Genel
Yeni Mercedes-Benz GLC, Dijital Dünya Lansmanıyla Tanıtıldı


Mercedes-Benz SUV ailesinin en dinamik üyesi olan yeni GLC her ayrıntısı ile modern, sportif ve lüks bir SUV karakteri ortaya koyuyor. Benzersiz gövde orantıları, dikkat çekici yüzeyleri ve büyük bir özenle şekillendirilen kaliteli iç mekan, henüz ilk temasta göze çarpıyor.
Üstün sürüş performansı ve verimliliği ile sınıfının standartlarını belirleyen yeni GLC, 48 Volt beslemeli yarı hibrit veya şarj edilebilir hibrit olarak üretiliyor. Yeni GLC hem asfalt yollarda, hem de arazide her zaman üstün performans ve sürüş konforu sunuyor. Yeni arka aks yönlendirme özelliği, manevra kabiliyetini ve sürüş güvenliğini daha da ileriye taşıyor.
Yeni GLC’nin yüksek standartları her ayrıntıda kendini gösteriyor. Yeni nesil MBUX (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence sistemi, onu daha dijital ve akıllı hale getiriyor. Sürücü ve merkezi ekrandaki parlak görüntüler, araç ve konfor işlevlerini kontrol etmeyi kolaylaştırıyor. İki LCD ekran, yapılandırılmış ve net bir bilgi sunumu ile bütünsel, estetik bir deneyim sunuyor. Tam ekran navigasyon, sürücüye mümkün olan en iyi rota yönlendirmesini sağlıyor. Ayrıca navigasyon için MBUX Artırılmış Gerçeklik opsiyonu da sunuluyor. Bir kamera, aracın ön bölgesini kaydediyor. Merkezi ekran hareketli görüntüleri gösterirken örneğin trafik işaretleri, yön tabelaları, şerit değiştirme önerileri ve ev numaraları gibi sanal nesneleri, bilgileri ve işaretleri üst üste getiriyor.


“Hey Mercedes” sesli komut sisteminin diyalog ve öğrenme yeteneği, gelişmiş teknolojik algoritmalara dayanıyor. Sistem, kullanıcının istek ve tercihlerine göre kendini sürekli olarak uyarlıyor. Müzik akışı kaynakları MBUX’e sorunsuz bir şekilde entegre edilebiliyor.
Mercedes-Benz Group AG Pazarlama ve Satıştan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Britta Seeger; “Yeni GLC ile geleceğe yönelik başarı hikayemizi sürdürüyoruz. Satışa sunulduğu günden bu yana 2,6 milyon kullanıcı tercihini GLC’den yana kullandı. Son iki yılda en çok satan Mercedes-Benz modeli olarak ürün gamımızdaki en önemli araçlardan biri. Dinamik sürüş keyfi, modern tasarımı ve off-road kokpit ile MBUX Artırılmış Gerçeklik navigasyon gibi özellikleriyle yeni GLC’nin hem maceracıları hem de aileleri heyecanlandıracağından eminim.” dedi.


