Connect with us

Şarj Sektörü

Vestel, sürdürülebilir geleceğin teknolojilerini CES Fuarı’nda tanıttı

Türkiye’nin teknoloji devi Vestel, bir kez daha Las Vegas’ta Consumer Electronics Association tarafından düzenlenen dünyanın en büyük tüketici elektroniği fuarlarından CES’e katıldı. Vestel, fuarda batarya ve otomotiv çözümlerinden akıllı yaşam ekosistemine, elektrikli araç şarj cihazlarından televizyon ve beyaz eşyalara kadar sürdürülebilirliğe katkı sunan ürünlerini dünyanın dört bir yanından gelen katılımcılarla buluşturdu.

Vestel, Las Vegas’ta düzenlenen CES Fuarı’nda 350 m2’lik standında sürdürülebilir bir geleceğe katkı sunan ve hayatı kolaylaştıran teknolojilerini dünya pazarlarına tanıttı. Dünyanın önde gelen teknoloji markalarının yer aldığı fuarda Vestel’in e-mobilite vizyonu, her ölçekte elektronik üretim hizmeti sunduğu otomotiv uygulamaları, herkes için akıllı hayat perspektifi, sektöre öncülük ettiği elektrikli araç şarj çözümleri ve hayatı kolaylaştıran ürünleri büyük ilgi gördü.

Fuarda, yapay zeka, IoT ve big data alanlarındaki başarılı çalışmalarıyla dünyanın dev üreticilerinin yer aldığı Home Connectivity Alliance’ın (HCA) etkinliğine katılan Vestel CEO’su Turan Erdoğan, CES gibi dünyanın teknoloji devlerini buluşturan bir fuarda Türkiye’yi temsil etmenin gururunu yaşadıklarını kaydederek, şunları söyledi, “Vestel olarak, deneyimimiz, vizyonumuz, entelektüel gücümüz ve teknolojik yetkinliklerimizle küresel bir oyuncu olarak varlığımızı pekiştirmeye; sürdürülebilir kârlılığa, verimliliğe ve tasarrufa odaklanarak daha iyi ve yaşanabilir bir dünyaya daha fazla katkı sunmaya devam ediyoruz. Küresel bir teknoloji şirketi olma vizyonumuzu, HCA gibi platformlar ve CES gibi dünya genelinde teknolojiye yön veren organizasyonlar ile güçlendiriyoruz.”

“Akıllı şehir ve akıllı ev sistemleriyle pazardaki güçlü oyunculardan biriyiz”

Vestel’in nesnelerin interneti konusundaki etki alanını ürün, dijital hizmet, iş birlikleri ve organizasyon katılımları ile genişletmeye devam ettiğini aktaran Erdoğan, “Yapay zeka yazılımları ve IoT konusundaki yetkinliklerimizle geliştirdiğimiz akıllı şehir ve akıllı ev sistemleriyle pazardaki güçlü oyunculardan biri olarak IoT alanında standartların oluşması için de sorumluluk almayı sürdürüyoruz. Bu yolculukta HCA yönetim kurulu üyeliğimiz bize önemli katkılar sağlıyor. Birlikte çalışabilirlik, akıllı ve bağlantılı bir yaşam deneyiminin temel değerlerinden biridir. Bu nedenle diğer şirketlerle iş birliği yapıyor ve IFTTT ekosisteminde senaryolar hayata geçiriyoruz. Ayrıca, uzun ömürlü ev aletleri sektöründe lider diğer markalarla birlikte çalışabilirlik ve enerji tasarrufu çözümleri sunmak için Home Connectivity Alliance Yönetim Kurulu’na katıldık. Herkes için daha akıllı yaşam perspektifiyle tüketicilerimize ve iş ortaklarımıza benzersiz deneyimler yaşatmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Akıllı hayat deneyimi sunan Veezy uygulamasını HCA ekosistemine entegre etmenin mutluluğunu da yaşadıklarını sözlerine ekleyen Erdoğan, “Her akıllı ürün ve dijital hizmeti, son kullanıcılara kusursuz bir akıllı ev deneyimi sunmak için geliştiriyoruz.  Akıllı televizyonlarla başlayan yolculuğumuzda şimdi akıllı beyaz eşyalar ve onlara eşlik eden dijital hizmetleri de en son teknolojiyle sunuyoruz. Ayrıca, birinci önceliğimiz olan siber güvenlik konusunda sektör lideri girişimlere ve gelişmelere yakın olmak için de Connectivity Standards Alliance’a (CSA) katıldık” diye konuştu.

