Connect with us

Otomobil

Yeni Opel Combo Elektrik ve Zafira Elektrik Teknolojiyi Konforla Birleştiriyor!

Opel, her segmentte lider ve yenilikçi teknolojiler sunma konusundaki başarısını, konfor ve elektrikli sürüş keyfiyle birleştirerek sürdürüyor. Opel Combo Elektrik ve Zafira Elektrik modelleri, konforlu seyahatleri üst düzey verimlilikle birleştiriyor. Combo Elektrik, WLTP’ye göre 330 km’ye kadar menzil sunarken, Zafira Elektrik ise 350 km’ye kadar menzil sağlayabiliyor. Bu sayede Opel, Combo Elektrik ve Zafira Elektrik modellerinde uzun seyahatleri bile gelişmiş teknolojilerini kullanarak en verimli hale getiriyor. Ayrıca, her iki modelde de bulunan Opel Vizor, markanın yeni yüzünü temsil ediyor. Geleceğin en ileri teknolojilerini bugünden sunan Opel, Qualcomm Technologies Inc. tarafından geliştirilmiş 10”lik geniş ve renkli ekranlı bilgi-eğlence sistemiyle ihtiyaçlara yenilikçi bir şekilde karşılık veriyor.

Opel, en gelişmiş teknolojileri konfor ve elektrikli özgürlükle birleştiriyor. Yeni Opel Combo Elektrik ve Opel Zafira Elektrik, kendi sınıflarının en verimli ve en gelişmiş modelleri olarak, seyahat ihtiyaçlarına en doğru şekilde yanıt vermek için tasarlandı. Tek şarjla daha uzun menzil sunabilen Combo Elektrik ve Zafira Elektrik, üstün konfor ve optimum güvenlik seviyesiyle Opel’in en gelişmiş teknolojilerini bir arada sunuyor. 180 derece açıya sahip geri görüş kamerası ve Combo Elektrik ile birlikte sunulan IntelliLux LED® Matrix Far teknolojisi gibi özellikler Opel’in her segmentte sınıfının en gelişmiş özelliklerini bir adım öne çıkardığını gösteriyor

Yeni Opel Combo Elektrik: Modern tasarım ile maksimum esneklik

Yeni Opel Combo, tam anlamıyla Opel’in en gelişmiş teknolojik özelliklerine sahip ticari aracı olarak öne çıkıyor. Yeni teknolojileri, gelişmiş bağlantı çözümleri ve maksimum konfor için tasarlanan detaylarıyla Combo, segmentinin öncüsü olmaya devam ediyor. Opel, geleceğin gelişmiş teknoloji ve donanımlarını günlük hayatı kolaylaştıran birçok pratik özellikle birlikte harmanlıyor. Elektrikle etkinleşen güneş koruması ve çok yönlü baş üstü saklama alanlarına sahip panoramik tavan, yolculara en konforlu seyahat deneyimini sunuyor. Toplamda 27 adet saklama alanıyla 186 litreye varan geniş depolama alanı, seyahat veya günlük eşyalar için kullanıcıya geniş bir alan sunuyor. Opel’in hayatı kolaylaştıran pratik yeniliklerinden biri olan ve bagaj kapağından bağımsız olarak açılan arka cam, kargo alanına pratik erişim imkânı sunuyor.

Artırılmış menzil: Tek bir şarjla 330 km’ye kadar sürüş imkânı

Opel’in yüksek teknolojiyle donatılmış elektrikli motoruyla güçlendirilen yeni Combo Elektrik, tamamen elektrikli yapısıyla uzun seyahatleri verimli ve çevreci bir deneyim haline getiriyor. Zemin altında konumlandırılan 50 kWh boyutundaki batarya, yolcu ve bagaj bölmesinde kullanım pratikliği ve ek hacim sağlıyor.  WLTP’ye göre tek bir şarjla 330 km’ye kadar yol kat edebilen Combo Elektrik, maksimum verimlilik ve düşük tüketimi ile öne çıkıyor. Isı pompası, bataryayı koruyarak Combo Elektrik’in bir önceki nesle göre 50 km daha fazla menzil sunmasına katkı sağlıyor.