Mercedes-Benz GLC SUV Plug-in-Hybrid; Exterieur: AMG Line, MANUFAKTUR diamantweiß bright; Interieur: AMG Line, Leder zweifarbig powerrot/schwarz
Mercedes-Benz GLC SUV plug-in hybrid; exterior: AMG line, MANUFAKTUR diamond white bright; interior: AMG line, leather two-tone power red/black
“Yeni GLC, asfaltta üstün yol tutuş ile üstün sürüş dinamikleri ve arazide üstün performans gibi tüm Mercedes-Benz SUV araçlarına özgü özelliklere sahip.” sözleriyle değerlendirmesine başlayan Genel Araç Entegrasyonu Başkanı Jörg Bartels; “Yüksek düzeyde sürüş konforu ve gelişmiş akustik yalıtımı ile GLC, müthiş bir uzun yol arkadaşı. Örneğin ‘Şeffaf Motor Kaputu’ gibi SUV’lere özel uygulamalar arazide daha fazla farkındalık sağlıyor. Römork çekme sürecini kolaylaştırmak için ilk kez optimize edilmiş bir rota planlama işlevi ve Römork Manevra Yardımcısını sunuyoruz.” dedi.
Duyusal saflık ve duyguları harekete geçiren tasarım
Yeni GLC, Mercedes-Benz SUV ailesinin bir üyesi olarak hemen kendini gösteriyor. AVANTGARDE dış tasarım donanımı ile sunulan Krom Paket’te, krom cam çıtaları ve krom görünümlü tampon alt koruma kaplaması bulunuyor. GLC’nin yeni ön cephesi doğrudan radyatör ızgarasına bağlanan farlar ve standart AVANTGARDE dış tasarımının bir parçası olan yeni radyatör ızgarasına sahip ön cephe, aracın genişliğini vurguluyor. Krom süslemeli mat gri ön panjur sportifliği destekliyor. AMG tasarım konsepti ile Mercedes-Benz yıldız desenli bir radyatör ızgarası sunuluyor.
“Yeni GLC, duyusal saflık tasarım felsefemizi sürdürüyor ve tüm SUV portföyü gibi duyguları harekete geçiriyor.” sözleriyle değerlendirmesine başlayan Mercedes-Benz AG Tasarım Sorumlusu Gorden Wagener ekledi: “Güzelliği ve üstün cazibesi ile Mercedes Benz’e özgü modern lüksü yaratmayı başardık.”
Özenle şekillendirilen yan gövde panelleri dinamik ve şık bir görünüm sunuyor. Yan gövde panelleriyle bütünleşik şişkin çamurluklar zarafet ile arazi performansı arasında bir denge oluşturuyor. Çamurluk kaplamaları ilk kez AMG tasarım konsepti donanım seviyesinden itibaren araç renginde uygulanıyor. Ayrıca isteğe bağlı olarak, araca binmeyi kolaylaştıran yan basamak ve AMG tasarım konsepti’nden itibaren bir Gece Paketi de sunuluyor.
Sadece tasarımıyla modern bir görünüm sunmakla kalmayan ve gelişmiş bir aerodinamik verimlilik de sunan 18 ila 20 inç arasındaki jant seçenekleri sportif ve kendinden emin görünümü destekliyor.
Yeni iki parça stop lambaları, üç boyutlu bir iç tasarıma sahip arka cephenin genişliğini vurguluyor. Ayrıca krom görünümlü egzoz çıkışları ve krom tampon alt koruma kaplaması da sportif görünümü destekliyor.
İç mekan: Modern, sportif lüks
Ön konsol yalın bir tasarıma sahip. Üst kısım, uçak motorlarını andıran yuvarlak havalandırma çıkışlarıyla kanat benzeri bir profil ortaya koyuyor. Alt kısım uyumlu bir çizgi ile kavisli orta konsol ile bütünleşiyor. Sürücüye ait 12,3 inç (31,2 cm) büyüklüğündeki yüksek çözünürlüklü LCD gösterge ekranı havada yüzüyor gibi görünürken, 11,9 inçlik (30,2 cm) merkezi ekran da yine orta konsolun üst kısmında havada süzülüyor gibi görünüyor. Ön konsol gibi, ekran da hafifçe sürücüye dönük duruyor.
Modern tasarımlı kapı panelleri görsel olarak ön konsol ile bütünleşiyor. Entegre kol dayamaya sahip orta bölüm, dikey bir düzenden yatay bir düzene dönüşüyor. Orta konsolun tasarımını yansıtan ön bölüm, metalik bir yüksek teknoloji öğesi şeklini alıyor. Bu bölüm tutamak olarak kullanılabiliyor ve elektrikli cam kontrollerini barındırıyor. Ayrıca kapı açma kolu ve koltuk ayar kumandalarının entegre edildiği ek bir kumanda paneli daha bulunuyor.
Yeni GLC’nin koltuk ve koltuk başlığı tasarımı, katmanlar ve konturlu yüzeylerle kabin içine ferahlık kazandırıyor. Yeni GLC, napa görünümlü bel çizgisine sahip deri astarlı bir ön konsol ile sunuluyor. Bazı donanım seviyelerinde; gerçek alüminyum süslemelere sahip açık gözenekli kaplamaların kahverengi tonlardaki yeni yorumu ile açık gözenekli siyah ahşap kaplama gibi yenilikçi yüzeyler kullanılıyor.
Boyutlu konsepti ve pratik detaylar: Günlük kullanım kolaylığı
Yeni GLC boyutlarıyla daha da dinamik ve güçlü bir SUV görünümünü sunuyor. 4.716 mm uzunluğu ile önceki modele göre 60 mm daha uzun ve 4 mm daha alçak. İz genişliği önde 6 mm (1.627 mm) ve arkada 23 mm (1.640 mm) artırıldı. Aracın genişliği ise 1.890 mm olarak kaldı.
Bagaj hacmi, daha büyük arka çıkıntıdan yararlanarak 70 litre artışla 620 litreye ulaşıyor. Bu, günlük sürüşün yanı sıra aile ile yapılan yolculuklarda veya eşya taşıma noktasında farklılık yaratıyor. EASY-PACK bagaj kapağı standart olarak sunuluyor. Bagaj kapağı; kontak anahtarı, sürücü kapısındaki düğme veya bagaj kapağındaki kilit açma kolu kullanılarak açılabiliyor.
Boyutlar (öncüsü ile karşılaştırmalı)
| GLC | X 254 | Öncüsü | Fark |
| Dış boyutlar (mm) | |||
| Uzunluk | 4.716 | 4.656 | +60 |
| Genişlik | 1.890 | 1.890 | 0 |
| Genişlik, aynalar dahil | 2.075 | 2.096 | -21 |
| Yükseklik | 1.640 | 1.644 | -4 |
| Dingil mesafesi | 2.888 | 2.873 | +15 |
| Ön iz genişliği | 1.627 | 1.621 | +6 |
| Arka iz genişliği | 1.640 | 1.617 | +23 |
| İç boyutlar (mm) | |||
| Baş mesafesi, ön, sürücü | 1.048 | 1.064 | -16 |
| Baş mesafesi, arka | 1.007 | 1.006 | +1 |
| Bacak mesafesi, ön | 1.036 | 1.037 | -1 |
| Bacak mesafesi, arka | 950 | 948 | +2 |
| Dirsek mesafesi, ön | 1.499 | 1.499 | 0 |
| Dirsek mesafesi, arka | 1.480 | 1.474 | +6 |
| Omuz mesafesi, ön | 1.456 | 1.455 | +1 |
| Omuz mesafesi, arka | 1.438 | 1.436 | +2 |
| Bagaj hacmi, VDA (lt) | 620 | 550 | +70 |
İyileştirilmiş aerodinamik: 0.29 Cd’lik sürtünme katsayısı
Aerodinamik olarak en uygun konfigürasyonunda GLC, 0,29 Cd gibi gelişmiş bir sürtünme katsayısına ulaşıyor. Öncüsüne kıyasla (0,31 Cd) kaydedilen 0,02’lik iyileşme, bir SUV için kayda değer bir ilerleme. Aracın aerodinamik sürtünme ve rüzgar gürültüsü optimizasyonu, kapsamlı dijital akış simülasyonları (CFD) ve aeroakustik rüzgar tünelinde gerçek araçlarla yapılan testlerle gerçekleştirildi.
Yeni GLC, düşük yuvarlanma ve rüzgar gürültüsü ile sessiz bir sürüş sunuyor. Bu, gövdenin akustik optimizasyonu ve gelişmiş ses yalıtımı ile sağlandı. Örneğin ön camdaki akustik membran standart olarak sunuluyor. Opsiyonel olarak sunulan, akustik olarak etkili ısı yalıtımlı cam, daha da yüksek konfor beklentilerini karşılıyor.
Konfor donanımları: Kapsamlı iyileştirmeler