“Sürdürülebilirlik farkındalıkla başlar”

Bağlantılı cihazlar tüketiciler için yeni bir olasılıklar dünyasının kapılarını açıyor. Sürdürülebilirliğin farkındalıkla başladığının da altını çizen Turan Erdoğan, bu bakış açısıyla bağlantılı cihazlarla tüketicilere daha önce hiç olmadığı kadar enerji ve su tüketimi içgörülerini sunabildiklerini, ayrıca enerji tasarrufuna katkıda bulunan uzun ömürlü ürünlere odaklandıklarını söyledi.

Vestel’den kişiye özel batarya çözümleri

CES Fuarı’nda son teknoloji ürünlerini gözler önüne seren Vestel, yedek akü tasarımını, çeşitli tiplerde e-bisiklet akülerini ve akü şarj cihazı çözümlerini sergiledi. Kişiye özel batarya çözümleri sunan Vestel, Ar-Ge çalışmaları sonucunda geliştirdiği tıbbi cihazlar, ev aletleri, elektrikli araçlar ve telekom endüstrisi için Li-Ion batarya paketleri sunuyor. Vestel, mobilitenin büyümesi için kritik öneme sahip olan yüksek kaliteli e-bisiklet akülerine yönelik artan talebi karşılamak için de bisiklet endüstrisindeki iş ortaklarına EN50604-1 sertifikalı üst düzey akü çözümleri geliştiriyor.

Enerji Depolama Sistemleri pazarına da giren Vestel, telekom sektöründe kullanılan lityum iyon yedek depolama bataryalarının seri üretimine 2023 yılında başlayacak. Zorlu sıcaklıklarda çalışabilmesi için akıllı bir ısıtıcı ile tasarlanan ürün, daha kolay servis için uzaktan kumandanın yanı sıra hırsızlık önleyici GPRS modülü ile birlikte geliyor.

Araç içi eğlence ve bilgi ekranlarını bir araya getiriyor 

Vestel, CES’te iki araç içi ekran çözümünü ve elektronik üretim hizmetlerini de sergiledi. Vestel’in tüm araç içi ekran çözümleri, müşterilerin ihtiyaçlarına göre farklı uygulama ve yazılım çözümleriyle kullanıcılara sunulabiliyor. Araç içi ekran çözümleri, telematik, elektronik kontrol üniteleri tasarlayıp üretebiliyor ve çeşitli uygulamalar için elektronik üretim hizmetleri sunuyor. Bu ürünlerde tüm mekanik ve elektronik bileşenleri, gerekli yazılım çözümleri ve ekranlarda kullanılan arayüzlerin tasarımları Vestel mühendisleri tarafından yapılıyor. Hem sürücüler hem de yolcular için en iyi kullanıcı deneyimini sağlamak amacıyla kullanıcılara daha geniş bir ekran deneyimi sunan ilk kokpit çözümünü sunan Vestel, araç içi eğlence ve bilgi ekranlarını bir araya getiriyor.

Kullanıcılar araç içi ekranlardan Veezy ile evdeki klimayı çalıştırabiliyor, en yakın elektrik şarj istasyonunun nerede olduğunu kontrol edebiliyor. Vestel, ikinci kokpit çözümünde ise, çığır açan dijital cluster ve bilgi-eğlence ekranı ile birleştirilmiş 3D Artırılmış gerçeklik HUD sistemini sunuyor.

En iyi pişirme deneyimi

Vestel, CES’te sergilediği Be A Chef dijital servisi ile de kullanıcılara ünlü şefler tarafından hazırlanan tarifler ve ipuçları ile şef gibi yemek yapma fırsatı sunuyor. Be A Chef’in arkasında çalışan adım adım pişirme algoritması sayesinde tüketicilere şeflerin mutfaklarında kullandıkları pişirme teknikleri sunularak en iyi pişirme deneyimi yaşatılıyor.