Yeni Combo Elektrik, 100kW/136 HP güç ve 260 Nm tork ile performans beklentilerini iyi bir şekilde karşılıyor. 135km/s maksimum hıza uluşabilen Opel Combo Elektrik, sürüş gereksinimlerine bağlı olarak “Eco”, “Normal” ve “Power” olmak üzere üç farklı sürüş modu arasında seçim imkânı sağlıyor. Opel’in sürdürebilir mobilite yaklaşımı, Combo Elektrik’in rejeneratif enerji kazanım sistemi sayesinde bir kez daha kendini gösteriyor. Enerji açısından verimli bir sürüş sağlaması amaçlanan Combo Elektrik, direksiyon arkasında yer alan kulakçıklar sayesinde üç farklı enerji kazanım seviyesi sunabiliyor. Böylece sürüş esnasında harcanan enerjinin bir kısmı rejeneratif frenleme teknolojisiyle geri kazanılabiliyor. En üst düzey verimlilik sunması için geliştirilen 50 kWh boyutundaki batarya, 7,4 kW entegre şarj cihazıyla 100 kW’a kadar hızlı şarj sistemini destekliyor. Modern Alman tasarımını maksimum esneklik ve sınıfının en ileri teknolojileriyle buluşturan Combo Elektrik, yaklaşık 30 dakikada batarya kapasitesinin %80’ine kadar şarj olabiliyor.

 Öncelik güvenlik: 18 farklı ileri teknoloji sürüş destek sistemi

Elbette güvenlik rahat bir yolculuğun parçası. Güvenlik, hem yeni Opel Combo Elektrik hem de yeni Zafira Elektrik için en önemli öncelik. Kullanıcısının esnek mobilite ihtiyaçlarına en doğru yanıtı verebilmek için üstün Opel teknolojileriyle donatılan geniş hacimli Combo, tarihinde ilk kez uyarlanabilir, karşıdan gelen sürücünün gözünü kamaştırmayan IntelliLux LED® Matrix farlar ile donatılıyor. Opel’in üstün Alman mühendisliğiyle geliştirilen IntelliLux LED® Matrix far sistemi, her bir aydınlatmada 7 adet olmak üzere toplamda 14 LED hücresiyle, karanlık yol koşullarında yoldaki diğer kullanıcıların gözlerini kamaştırmadan en iyi şekilde yolun aydınlatılmasını sağlıyor. Opel’in gelişmiş teknolojilerini kullanırken verimlilik ve konfordan ödün vermeyen Zafira Elektrik de sürücüye en iyi görüş alanını sağlayan Full LED far teknolojisiyle donatılıyor.

Yeni Combo Elektrik ve Zafira Elektrik sadece sürdürebilir mobiliteyi en ileri teknolojilerle buluşturmakla kalmıyor aynı zamanda konu güvenlik olduğunda segment özelliklerini aşarak üst düzey güvenlik donanımlarıyla her yol koşulunda maksimum güveni sunuyor. Her biri toplamda 18 adede kadar ileri teknolojiye sahip sürüş destek sistemleri, her iki modelde de yer alıyor. Hız Sabitleme Sistemi, Yüksek Çözünürlüklü 180 Derece Geri Görüş Kamerası ve her yol koşulunda en üst düzey yol tutuşu sunmayı vadeden Intelli-Grip teknolojisi bunlardan bazıları. Eğim-iniş kontrolüne sahip Intelli-Grip teknolojisi kar, çamur veya kum gibi zorlu yüzeylerde üstün yol tutuş sağlıyor. Ön ve arka sensörler ile Yan Koruma ve Kör Nokta Uyarısı gibi işlevler manevra yapmayı kolaylaştırırken, Sürücü Yorgunluk Tespit Sistemi, Trafik İşareti Tespit Sistemi, Şerit Koruma Özelliği ile Şerit İhlali Uyarı Sistemi ve Aktif Acil Frenleme Sistemi ile Ön Çarpışma İkazı gibi çok sayıda gelişmiş ve üstün güvenlik teknolojisi Opel modellerinin sürüş güvenliğinde de sınıfının öncüsü olmasını sağlıyor.