ENERGIZING, daha etkili bir sürüş deneyimi için farklı konfor sistemlerini birleştiriyor. İsteğe bağlı ENERGIZING Plus paketi, bir düğme dokunuşu veya sesli komutla konfor işlevlerini yedi adede kadar konfor programı üzerinden bir araya getiriyor. Sistem, örneğin yorgunluk anında canlandırıcı veya yüksek stres seviyesi durumunda rahatlatıcı olmak üzere iç mekanda uygun bir atmosfer yaratıyor.
AIR-BALANCE paketi de ENERGIZING Plus paketinin bir parçası. Kişisel tercihe ve ruh haline bağlı olarak iç mekanda özel koku deneyimi sunuyor. Tazeleyici iyonizasyonu, dış ve iç havanın filtrelenmesi sayesinde kabin içi hava kalitesi iyileştiriliyor. İsteğe bağlı ENERGIZING AIR CONTROL kabin içindeki hava kalitesini izliyor. Limit değerler aşıldığında klimayı hava sirkülasyonu moduna geçiriyor.
Yeni GLC, isteğe bağlı olarak yeni bir panoramik cam açılır tavanla sunuluyor. İnce tasarımlı destek kirişi çok daha geniş bir görüş sağlarken, stor perde sıcak günlerde kabin içi konforu destekliyor.
Standart donanım: Önemli ölçüde iyileştirildi
Mercedes-Benz’in lüks stratejisine bağlı olarak yeni GLC’nin standart donanımı iyileştirildi. AVANTGARDE tasarım konsepti ile geniş ekranlar, akıllı telefon entegrasyonu, kablosuz şarj ve ısıtmalı ön koltuklar standart sunuluyor.
Ayrıca, paket mantığı, çok sayıda seçenek arasından seçim yapma zorluğunu azaltmak için sadeleştirildi. Sıklıkla birlikte sipariş edilen işlevler artık donanım paketlerinde bir araya toplanıyor. Bunun dışında çok az donanım opsiyonu bulunuyor. Renk, döşeme, trim ve jant seçenekleri yine zengin bir kişiselleştirme seçeneğiyle sunuluyor.
Motorlar: Elektrik destekli dört silindirli motorlar
Şarj edilebilir hibrit veya 48 volt destekli entegre marş jeneratörü ile yeni GLC sadece hibrit olarak sunuluyor. Motor seçenekleri güncel 4 silindirli FAME (Family of Modular Engines) motor ailesinden oluşuyor. Bu motorlardan dördü, entegre ikinci nesil marş jeneratörü (ISG) ile alt devirlerde motoru destekleyen yarı hibrit sisteme sahip. Diğer üç motor ise 100 kW ek elektrik gücü ve 100 kilometrenin üzerinde elektrikli menzil sunan tam hibrit sisteme sahip.
Motoru destekleyen 48 Volt beslemeli ISG, süzülme, ek destek veya geri kazanım işlevleriyle önemli ölçüde yakıt tasarrufu sağlıyor. Bunun dışında ISG sayesinde motor çok hızlı ve konforlu bir şekilde çalışıyor. Böylece start-stop işlevi sürücü tarafından neredeyse algılanmadan işlevini yerine getiriyor.
Teknik özellikler:
| GLC 220 d 4MATIC | ||
| Hacim | cc | 1.993 |
| Güç, d/d | HP/kW | 197/145, 3.600 |
| Ek güç (boost etkisi) | HP/kW | 23/17 |
| Maksimum tork, d/d | Nm | 440, 1.800-2.800 |
| Ek tork (boost etkisi) | Nm | 200 |
| Karma yakıt tüketimi (WLTP) | lt/100 km | 5,9-5,2 |
| Karma CO2 emisyonu (WLTP)1 | gr/km | 155-136 |
| Hızlanma 0-100 km/s | Sn | 8,0 |
| Maksimum hız | km/s | 219 |
Şarj edilebilir hibrit versiyon ile artan verimlilik
Şarj edilebilir hibrit versiyonlar; 100 kW güç, 440 Nm tork ve 100 kilometrenin üzerinde elektrikli sürüş menzili (WLTP) ile günlük kullanımda tamamen elektrikli sürüşe olanak tanıyor. Gelişmiş hibrit sürüş programı, rotanın en uygun bölümleri için elektrikli sürüş modu sağlıyor. İster benzinli, ister dizel şarj edilebilir hibrit versiyonlar sadece çok verimli ve dinamik bir sürüş sunuyor. Sürekli tahrikli elektromotor 140 km/s hıza kadar tamamen elektrikli ve dinamik bir sürüş performansı sağlıyor.
Mercedes-Benz, yeni GLC’de, sürüş koşullarına bağlı olarak hidrolik fren ve geri kazanım arasındaki geçişi otomatik olarak kontrol eden ve her zaman en iyi enerji geri kazanımını seviyesini sağlayan vakumdan bağımsız, elektromekanik bir fren güçlendirici kullanıyor.
Mercedes-Benz tarafından geliştirilen yüksek voltajlı batarya toplam 31,2 kWsa kapasiteye sahip. Tamamen boş batarya, opsiyonel 60 kW DC şarj cihazı ile yaklaşık 30 dakikada şarj edilebiliyor. Standart olarak sunulan 11 kW şarj cihazı (Pazara bağlı olarak) ev tipi AC şebekesinde Wallbox ile üç fazlı şarj kullanılabiliyor.
Süspansiyon: Çevik ve güvenli
GLC’nin dinamik süspansiyon sistemi; önde yeni dört kollu süspansiyon ve yardımcı şasiye monte edilen çok kollu bağımsız arka süspansiyondan oluşuyor. Standart süspansiyon, gelişmiş sürüş ve gürültü konforu, üstün yol tutuş ve sürüş keyfi sunuyor. Opsiyon olarak sunulan Mühendislik Paketi ile birlikte AIRMATIC havalı süspansiyon ve arka aks yönlendirmesi devreye giriyor. Ayrıca opsiyon olarak aracın yüksekliğini 20 mm arttıran ve önde alt koruma ve gövde altı koruması bulunan Off-road Engineering Paketi de sunuluyor. AMG dış tasarım konsepti ile spor süspansiyon sunuluyor.
Yeni GLC, opsiyon olarak sunulan ve 4,5 dereceye kadar açı yapabilen arka aks yönlendirme ve daha direkt direksiyon oranına sahip ön aks ile son derece çevik sürüş özellikleri sunuyor. Arka aks yönlendirme ile dönüş çapı 80 cm azalarak 11,0 metreye düşüyor.
60 km/s’den daha düşük hızlarda, arka tekerlekler ön tekerleklere zıt yönde, park ederken, ön aks tekerlek açısına 4,5 dereceye kadar ters yönde dönüyor. Bu özellik sürüş koşullarına bağlı olarak dingil mesafesini sanal olarak kısaltıyor ve daha çevik sürüş özelliklerini beraberinde getiriyor. 60 km/s ve üzerindeki hızlarda arka tekerlekler ön tekerleklerle 4,5 dereceye kadar aynı yöne dönüyor. Bu sanal olarak dingil mesafesi arttırarak yüksek hızlı sürüşlerde daha kıvrak ve dengeli sürüş özellikleri sağlıyor.
Güncel sürüş destek sistemleri: Sürücüyü destekliyor
En güncel Sürüş Yardım Paketi yeni ve ek işlevler içeriyor. Destek sistemleri, bir tehlike anında yaklaşan çarpışmalara yanıt verebiliyor. Birkaç gelişmiş özellik, sürüşü daha da güvenli hale getirebiliyor. Aktif Mesafe Yardımcısı DISTRONIC, artık 100 km/s (önceden 60 km/s) hıza kadar yolda duran araçlara tepki verebiliyor. Aktif Direksiyon Yardımcısı, 360 derecelik kamera ile şerit algılama işlevi örneğin bir acil durum şeridi oluşturma avantajı sunuyor. Trafik İşareti Tanımlama Yardımcısı geleneksel hız sınırı işaretleri dışında üst geçitleri ve yol çalışması işaretlerini de algılıyor. Dur işareti ve kırmızı ışık uyarı işlevleri de yeni.
Gelişmiş park sistemleri: Düşük hız desteği
Park yardımcıları, daha güçlü sensörler sayesinde manevra yaparken sürücüyü daha iyi destekleyerek güvenlik ve konforu artırıyor. MBUX entegrasyonu sistemi daha sezgisel hale getiriyor ve ekran üzerinden görsel olarak destekliyor. Opsiyonel arka aks yönlendirmesi park asistanlarına entegre ediliyor ve sistem hesaplaması buna göre koordine ediliyor. Acil fren işlevleri, diğer yol kullanıcılarını korumaya yardımcı oluyor.
Genel
Hyundai Hidrojen Yakıt Hücresi İçin Kore’de Yeni Bir Tesis Kuruyor