Vestel’in bağlantılı ürünleri, tüketicileri manuel olarak kontrol edilen fiziksel ürünleri kullanmanın sınırlamalarına bağlamadan yeni olasılıklar dünyasının kapılarını aralıyor. Yıkayıcı grubu akıllı ürünler için İndir ve Kullan dijital hizmeti ile son kullanıcılara ürün kontrol panelinde verilenlerden daha fazla programa erişim imkanı sunan Vestel, akıllı çamaşır makinesi ve akıllı çamaşır kurutma makinesi After Wash dijital servisleri ile de son kullanıcılar için birbirine bağlanabilirliğin keyfini yaşatıyor. Kullanıcılar, çamaşır makinesi programı bittikten sonra, VeeZy uygulaması ile o yük için en uygun çamaşır kurutma makinesi programını görebiliyor.

Dünyanın önde gelen teknoloji şirketleri ile de imzaladığı lisans anlaşmalarıyla EVC ürünlerini dünyanın 158 ülkesine ulaştırıyor. Yenilikçi çözümleriyle EVC pazarındaki gücünü kanıtlayan Vestel, son ürünlerini CES Fuarı’nda sergiledi.

EVC04 – AC Serisi

UL sertifikalı Vestel EVC04 serisi, OCPP aracılığıyla tüm uzaktan yönetim işlevlerine uyacak şekilde LTE, Wi-Fi, Ethernet ve RS485 dahil olmak üzere en iyi bağlantı seçenekleri sunuyor. Ayarlanabilir güç kontrolü, kurulum sahasında özelleştirilmiş güç ayarını desteklemek için esneklik sağlıyor. Üründeki Dinamik Yük Yönetimi ise elektrik şebekesinin güç sapmalarını dengelemeye yardımcı oluyor ve sürekli olarak sorunsuz ve kesintisiz şarj sağlıyor.

EVC05 – AC Serisi

Vestel EVC05 serisi, ayarlanabilir çift 22 kW gücü ile Ethernet, RS485, Wi-Fi, LTE gibi farklı bağlantı özellikleri sunuyor. MCB ve RCCB gibi tüm koruma cihazlarını içeren yere monteli ürün ile kullanıcılar OCPP arayüzü üzerinden şarj istasyonu yönetim sistemine bağlanabiliyor. Vestel bu ürünüyle kamuya açık alanlarda son kullanıcıya AC şarj hizmeti veriyor.

EVC10 – AC Serisi

Vestel’in profesyonel çift soketli AC serisi, küçük ve orta ölçekli işletmeler için geleceğe dönük ve bakımı kolay çözümler sunuyor. EVC10, tek bir elektrikli aracın 22kW ile şarj edilmesini sağlıyor. Eşzamanlı şarj için her bir soket 11 kW güç çıkışı sağlarken, Avrupa Tip 2 konnektör kullanılabiliyor. EVC10, daha ince 7,1 inç ekranıyla daha kompakt, duvara monte bir tasarımla sunuluyor.

EVC06 – DC Serisi

Vestel EVC06 kompakt DC şarj cihazı, 60 kW maksimum gücü ve konfigüre edilebilir kablo özelliği ile hızlı şarj hizmeti sunuyor.  Şehir uygulamaları için ideal olan EVC06, daha küçük boyutları ile Wi-Fi ve LTE gibi bağlantı özelliklerine sahip. EVC06, OCPP arayüzü üzerinden tüm uzaktan kumanda sistemleri ile de yönetilebiliyor.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şarj Sektörü

“Site ve apartmanlarda şarj ünitesi kurulumu için çoğunluk oyu yeterli”

Elektrikli araç şarj ünitelerinin ruhsat gerektiren bir yapı niteliği taşımadığını aktaran Sharz.net Genel Koordinatörü Ayşe Ece Şengönül, “Sitelerde ve apartmanlarda şarj ünitesi kurulumu; ruhsat gerektiren bir yapı niteliğine sahip olmadığından, çoğunluk oyu yeterli oluyor” dedi.  

Elektrikli araç ekosisteminin Türkiye’de gelişimini hızlandırmak adına birçok adım atan Sharz.net, site ve apartman sakini elektrikli araç sahiplerine öneri ve uyarılarda bulundu. Birçok elektrikli araç sahibi, konutlarında şarj ünitesi kurulumunu 5’te 4 kat maliki çoğunluğu gerektiği iddiasıyla apartman yöneticileri ve site yönetimleri nedeniyle gerçekleştiremezken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından açıklama geldi.