Yeniden tasarlanan ergonomik kokpit ile her iki modelde de güvenlik ve konfor daha da artırıldı. Hem günümüzün hem de geleceğin bağlantı ihtiyaçlarına cevap veren yeni kokpit, Qualcomm Technologies’in entegre Snapdragon Cockpit platformunu kullanıyor. 10” boyutundaki renkli dokunmatik ekranlı yeni bilgi-eğlence sistemi, diğer birçok içeriğin yanı sıra en önemli görevleri “Hey Opel” özelliğiyle de yönetebiliyor. Bunun dışında kullanıcılar, uyumlu akıllı telefonları ile Apple CarPlay ve Android Auto üzerinden Opel’in gelişmiş bilgi-eğlence sistemlerine kablosuz olarak bağlanabiliyor; telefonlarını yine kablosuz olarak şarj edilebiliyorlar.

Yeni Zafira Elektrik: Ultra konforlu ve verimli elektrikli seyahat özgürlüğü

Yeni Zafira Elektrik, Opel’in en yeni ve en gelişmiş teknolojileriyle donatıldı. Tamamen elektrikli Zafira 75 kWh batarya ile sunuluyor. Daha da geliştirilen 75 kWh kapasiteli üst düzey verimli batarya, WLTP verilerine göre 350 km’ye kadar menzil sunuyor. Üstün Alman mühendisliği ile geliştirilen üst düzey verimli batarya sayesinde Zafira Elektrik bir önceki versiyona göre 20 kilometreni üzerinde menzil sunabiliyor. Sürdürebilir mobilite teknolojilerini sınıf fark etmeksizin her modelinde kullanan Opel, Zafira Elektrik’te yer alan rejeneratif frenleme özelliği sayesinde verimliliği daha da artıyor. Çok fonksiyonlu direksiyon simidinin arkasında yer alan kulakçıklarla ayarlanabilen üç farklı enerji geri kazanım modu, Zarifa Elektrik’in şehir içi kullanımlarında çok daha verimli olmasını sağlıyor. Zafira Elektrik, 7,4 kW entegre şarj cihazı kullanılarak alternatif akımla hızlı bir şekilde şarj edilebiliyor. 75 kWh batarya, 100 kW DC hızlı şarj istasyonunda 45 dakikada %80 kapasiteye kadar şarj olabiliyor.

Uzun seyahatlerden şehir içi kısa yolculuklara kadar ihtiyaç duyulan her yolculuğu pratik, verimli ve konforlu hale getiren Zafira Elektrik, 100 kW/136 HP elektromotorla yollara çıkıyor. İlk hareket anından itibaren 260 Nm maksimum tork değeri ile tamamen emisyonsuz bir sürüş deneyimi sunan Zafira Elektrik, 130 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. Opel’in segment standartlarını belirleyen elektrikli modeli Combo Elektrik’te olduğu gibi Zafira Elektrik’te de her sürüş ihtiyacına yönelik “Normal”, “Eco” ve “Power” olmak üzere üç farklı sürüş modu sunuluyor. Yeni Opel Zafira Elektrik ve yeni Opel Combo Elektrik, geniş aileler ve VIP transfer kullanımı için her ihtiyaca yanıt verebilen geniş, esnek, konforlu ve ileri teknolojiye sahip araçlar olarak öne çıkıyorlar.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Otomobil

Albert Saydam: “Otomotivde seyirci değil, yönetmen koltuğunda oturmalıyız”

TAYSAD Başkanı Albert Saydam, “Otomotiv sektörü için yazılan senaryolarda, çekilen filmlerde bize düşen seyirci olmak değil; yönetmen koltuğunda oturmak ya da başrolde oynamaktır” diye konuştu.

Türkiye otomotiv tedarik sanayinin çatı kuruluşu Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD) 45’inci Olağan Genel Kurul Toplantısı, üyeler ile paydaş kurum temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Genel Kurulda; mobilite değil hareketlilik sloganıyla yakın geçmiş hakkında bilgiler ve TAYSAD vizyonu bir kere daha paydaşlarla paylaşıldı.

Üretimimizin yarısından fazlasını 190 ülkeye ihraç ediyoruz!