Hyundai, Güney Kore’nin Ulsan kentinde yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisinin temel atma törenini düzenledi. Bu adım, ülkeyi enerji dönüşümünde küresel bir lider haline getirme hedefinin önemli bir parçası olarak görülüyor.
Yeni tesis, daha önce içten yanmalı motor şanzımanı üreten fabrikanın bulunduğu 43.000 metrekarelik alanda kurulacak. Bu seçim, Hyundai’nin geleceğin mobilitesine geçişini sembolik biçimde temsil ediyor. 2027’de tamamlanması planlanan tesis, kimyasal işleme ve montaj operasyonlarını entegre ederek yılda 30.000 yakıt hücresi ünitesi üretecek. Tesis, Hyundai Motor Grup’un “Hydrogen for Humanity (İnsanlık İçin Hidrojen)” anlamına gelen HTWO markası altında faaliyet gösterecek.
Yaklaşık 675 milyon dolarlık yatırım değerine sahip tesis, binek otomobiller, ticari kamyonlar, otobüsler, iş makineleri ve deniz taşıtları gibi çeşitli mobilite uygulamaları için yeni nesil hidrojen yakıt hücreleri ve elektrolizörler üretecek.
Temel Teknolojilerde İlerleme
Tesis, iki temel ürün aracılığıyla Hyundai Motor Grup’u küresel hidrojen teknolojisinde ön safa taşımayı hedefliyor:
- Yeni nesil hidrojen yakıt hücresi: Hyundai, mevcut modellere kıyasla daha yüksek güç çıkışı ve dayanıklılık sunarken, maliyet rekabetçiliğiyle küresel pazarda liderlik hedefliyor. Yakıt hücreleri, hidrojen ve oksijen arasındaki elektrokimyasal reaksiyonlarla elektrik üreten sistemlerdir ve araçlarda jeneratör görevi görür.
- PEM elektrolizörler: Kore’de ilk kez üretilecek yüksek verimli polimer elektrolit membran (PEM) elektrolizörleri, sudan karbon emisyonu olmadan yüksek saflıkta hidrojen üretebilen sistemlerdir. Bu teknoloji, küresel net sıfır hedeflerine ulaşmada kritik bir rol oynayacak. Hyundai, yaklaşık 30 yıllık yakıt hücresi geliştirme tecrübesi sayesinde elektrolizör bileşenlerinde %90 oranında yerelleştirme sağlamıştır.
Şirket, elektrolizör yığını geliştirmiş ve 2025 Şubat ayında tamamlanan 1 MW’lık konteyner tipi bir sistem şu anda günde 300 kg’dan fazla yüksek saflıkta hidrojen üretmektedir. Ayrıca Jeju Adası’nda 5 MW sınıfı büyük ölçekli bir proje geliştirilmekte olup, tam kapsamlı bir yeşil hidrojen ekosistemi kurmayı hedeflemektedir.
Gelişmiş Üretim Platformu
Hyundai, Ulsan’daki yeni hidrojen yakıt hücresi üretim tesisini, insan odaklı üretim uzmanlığından elde ettiği birikimle geliştirilmiş ileri bir üretim platformu olarak işletmeyi planlıyor.
Tesis, iş gücü yükünü azaltmak ve operasyonel verimliliği artırmak için robotik teknolojilerden yoğun şekilde yararlanacak. Ayrıca gelişmiş izleme sistemleriyle en küçük güvenlik riskleri bile tespit edilerek çalışanların güvenliği ön planda tutulacak.
Hidrojen Ekosistemini Genişletmek
Üretilen yakıt hücreleri, binek otomobillerden ağır ticari kamyonlara, otobüslerden iş makinelerine ve deniz araçlarına kadar çok çeşitli uygulamalara göre optimize edilecek.
Hyundai Motor Grup, yakıt hücrelerinin ötesinde hidrojen değer zincirinin tamamını kapsayan çözümler geliştiriyor. Üretimden depolamaya, taşımadan kullanıma kadar her aşamada kamu kurumları, küresel şirketler ve araştırma kuruluşlarıyla iş birliği içinde çalışıyor.
Temel atma töreni, hükümet, yerel otoriteler ve endüstri paydaşları arasında iş birliği platformu oluşturmayı amaçlayarak hidrojen ekonomisini hızlandırmak için birleşik bir yaklaşımı güçlendirdi. Hyundai Motor, karbon nötrlüğünü destekleyecek stratejik ortaklıklarını genişletmeyi ve küresel hidrojen liderliğini pekiştirmeyi hedefliyor.
Törende katılımcılar, çok nesilli yakıt hücreleri ve elektrolizörleri, ayrıca hidrojenle çalışan yeni nesil NEXO SUV, kamyonlar, ekskavatörler, gemiler, traktörler ve forkliftler gibi birçok hidrojenli aracı yakından inceleme fırsatı buldu. Yeni tesisin, pazar büyümesine paralel olarak üretim ölçeğini artırması, küresel hidrojen ekosisteminin genişlemesine ve altyapı gelişimine önemli katkı sağlaması bekleniyor.
Törende ayrıca Hyundai Motor Grup ile Koreli otobüs üreticisi KGM Commercial arasında yakıt hücresi tedarikine ilişkin bir mutabakat zaptı imzalandı. Bu anlaşma, tesisin Kore’nin hidrojen ekosisteminin gelişiminde oynayacağı kritik rolü bir kez daha vurguladı.
Genel
Şarj Sektörü Artan Elektrikli Araç Satışlarına Hızla Ayak Uydurdu!