Yeni bir düzenlemeden ziyade, var olan düzenlemelere hatırlatma yapılarak bakanlığın durumu açıklığa kavuşturduğunu söyleyen Sharz.net Genel Koordinatörü Ayşe Ece Şengönül, “Alınmış yeni bir karardan ziyade, var olan düzenlemeler Bakanlık tarafından hatırlatıldı ve açıklamayla kafa karışıklığı yaratan durum aydınlanmış oldu. Bakanlığımızın ifade ettiği üzere, sitelerde ve apartmanlarda şarj ünitesi kurulumu; ruhsat gerektiren bir yapı niteliğine sahip olmadığından, çoğunluk oyu yeterli oluyor. Ayrıca site içerisinde tahsisli otopark alanı bulunan sitelerde duvar tipi şarj ünitesi veya evlere ayrı tahsis edilmiş otoparklarında hali hazırda hazır hatta sahip olan yapılarda, yönetim kurulu kararı aranmamaktadır. Doğru ve sağlıklı kurulum için mutlaka EPDK lisanslı şirketlerden danışmanlık ve kurulum hizmeti alınmasını öneriyoruz. Elektrikli araçların kullanımının yaygınlaşması adına çok önemli hususları aydınlatan Bakanlığımıza sektör paydaşları olarak teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

Continue Reading

Şarj Sektörü

EMOD: Şarj istasyonu kurmak kolaylaşmalı

Emobilite Operatörleri Derneği (E-MOD) Başkanı Murat Pınar, şarj ağı operatörlerinin belediyelere ödediği bedeller ile otoyol üzeri alanlardaki yüksek kiraların düşürülmesini istedi, sektörde şirket evililikleri beklendiğini söyledi.

Şarj istasyonu kurmak kolaylaşmalı

Enerji Günlüğü – Elektrikli araçlar ve onlara enerji sağlayan şarj altyapısı giderek yayılıyor. Konuya ilgi de öyle. Yeni araç almayı düşünen her birey elektrikli otomobili de seçenekler arasında tutuyor artık. Ancak daha gidilecek çok yol var. Peki bu konuda insanlığı nasıl bir yol haritası bekliyor? Elektrikli araç şarj istasyonu işletme ağı ile alt yapısının ve elektrikli araç şarj hizmetinin geliştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla kurulan Emobilite Operatörleri Derneği EMOD’un Başkanı Murat Pınar, Enerji Günlüğü’nün sorularını cevapladı.

sarj-istasyonu.JPGE-mobilite denilince tam olarak ne anlamalıyız?

Elektrikli mobilite veya kısaca e-mobilite denilince genel olarak elektrik enerjisiyle çalışan taşıtların ve bunların altyapısının kullanımını anlamalıyız. Bu terim, elektrikli araçlar, şarj istasyonları, enerji depolama sistemleri ve ilgili teknolojilerin geliştirilmesi, kullanımı ve entegrasyonuyla ilgili bir dönüşüm sürecini ifade ediyor.

Son zamanlarda neden herkesin dilinde, önemi nereden geliyor?

E-mobilite kavramı; çevresel etkileri azaltma, enerji verimliliğini arttırma, fosil yakıtlardan kaynaklanan kirliliği azaltma ve sürdürülebilirlik gibi hedeflere ulaşma çabalarının önemli bir parçası. Elektrikli araçlar, içten yanmalı motorlu araçlara göre genellikle daha düşük karbon emisyonlarına sahip ve enerji kullanımı açısından daha verimli. Bu da hem verimlilik hem de doğaya minimum etki açısından oldukça kritik. Dolayısıyla konunun hem Türkiye’nin hem de dünyanın odak noktalarından biri olması buradan ileri geliyor.

Konunun enerji dışı yönleri yok mu?

Var elbette. Örneğin e-mobilitenin en büyük faydalarından biri, daha fazla insan için erişilebilir ulaşım anlamına gelmesi. Hem sürdürülebilir kalkınma amaçlarına hizmet eden enerji yapısı hem de enerji verimliliği sayesinde getirdiği ekonomik tasarruf, bir tercih noktası haline geliyor.

Bu alandaki veriler nasıl ve bize ne söylüyor?

2022 yılında 10 milyon adedin üzerine çıkan dünya genelindeki elektrikli araç satışları 2023’te 14 milyon seviyelerinde gerçekleşti. 2023 sonu itibarıyla dünya genelinde 40 milyondan fazla elektrikli otomobil yollardaydı, bu da yüzde 40’lık bir artışı temsil ediyor.