Toplantının açılışında TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, “Cumhuriyet’in 100’üncü yılında sektör ihracatında rekor kırdık. 1990’larda ihracat payımızı yüzde 15’lere çıkarmak gibi bir hedefimiz vardı. Bugün ise fiilen satışlarımızın, üretimimizin yüzde 50’den fazlasını 190 ülkeye ihraç eder duruma geldik. Sadece ihraç etmiyoruz, kapısında Türk bayrağı dalgalanan Bursa’da, İzmir’de, Kocaeli’de, Sakarya’da, Sivas’ta geliştirilmiş ürünleri, 200’e yakın tesiste yurt dışında üretiyoruz. Bu hepimizin gurur duyacağı bir tablo” dedi. Bu tablonun devamı için yurt dışında önünde Türk bayrağı

dalgalanan tesislerde yapılan faaliyetlerin de en az doğrudan ihracat kadar önemli olduğunu ve devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Albert Saydam, “Üyelerimize en son Kasım 2023’te sormuştuk, beklentileriniz ve sektörün durumu nedir, ana probleminiz nedir diye. Burada gündem sürekli değişiyor, 2022’de yaptığımız bir başka ankette lojistik çok önemli bir problemdi ama Aralık 2023’te hiç kimse lojistikle ilgili bir problem ifade etmedi fakat ocak ayında öyle şeyler oldu ki, en önemli problemlerimizden biri neredeyse lojistik oldu. Biz hedefe odaklanmış durumdayız ama bir de şu prangalardan kurtulabilsek. Her şirkete göre doğal olarak bu pranga farklıdır. Prangalar farklı ama bunlardan dolayı ne yazık ki hedefimize ulaşmakta zorlanıyoruz. Zorlanmanın da sınırlarını biraz fazla zorluyoruz gibi” diye konuştu.

Fransa’yı da Tayland’ı da geçebiliriz!

Üretimde rekor senenin 2017 yılı olduğunu hatırlatan TAYSAD Başkanı Albert Saydam, “O zaman 1,7 milyon adedi aşmıştık ve böylece dünya üretimindeki payımız yüzde 1,8’e yükselmişti. Şu anda bir gerileme var. Üretimde rekabetçiliği veya pazarımızı kaybediyoruz. Satış ise 2017’de yaklaşık 1 milyondu. 2023’te 1 milyon 270 bin adedi geçerek dünyada satışlardaki payımız yüzde 1,4’e yaklaştı. 2024 ve 2025 tahminleri ise hiç iyi değil. Bu tahminleri biz yapmıyoruz, uluslararası raporlardan derliyoruz. İlk 10 veya 10’unculuğu neden hep zikrediyoruz çünkü strateji ve vizyon-misyon çalışmalarında ülkemiz otomotiv sektörünü ilk 10’a çıkarma hedefi koyduk ve şu anda da bu hedefin sektördeki tüm paydaşlar tarafından sahiplenilmesini büyük bir mutlulukla takip ediyoruz. Rekor senemizde 14’üncü sıradaydık. 2023’te 12’nciliğe çıktık. 11’inci Fransa 2023’te bizi 5 bin adetle geçmişti. 2024 tahminlerinde de 23 bin adetle önümüzde. Esasında 2,3 milyon adetlik kurulu kapasitemizle, 10’uncu sıradaki Tayland’ı geçmek de çok kolay. Eğer 9’uncu kim diye merak ediyorsanız cevabı, 2,3 milyon adetle İspanya. 10’dan 9’a atlamak daha zor olacak” dedi. Rakip ülkeler incelendiğinde ilk 15 içerisinde belli özelliklerde gruplaşma olduğunu ifade eden Albert Saydam, şunları söyledi: “Bizim grubumuza girenler son dönemde ciddi yatırım çeken ve yurt içi talebi de yerli markalarla karşılayan ülkeler. Burada bir sorun olduğunu söyleyebilirim. Ülkemizdeki geçen yılki 1 milyon 270 bin adedin üzerindeki pazarın büyük bir çoğunluğu ne yazık ki ithal araçlar. Bunların bir kısmını yerli araçlara çevirmiş olursak kalıcı olarak pazarın büyüyeceğine inanıyoruz. İhracatta ise tedarik sanayi olarak olumlu bir tablo var. Rekor sene olan 2017’de 10 milyonun altındayken, 2023’te tedarik sanayi ihracatı nerdeyse yüzde 50 arttı. Toplam ihracatımızdaki artış ise yüzde 20’nin biraz altında kaldı. Peki önümüzdeki senelerde tahminler ne? Ne yazık ki tedarik sanayinde yatay bir seyir öngörüyoruz. Bunun iki nedeni var: Bunlardan ilki tedarik sanayi ciddi sorunlar yaşıyor, ihracata kaynak ayırmakta zorlanıyor. İkincisi de rekabetçiliğimizi kaybediyoruz. Rekabetçiliğimizi neden kaybediyoruz? Bir kere dünya eski dünya değil. Eskiden daha centilmence kurallar varken artık kurallar sürekli değiştiriliyor. Almanya’dan örnek verebilirim; Almanya’da enerji maliyetleri 10 Cent’in üzerindeyken sadece 5 sektörü destekleyip istihdamı korumak üzere, elektrik o sektörlerde 1 yıldır sübvanse edilerek 7 Euro/Cent’e sabitlenmiş durumda. Bazı sektörlerde elektrik girdi oranı yüzde 10’lar mertebesinde oluyor. Yüzde 12,13 rekabet kaybımız var ama bununla da sınırlı değil. Şu anda iş gücü maliyetlerimiz çeşitli nedenlerle artmış durumda ve o yüzden artık ülkemizle ilgili bazı yatırım kararları tartışıldığında sadece Bulgaristan, Sırbistan değil Çekya, Slovenya, Slovakya masada konuşuluyor. Şimdi hepimizin yapması gerekenler var. Pandemiden sonra düzensiz talep karşısında birinci önceliğimiz, yeter ki üretim durmasın oldu ve bu yüzden de verimliliği bir kenara bıraktık. Tabii ki öncelikle ev ödevlerimizi yapmamız gerektiğinin ve verimsizliğin tekrar mercek altına alınması gerektiğinin altını çizmek istiyorum ama bazı yapısal problemlerimiz de var.”