Elektrikli araç (EV) pazarında son iki yılda yaşanan hızlı büyüme, şarj altyapısında da tarihi bir ivmeyi beraberinde getirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) verilerine göre, Ağustos 2025 itibarıyla Türkiye’de toplam 33.592 şarj soketi aktif durumda. Bunların 14.308’i DC (hızlı), 19.284’ü AC (yavaş) tipte hizmet veriyor. Aynı dönemde trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısı 310.668 adede ulaşarak bir önceki yıla göre %100’ün üzerinde artış kaydetti. Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı.
Güncel elektrikli araç pazarı gelişiminin yanında, şarj sektörünün nihai konumu hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, “Bu tablo, Türkiye’nin elektrikli araç pazarında Avrupa’nın en dinamik ülkelerinden biri haline geldiğini bizlere gösteriyor. 2024’te otomotiv pazarının yaklaşık yüzde 27’sini oluşturan hibrit ve elektrikli araçların toplam payının, 2025 sonunda yüzde 30’un üzerine çıkması bekleniyor. Yerli üretici Togg’un lokomotif etkisi, ABD’li (Tesla) ve Çinli markaların (özellikle BYD) agresif girişleri, bu büyümenin başlıca itici güçleri arasında ve bu rekabet sektöre yeni dinamikler katıyor.” şeklinde konuştu.
Diğer yandan enerji altyapısı tarafında da dikkat çekici gelişmeler olduğunu aktaran Koca, “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “Elektrikli Araçlar için Hızlı Şarj Altyapısı Destek Programı” kapsamında bu yıl 81 ilde 529 yeni hızlı şarj ünitesine destek sağlandı. Bu kapsamda yaklaşık 1 milyar TL’lik yatırımın 300 milyon TL’si hibe olarak açıklandı. Ayrıca YEK-G sertifikalı “yeşil şarj” noktaları sayesinde, istasyonlarda yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşması yönünde önemli adımlar atılıyor. Yatırımcı bir şirket olarak bunu çok değerli buluyoruz.” dedi.
Hedef 2026’da Güçlü 1000 soket
Ovolt & Sharz.net Genel Müdürü Hakan Koca, Türkiye’nin şarj altyapısındaki hızlı gelişimini “dijital dönüşümün enerjiyle birleştiği bir dönem” olarak tanımladı: “Elektrikli araç ekosistemi, yalnızca araç satışlarındaki artışla değil, kullanıcı deneyimi ve güvenilir altyapı ile büyüyebilir. Biz Ovolt & Sharz.net olarak, bugün 570’in üzerinde soketle faaliyet gösteriyoruz. OPET ile stratejik iş birliğimiz sayesinde 2026’da 1000’in üzerinde güçlü (kapasitesi yüksek) sokete ulaşarak, her segment için en erişilebilir ve güvenilir şarj ağını oluşturmayı hedefliyoruz.”
Koca, ayrıca sektörün geleceğini belirleyecek en önemli unsurun şarj hızına erişim ve enerji verimliliği olduğunu özellikle vurguladı: “Şarj altyapısının yaygınlaşması kadar, hızlı şarj (DC) istasyonlarının adil ve verimli dağılımı da çok kritik. Kullanıcı güveni, fiyat şeffaflığı, veri paylaşımı ve sürdürülebilir enerji kullanımı bu dönüşümün bel kemiğini oluşturuyor.”
Ovolt & Sharz.net, mobil uygulama üzerinden doluluk durumu takibi, şeffaf fiyatlandırma, 7/24 teknik destek ve yenilenebilir enerjiyle çalışan şarj noktalarıyla kullanıcı deneyimini sadeleştirmeyi hedefliyor. Ayrıca Müşteri Memnuniyeti ve Güvenliği için elektrikli araç şarj deneyimini IoT tabanlı alarm sistemleri, kamera izleme ve 7/24 personeli olan OPET akaryakıt istasyonlarıyla birleştirip, uzaktan izleme ve sigorta destekli koruma altyapıları ile sektörün güvenlik standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor.
“Şarj altyapısındaki dönüşüm tüm hayatımızı değiştirecek”
Türkiye’nin 310 bini aşan elektrikli araç parkı, önümüzdeki dönemde 500 bin sınırına yaklaşırken; şarj sektörü de artık yalnızca enerji değil, sürdürülebilir ulaşımın temel omurgası olarak konumlanıyor. Hakan Koca, “Bizim için şarj altyapısı, mobilitenin değil yaşamın dönüşümüdür. Şarj altyapısındaki dönüşüm ile tüm hayatımız yıllar içinde değişecek. Ovolt & Sharz.net bu dönüşümün güvenilir omurgası olmayı sürdürmeyi istiyor.” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.
Genel
Audi A6 Sportback e-tron: Uzun Yolculukların Sessiz ve Güçlü Yol Arkadaşı