Bu alanda önümüzdeki yıllarda neler bekleniyor?

Dünyanın 2030 net sıfır hedefi doğrultusunda ulaşılması gereken elektrikli araç satışı 59 milyon adet olarak hesaplanıyor. Bu da toplam satışların yüzde 67’sine tekabül ediyor. World Energy Outlook 2023 analizine göre 2030’da her iki araçtan birinin elektrikli olması bekleniyor. Yani 2035 için bahsettiğimiz senaryo mümkün.

Türkiye’deki eğilim nasıl?

Ülkemizde 2022 yılında satılan tüm araçlar içinde elektrikli araçların payı yüzde 1.7 iken 2023 yılında bu oran yüzde 13.5 ile rekor kırmıştı. 2023 sonu itibarıyla ülkemizde yaklaşık 80 bin adet elektrikli araç var. Hem global markaların elektrikli araç opsiyonları hem TOGG’un yayılımı, artışta etkili oldu ve bu etki daha çok hissedilecek gibi gözüküyor.

Şarj altyapısında durum nedir?

EPDK verilerine göre, 2023ün başında Türkiye çapında 1.719 olan şarj istasyonu sayısı 6.640’a, 3.081 olan şarj noktası (soketi) sayısı ise 14.859 adede yükseldi. Devam eden ve planlanan yatırımlarla, şarj istasyonu sayısının 2024 sonuna kadar 12.000’e yaklaşması, şarj noktası sayısının ise 25.000’i geçmesi bekleniyor.

Araç sayısı ile şarj noktası arasındaki denge nasıl?

Ülkemizde şarj istasyonu başına yaklaşık 5.3 araç düşerken Avrupa’da bu sayı 14 seviyesinde. Avrupa ölçeğinde araç başına düşen şarj istasyonu sayısında da, hızlı şarj noktası sayısında da birinciyiz. Şu an hızlı bir yatırım, dönüşüm sürecindeyiz. Şarj alt yapımız araç sayısındaki artışı karşılayabilecek bir ivme ile büyümeye devam ediyoruz. Araç başına düşen şarj istasyonu sayısında ülkemiz, Avrupa ülkeleri arasında birinci durumda. Türkiye’nin Avrupa’daki kritik konumunu ileride de koruyacağını düşünüyoruz.

Daha gidilecek çok yol var sanırım…

Henüz yolun başında olduğumuzu söyleyebilirim. Dünyanın net sıfır hedeflerine ulaşabilmesi için 2030 yılında 59 milyonu bulmamız gerekiyor. Bu da tüm dünyanın hızla bir dönüşüm geçirmesi, şarj istasyon ağı ve altyapısının bu dönüşüme hazırlıklı olmasını gerektiriyor. Hem ekosistemdeki oyuncuların hem de ilgili kamu kurum ve kuruluşlara önemli roller düşüyor. Otomotiv firmaları daha uzun menzil sağlayabilen ve hızlı şarjlanan araçlar konusunda büyük ölçekli yatırımlarına devam ediyor. Hem yaygınlığın hem daha hızlı şarjlanma imkanının artırılması için çalışmalar sürüyor. Bu konularda regülasyon ve teşvikler önemli.

Ne tür regülasyonlardan söz ediyoruz?

Şarj ağında coğrafi açıdan dengeli bir yaygınlık sağlanması, özellikle karayollarında yüksek güçlü şarj cihazlarına erişim için gerekli planlamanın yapılması ve yüksek hizmet kalitesini garanti edecek sektörel standartlar getirilmesi ve denetlenmesi kritik öneme sahip.

Yurtdışı pazarına göre Türkiye’de halka açık alanlardaki şarjlanma ihtiyacı çok daha yüksek. Türkiye coğrafyası çok geniş ve 81 ilde rahatça yolculuk yapılabilmesi için gerekli yatırım ve şarj noktasına ulaşılması gerekiyor. Özellikle global markaların yeni elektrikli araç modelleri ve yerli otomobilimiz TOGG ile birlikte tüm Türkiye’de yaygınlaşma ekstra önem kazanıyor. Şehirler arası yollar ve yoğun güzergâhlar için mevcut istasyonların arttırılmasına ihtiyaç var.

E-mobilite yatırımcılara ne tür fırsatlar sunuyor?