Sanayici için pozisyon almak çok zor!

Elektriklileşmenin bir gerçek olduğunu, bunun önünde durulamayacağını söyleyen Albert Saydam, “Ama elektriklileşme ile 2050’deki sıfır emisyon hedefine ulaşılamaz çünkü elektriğin kaynağı yine büyük oranda fosil yakıtlardan oluşuyor. Yine Çin’i merkeze alarak bir bilgi paylaşmak istiyorum. Elektrikli araçlar bu hızla giderse, Uluslararası Enerji Geçiş Komisyonu’nun açıklamasına göre 2030’da bugünkünün 6 misli lityum iyon pile ihtiyaç duyulacak. Peki bunu karşılayacak kaynaklarımız var mı? Şu anda kobaltta yüzde 40, lityumda yüzde 30 eksiklik var. Bunlar bilinenler. Yani mevcut teknolojide bir değişiklik olması şart veya aynı 2-3 sene evvel yaşadığımız gibi çip krizi üretimle aşağı inecek ki ana sanayiciler de bunu görüyor. Pozisyon almak çok zor. Elektrikli araç, peki hangi malzemelerle, hangi madenlerle? İhracat yapalım, hangi kurla? Yurt içine satış yapalım, hangi vade ve maaliyetlerle? İşimiz zor, buna rağmen otomotiv sektöründe yazılan senaryolarda, çekilen filmlerde bize düşen seyirci olmak değil; yönetmen koltuğunda oturmak ya da başrolde oynamaktır” dedi.

taysad-odul-toreni.jpg

TAYSAD Başarı Ödülleri sahiplerini buldu!