Elektrikli mobilitede yeni bir dönem başlatan Audi A6 e-tron, üstün menzili, gelişmiş sürüş teknolojileri ve konfor odaklı donanımlarıyla uzun yolculukların vazgeçilmez yol arkadaşı oluyor. Modelin Sportback kasa tipiyle gerçekleştirilen test sürüşü de bunu kanıtlar nitelikte. 1.000 kilometreden uzun bir rotada sergilediği performans, modelin elektrikli mobilitede konfor ve verimliliği bir araya getirdiğini ortaya koyuyor.
Audi’nin tamamen elektrikli ürün gamında, Premium Platform Electric (PPE) altyapısı üzerinde geliştirilen ikinci modeli olan A6 e-tron; uzun mesafeli yolculuklarda sunduğu sessizlik, sürüş konforu ve yüksek performansla öne çıkıyor. Aerodinamik gövde yapısı, gelişmiş batarya teknolojisi ve segment lideri menzil değerleriyle A6 e-tron, her iki gövde seçeneğiyle hem günlük kullanıma hem de uzun yolculuklara en ideal bir yanıt veriyor.
Gerçek Bir Uzun Yol Testi: 1.000 Kilometrelik Elektrikli Yolculuk
Audi A6 e-tron’un uzun yol performansı, Sportback versiyonunun kullanıldığı ve Danimarka’nın Kopenhag kentinden başlayarak Norveç’in Bergen şehrine uzanan 1.000 kilometrelik rotada, farklı zemin ve yükseklik koşullarında test edildi. Bu testte amaç, WLTP ölçüm standartlarının ötesine geçerek aracın gerçek sürüş koşullarındaki performansını değerlendirmekti.
Sürüş boyunca A6 Sportback e-tron, enerji tüketimini optimize eden termal yönetim sistemi ve adaptif enerji geri kazanım fonksiyonları gibi verimliliği artıran teknlojileri kullandı. Ayrıca, yalnızca 0,21‘lik aerodinamik sürtünme katsayısı sayesinde yüksek hızlarda hava direncini minimuma indirerek enerji verimliliğine katkı sağladı. Ortalama hava sıcaklığının 20°C civarında seyrettiği, hız sınırlarının 100–110 km/s aralığında olduğu rotada, aracın ortalama enerji tüketimi 15–16 kWh/100 km olarak ölçüldü. Bu değer, günlük sürüş şartlarında tam şarjla yaklaşık 625 ila 670 kilometrelik menzil anlamına geliyor.
Yolculuk sırasında şarj planlaması da rota tasarımı kadar önemliydi. 350 kW gücündeki hızlı şarj istasyonlarında yapılan kısa duraklamalarla, yalnızca 7 dakikalık bir şarjda 140 kilometre ek menzil sağlandı. Bu performans, 800 voltluk elektrik mimarisine sahip PPE platformunun sunduğu yüksek voltaj desteği sayesinde mümkün oldu.