Elektrikli araç parkının büyümesi, yatırımcılara sektörün üretim, servis ve işletmecilik tarafında pek çok imkân sunuyor. Bu yıl araç sayısının mevcut sayının iki katını aşması bekleniyor. Buradaki en kritik nokta, yatırım planlarını yaparken gelişen pazarda uzun vadeli ve sürdürülebilir iş modelleri oluşturabilmek ve tüketicinin ihtiyacı olan çözümleri güvenli ve kolay ulaşılır sunabilmek. Ayrıca, çeşitli dönemlerde kamu destek ve teşviklerinden de faydalanmak mümkün. İstihdam tarafında da yüksek nitelikli işgücü ve teknik personel talebi bulunuyor. Elektrikli araçların servis ve bakımı, şarj istasyonlarının kurulum, devreye alma ve saha yönetimi alanlarında yetişmiş işgücü ihtiyacı, yeni istihdam olanakları yaratıyor ve önümüzdeki dönemde de artarak devam edecektir.

Şarj ağı işletmeci sayısına dair neler söylemek istersiniz?

Bazılarının iptal edilmesinden sonra şarj ağı işletmeci lisansı sayısı şu anda 176. Bunların 50’ye yakını henüz şarj ağı oluşturma yükümlülüğünü yerine getirmemiş durumda. Artan denetimler ve mevzuatsal değişiklikler ile artan rekabet nedeniyle yakın zamanda lisanlı işletmeci sayısının 100’ün altına ineceğini öngörüyoruz. Son yıllarda otomotiv sektöründe olduğu gibi şarj operatörleri arasında da şirket evlilikleri görecek gibiyiz.

Mevzuat eksiği var mı? Varsa neler?

Ekosistemin büyümesi ve elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması için hem araç üretim ve satış süreçlerini hem de şarj istasyonu üretimi ve şarj ağı kurulumunu kapsayan teşvikler sektörün hızla büyümesi için en önemli unsurlar. Şarj hizmeti ile ilgili düzenlemeler kapsamında ayrıca şarj ağı işletmeci lisansına sahip şirketlerin kurmakla yükümlü oldukları istasyon sayılarında bu yıl içinde değişikliğe gidilmesini bekliyoruz. EPDK tarafından lisans sahibi şirketlere ilişkin mevcut düzenlemede yer alan yükümlülükler ve kurulması gerekli ünite sayılarına ilave olarak, kademeli bir şekilde belli sayıda şarj ünite/soketi adetlerine ulaşma yükümlülüğünün getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Bunu neden gerekli görüyorsunuz?

Bu düşüncemizin temelinde sektördeki gerçek yatırımcılarla yükümlülüklerini yerine getirmeyen şirketlerin ayrışması ihtiyacı ile elektrikli araç satışlarının 2024 yılında çok yüksek bir büyüme göstermesi beklentisi yatıyor. Bu kapsamda EPDK tarafından, şimdilik 15 lisansın sonlandırıldığı ve ilerleyen süreçte de yükümlülüklerini yerine getirmeyen lisans sahipleri hakkında benzer sonlandırma işlemlerinin yapılacağı ifade ediliyor.

Sayı artsın isteniyorsa istasyon kurmayı kolaylaştırmak gerekmez mi?

Lisans sahibi şirketleri yatırım süreçlerinde zorlayan şartlar var. Yüksek kira giderleri ve diğer yatırım maliyetleriyle özellikle belediyelere ödenen yüksek bedeller nedeniyle lisans sahiplerinin ciddi zorluklarla karşılaştığını belirtmem gerekir. Bu konuda kamudan yatırım süreçlerini kısaltacak ve maliyetleri azaltacak yasal düzenlemeler konusunda destek taleplerimizi ilgili kurumlara iletmiş durumdayız. Bu arada otoyollarda şarj istasyonlarına ayrılan özel alanlardaki alt yapı maliyetlerinin oldukça yüksek olması nedeni ile devlet desteğinin sağlanması da önem arz ediyor.

Bu alanda sağlıklı büyüme için neler yapılmalı?

Büyük bir ekosistemden bahsediyoruz. Şarj operatörlerinden dağıtım şirketlerine, yatırımcılardan kamu kuruluşlarına, düzenleyicilerden onlara doğru yönlendirme yapacak STK ve akademisyenlere kadar aslında çok büyük bir zincirden ve etki alanından bahsediyoruz. Doğru dönüşümü en optimum şekilde tamamlamak ve Türkiye’yi şarj ağları ile donatmak için hep beraber uyum içinde sağlamak durumundayız.

