi hissetmesine de katkı sağlıyor. Reaktif malzemeler ise pratik özellikler sunuyor. Örneğin, Opel Experimental’ın kör noktasında kalan bir araç, bisiklet veya yaya olduğunda, ilgili kapının iç tarafında ve head-up bilgi ekranında renkli bir uyarı görüntüleniyor. Kameraların kaydettiği dış yan tarafın görüntüsü de iç kapı yüzeyine yansıtılıyor. Böylece, dışarıdaki görüntünün görünürlüğünü daha da artıran görsel bir “şeffaflık etkisi” oluşuyor. Yeni reaktif teknoloji, değişen ortam ışıklarıyla sürücünün, yolcuların ve yoldaki diğer kişilerin güvenliğini artırırken kabindeki sürücü ve yolcuların moralini yükseltip daha iyi hissetmesini de sağlayabiliyor. Opel’in “Işıkla Boyama” adını verdiği şey de tam olarak bunu gösteriyor.

 

Opel Experimental, “Işıkla Boyama” videosunda, geleceğin aydınlatma teknolojisinin görüş alanını olağanüstü bir biçimde genişletebileceğini de ortaya koyuyor. Opel Experimental gibi araçlar, kullanıcıyı çevreleyen dijital güvenlik teknolojileri sayesinde yayaları hiç olmadığı kadar hızlı ve net bir biçimde tanıyabilir. Artırılmış gerçeklik temelli teknoloji uyarı sinyali yanıp sönerek, hologramlar yoluyla sürücüler ve yoldaki diğer kişiler için önemli mesaj ve sinyalleri görüntüleyebiliyor.

 

Philipp Röckl, bu teknolojiyi, “Işığı sürücünün yanı sıra, yapay zeka yardımıyla insanları ve hayvanları daha iyi tanıyabilmesini sağlamak amacıyla kamera için de optimize etmeyi istiyoruz. Aracın tahmine dayalı ve dolayısıyla güvenlik artırıcı olanaklarının her durumda optimize edilebilmesi için gelecekte aydınlatma, kamera ve sensör teknolojisi ile algoritmaların birlikte çalışması gerekecek” şekilde açıklıyor.

 

Opel Pixel Vizor, iletişim aracı olarak ışığı kullanıyor

 

Opel, ödüllü modeli Manta GSe ile ışık sinyallerinin duyguları harekete geçirme ve güvenliği artırma konusundaki becerisini bir kez daha ortaya koydu. Bu araç, ultra modern ve benzersiz retro görünümüyle hayranlık uyandıran bakışları her yerde üzerine çekmeyi başardı. Bunun en büyük nedeni, Manta GSe’nin önüne yerleştirilmiş olan yenilikçi Opel Pixel Vizor. Araç, Pixel Vizor yoluyla çevresiyle iletişim kurabiliyor..

 

Mühendisler, yoldaki herkesin güvenliğini artırmak için sürekli olarak “geleceğin ışıklı iletişimi” üzerinde çalışıyor. Yeni, etkileyici “Işıkla Boyama” videosu, bu gelişmelerin gelecekte nasıl görünebileceğine yönelik önemli bir fikir veriyor.

 

Continue Reading

Genel

MOGAN Enerji’nin halka arzında talep toplama başlıyor

Porföyünde bulunan 9 RES, 8 JES VE 4 HES projesi ile Türkiye’nin en büyük enerji yatırımcılarından biri olan MOGAN Enerji’nin halka arzı kapsamında talep toplama süreci başlıyor.  MOGAN Enerji için 28/29 Şubat-01 Mart 2024 tarihlerinde pay başına 11,33TL’den talep toplanacak.

Yenilenebilir enerji alanında Türkiye’nin en büyük enerji yatırımcılarından biri olan MOGAN Enerji’nin halka arzında talep toplama süreci başlıyor. İş Yatırım Menkul Değerler A.Ş. ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş. liderliğindeki konsorsiyum tarafından yürütülen MOGAN Enerji’nin halka arzı için 28/29 Şubat-01 Mart 2024 tarihlerinde pay başına 11,33TL’den talep toplanacak.

 

Sermaye artırımı ve ortak satışı yoluyla gerçekleştirilecek halka arzda şirketin çıkarılmış sermayesi 2.230.000.000 TL’den 2.440.108.000  TL’ye yükseltilecek. Artırılacak 210.108.000 TL’lik nominal değerli paylar ile mevcut ortaklara ait 52.527.000 TL nominal değerli paylar olmak üzere toplamda 262.635.000 TL nominal değerli paylar halka arz edilecek.

 

Şirket, halka arz eden pay sahiplerinin mevcut paylarının halka arz kapsamında satılması sebebiyle herhangi bir gelir elde etmeyecek olup, sermaye artışı yoluyla ihraç edilecek yeni payların halka arz edilmesi kapsamında gelir elde edecek. Halka arz sonrası MOGAN Enerji’nin çıkarılmış  sermayesinin yüzde 10,76’sı Borsa İstanbul’da (BİST) işlem görmeye başlayacak.

 

Şirketin halihazırdaki portföyünün tamamı jeotermal, hidroelektrik ve rüzgar enerjisi olmak üzere tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşuyor. Gelir çeşitlendirme fırsatı yaratan çok sayıda elektrik üretim santraline  sahip olan MOGAN Enerji’nin portföyü 30 Eylül 2023 tarihi itibarıyla 9 adet RES, 8 adet JES ve 4 adet HES olmak üzere yurt içinde faaliyet gösteren 21 adet yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimi yapan enerji projesinden oluşuyor. 2022 yıl sonu itibariyle 5,1 milyar Türk Lirası FAVÖK rakamı  ve 62,3 milyar Türk Lirası aktif büyüklüğü bulunan şirketin, halka arzdan sonra çıkarılmış sermayesinin yüzde 10,76’sının halka arzı planlanıyor.

 

30 Eylül 2023 itibarıyla şirketin toplam kurulu gücü 1.024,92 MW olup, bu kurulu gücün yüzde 66,70’ine denk gelen 683,65 MW’lık kısmını RES’ler, yüzde 25,36’sına denk gelen 259,90 MW’lık kısmını JES’ler ve yüzde 7,94’üne denk gelen 81,37 MW’lık kısmını HES projeleri oluşturuyor. Son durum itibarıyla, kapasite artışı sonucu, Şirket’in toplam kurulu gücü 1.025,52 MW’a ulaştı.

 

MOGAN Enerji Genel Müdürü Ali Karaduman, talep toplama süreciyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Kurumsallaşma ve sürdürülebilirlik sürecine önem veren bir kuruluşuz. Borsa İstanbul’da işlem görerek güven ve şeffaflık ilkelerimiz doğrultusunda kurumsallaşma sürecimizi taçlandırmak istiyoruz” dedi.

 

Karaduman, “Türkiye yenilenebilir enerji sektöründe her yıl güçlü bir şekilde büyüyoruz. Sahip olduğumuz portföy doğrultusunda Türkiye enerji sektörünün önde gelen oyuncularının başında geliyoruz. İstikrarlı büyüme yolculuğumuzda yeni ortaklarımızla birlikte yürümek bizleri heyecanlandırıyor. Yatırımcılarımızla birlikte yeni başarılara imza atacağımıza inanıyoruz. Halka arzdan gelecek fonun önemli bir bölümünü yurt içi ve yurt dışındaki yeni yatırımlar için değerlendireceğiz,” diye konuştu.

 

 

 

Continue Reading

Popüler