An Audi A6 Sportback e-tron in Glacier white metallic is parked in the harbor of the Norwegian city of Bergen. Historic buildings and a fishing boat are in the immediate background.
Sınırları Zorlayan Verimlilik
Audi A6 Sportback e-tron performance, WLTP normlarına göre 754 kilometreye kadar menzil sunarak segmentinde referans bir noktaya ulaşıyor. 100 kWh kapasiteli batarya paketi ve optimize edilmiş enerji yönetim sistemi sayesinde bu menzil yalnızca laboratuvar koşullarında değil, günlük kullanımda da yüksek verimlilikle elde edilebiliyor.
Gerçek dünyada gerçekleştirilen 1.000 kilometrelik uzun yol testi de bu verimliliği doğruladı. WLTP standardına göre elde edilen teorik menzil değeri ile gerçek sürüş verileri karşılaştırıldığında, A6 Sportback e-tron’un hem test ortamlarında hem de gerçek yolda üst düzey enerji yönetimi sunduğu net biçimde ortaya kondu.
Test boyunca yalnızca iki şarj molası yeterli oldu. Her biri önceden planlanan yüksek güçlü şarj noktalarına, batarya seviyesi yüzde 10’un altına inmeden ulaşıldı ve sürüş kesintisiz bir şekilde sürdürüldü.
Sürüş Konforunda Yeni Bir Standart
Gelişmiş süspansiyon sistemi ve özel ön aks mimarisi sayesinde A6 Sportback e-tron, uzun mesafeli yolculuklarda bile yorgunluk hissini en aza indiriyor. Opsiyonel olarak alınabilen adaptif havalı süspansiyon, yük durumuna göre otomatik olarak ayarlanarak hem sürüş konforunu artırıyor hem de aracın aerodinamik verimliliğine katkı sağlıyor. Audi Drive Select’in “Efficiency” modunda, gövde yüksekliği 20 mm’ye kadar düşürülerek menzil daha da optimize ediliyor.
Geniş Yaşam Alanı ve Akıllı Saklama Çözümleri
PPE platformunun sunduğu düz zemin tasarımı, iç mekânda ferah bir yaşam alanı yaratıyor. A6 Sportback e-tron ve A6 Avant e-tron modellerinin her ikisinde de 502 litrelik arka bagaj ve 27 litrelik ön bagaj hacmi sunuluyor. Bu kapasite, yaz tatilleri, kamp yolculukları veya sportif aktiviteler için gereken tüm eşyaları kolayca taşıyacak alan sunuyor.
Dijital Konfor ve Etkileşimli Deneyim
Yeni nesil Audi iç mekân mimarisi, “İnsan Odaklılık” ve “Dijital Sahne” ilkeleri doğrultusunda tasarlandı. 14,5 inç OLED merkezi ekran, 11,9 inç Audi sanal kokpit ve opsiyonel 10,9 inç yolcu ekranı, sürücü ve yolculara bütünsel ve etkileşimli bir dijital deneyim sunuyor. PDLC teknolojili panoramik cam tavan ise iç mekâna hem ferahlık hem de estetik bir dokunuş katıyor.
Güvenlik ve Estetik Bir Arada: Aydınlatma Teknolojileri
Kişiselleştirilebilir dijital OLED arka farlar, ikinci nesil Matrix LED teknolojisi ve iletişim ışığı gibi yeniliklerle donatılan A6 Sportback e-tron, sadece şık bir görünüm sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürüş güvenliğine de katkı sağlıyor. Özellikle tünel geçişlerinde ve düşük görüş koşullarında sağladığı görüş desteği, güvenli sürüş deneyimine katkı sağlıyor.
-