Peki kimlere ne görevler düşüyor?

Dağıtım şirketlerine düşen başlıca görev şebekeyi e-mobilite dönüşümünün getirdiği elektrifikasyona hazır hale getirmek. Otomotiv distrübütörlerinin yeteri kadar araç geçirmesi, yerli otomobil TOGG’un yaygınlaşması bir ihtiyaç doğuruyor ve bunun en iyi şekilde karşılanması da tekrar otomotiv firmalarının cesaretle Türkiye’de yaygınlaşmasını sağlıyor. Müşterilerin elektrikli araçlara inanması ve gelişen teknoloji ile hem menzil artırımı hem hızlı şarj konusunda iyi tecrübeler edinmesi çok önemli. Sadece istasyon sayısının artırılması yetmeyecek, müşteri memnuniyetini artıracak aksiyonlarla; örneğin dinlenme alanından sadece birkaç dakikada şarja, hızlı ve 7/24 ulaşılabilir destek hatlarına ihtiyaç var. Operatörlerin yaygınlaşma kadar bunlara da önem vermesi gerekiyor.

Mehmet KARA – Enerji Günlüğü

Kaynak: Pınar: Şarj operatörleri arası evlilikler bekleniyor

Continue Reading

Şarj Sektörü

Elektrikli otomobiller artık 5 dakikada şarj edilebilecek

Cornell Üniversitesi’nde gerçekleştirilen projede, çoğunlukla ekran ve güneş panellerine kaplama üretmek için kullanılan indiyum malzemesinin, hızlı şarj olan ve depolarını koruyan pillere de imkan tanıyacağı bulundu. İndiyum, bataryanın hızlı şarj olmasını ancak şarjını kaybetmemesini sağlayan özel bir bileşime sahip.

Bilim insanları, Joule akademik dergisinde yayımlanan “Fast-Charge, Long-Duration Storage in Lithium Batteries” (Lityum Bataryalarda Hızlı Şarj, Uzun Süreli Depolama) başlıklı yeni makalelerinde, yeni bulgunun, özellikle yollara yerleştirilmiş şarj gibi diğer teknolojilerle karşılaştırıldığında pilleri daha küçük ve verimli hale getirebileceğini öne sürüyor. Bununla birlikte daha fazla çalışma yapılması gerektiğini belirtiyorlar: İndiyum ağır, dolayısıyla aynı özelliklerden bazılarına sahip ancak hafif bir başka malzeme bulmak daha iyi olabilir.

Hızlı şarj olan bataryalar, elektrikli otomobiller de dahil çok çeşitli endüstrileri dönüştürebilir. Pek çok sürücü menzil kaygısı, yani bataryalarının ne kadar dayanacağı korkusunu yaşadığını bildiriyor ve bu kaygı bu tür araçların şarj edilmesinin araç şarjdayken uzun süre beklemek anlamına gelebileceği gerçeğiyle daha da artıyor.

Projeyi yöneten Cornell Mühendislik Fakültesi Dekanı ve mühendislik profesörü Lynden Archer, “Menzil kaygısı, ulaşımda elektriğe geçişin önündeki maliyet ve bataryaların kapasitesi gibi diğer engellerden daha büyük bir engel ve makul elektrot tasarımları kullanarak bunu ortadan kaldıracak bir yol belirledik” dedi.

Eğer bir elektrikli araç bataryasını 5 dakikada şarj edebiliyorsanız, yani, Tanrım, yaklaşık 483 km menzil için yeterince büyük bir bataryaya sahip olmanıza gerek yok demektir. Daha azıyla yetinebilirsiniz, bu da elektrikli araçların maliyetini düşürebilir ve daha geniş çapta benimsenmesini sağlayabilir.

Dolayısıyla, şarj işlemini hızlandırmak için çok çeşitli projeler yürütülüyor. Cornell’deki yeni araştırma, ABD Enerji Bakanlığı’nın Brookhaven Ulusal Laboratuvarı’ndan mühendislerin bataryaların şarj edilme hızını önemli ölçüde artıran başka bir yenilik bulmasıyla aynı zamana denk geldi.

Continue Reading

Popüler