Otomotiv Sektörü3 ay önceHyundai, IDEA Tasarım Ödülleri’nde Rekor Kırarak Global Başarısını Perçinledi!
-



Test Sürüşleri2 ay önceSürüş İzlenimi: Yeni Nissan Juke N-Sport Test Sürüşü – “Sarı Fırtına”
-



Elektrikli Araçlar3 ay önceKarsan, Busworld 2025’te İki Yeni Teknolojiyi Dünya Pazarında Tanıtacak!
-



Şarj Sektörü3 ay önceHatalı Kurulan Elektrikli Araç Şarjİstasyonları, Yapı Güvenliğini Tehdit Ediyor
-



Elektrikli Otomobiller1 ay önceBMW iX3 ve BMW M5 Touring Almanya’da “Altın Direksiyon” Ödülünü Kazandı
-



Otomotiv Sektörü3 hafta önceGelecek Geldi: Hyundai MobED, Yapay Zekâ Destekli Seri Üretim Mobilite Robotu!
-



Elektrikli Araçlar1 ay önceOtomotivde Yapay Zekâ: Üretim Dışı Süreçlerde Stratejik Dönüşüm raporu yayınlandı
-



Otomotiv Sektörü1 ay önce50 Yıllık Mobilite Mirası: Avis Türkiye, Dünya Liderliğini Geleceğe Taşıyor