Toplantı TAYSAD Başarı Ödülleri ile devam etti. “En fazla ihracat yapan üyeler” kategorisinde Bosch birincilik ödülünü alırken, CMS Jant ikincilik, Maxion İnci Jant ise üçüncülük ödülüne layık görüldü. “İhracatını en fazla artıran üyeler” kategorisinde de Doku-San Otomotiv birincilik, Linde Opsan Otomotiv ikincilik, Özer Toprak da üçüncülük ödülünün sahibi oldu. “Patent” kategorisinde birincilik ödülü Tırsan Treyler’e takdim edilirken, Vestel Elektronik ikincilik, Bosch da üçüncülük ödülünü aldı. TAYSAD tarafından organize edilen eğitimlere en çok katılım sağlayan Ermetal Otomotiv bu alanda birincilik ödülüne layık görülürken; ikincilik ödülü Pimsa Adler Otomotiv’e, üçüncülük ödülü ise Base Studio’ya verildi. Sinerji ödülü de Olgunçelik’in oldu. Ayrıca törende TAYSAD’ın kurumsal sosyal sorumluluk alanında yürüttüğü Fırsatı Eşitle Yeteneği Çeşitle FEYÇ projesinin 2. grubunda yer alan; Alpplas Endüstriyel Yatırımlar, Assan Hanil Otomotiv, Ma-Pa Makine Parçaları, Olgunçelik ve Sanel Sanayi Elektronik firmaları da ödüllerini aldı.

Continue Reading

Otomobil

Hyundai Elantra: Sıradanlığın Ötesinde Bir Deneyim

a black boat on a wet dock

Hyundai Elantra: Sıradanlığın Ötesinde Bir Deneyim

Merhaba otomobil severler! Bugün sizlere Hyundai Elantra hakkında keyifli bir yazı hazırladım. Elantra, Hyundai’nin kompakt sedan segmentindeki iddialı modelidir. Sıradanlığın ötesinde bir deneyim sunan bu araç, performansı, tasarımı ve teknolojik özellikleriyle dikkat çekiyor.

Modern ve Şık Tasarımı

Hyundai Elantra’nın tasarımı, modern çizgilerle donatılmış şık bir görünüm sunuyor. Akıcı hatlara sahip olan bu araç, her açıdan estetik bir görüntü sergiliyor. Özellikle Hyundai’nin “Sensuous Sportiness” tasarım felsefesinin bir yansıması olan Elantra, sıradanlıktan uzaklaşarak kendine özgü bir tarz sunuyor.

Ön kısımda yer alan büyük ızgara, LED farlar ve gündüz farlarıyla dikkat çeken Elantra, arka kısımda ise sportif bir duruş sergiliyor. Keskin hatlara sahip stop lambaları ve entegre spoiler, araca dinamik bir görünüm kazandırıyor. Ayrıca, 17 inçlik alaşım jantlar ve krom detaylar da Elantra’nın şıklığını tamamlıyor.

Yüksek Performans ve Konfor

Hyundai Elantra, sadece şık bir tasarıma sahip olmakla kalmıyor, aynı zamanda yüksek performans ve konfor sunuyor. Çeşitli motor seçenekleriyle kullanıcılarına geniş bir seçenek yelpazesi sunan Elantra, her türlü sürüş koşulunda tatmin edici bir performans sağlıyor.

İç mekanda da konforlu bir deneyim sunan Elantra, geniş iç hacmi ve ergonomik koltuklarıyla uzun yolculuklarda bile rahat bir sürüş sağlıyor. Ayrıca, arka koltukta bulunan USB girişi ve havalandırma sistemi gibi özellikler, yolcuların konforunu artırıyor. Elantra’nın sessiz ve titreşimsiz sürüşü ise her zaman keyifli bir deneyim sunuyor.

Teknolojiyle Donatılmış Bir Deneyim

Hyundai Elantra, teknolojik özellikleriyle de dikkat çekiyor. 10.25 inçlik dokunmatik ekranı ve Apple CarPlay, Android Auto gibi bağlantı özellikleri sayesinde sürücülerin her zaman bağlantıda kalmasını sağlıyor. Ayrıca, kablosuz şarj özelliği, otomatik klima ve geri görüş kamerası gibi özellikler de Elantra’nın teknolojik donanımını tamamlıyor.

Güvenlik konusunda da iddialı olan Elantra, çeşitli güvenlik sistemleriyle donatılmıştır. Ön çarpışma önleyici asistan, şerit takip asistanı, yorgunluk tespit sistemi gibi özellikler sayesinde sürücülerin ve yolcuların güvenliğini en üst seviyede tutmayı hedefliyor.

Hyundai Elantra, sıradanlığın ötesinde bir deneyim sunan bir otomobildir. Şık tasarımı, yüksek performansı, konforlu iç mekanı ve teknolojik özellikleriyle dikkat çeken Elantra, kompakt sedan segmentinde fark yaratıyor. Eğer siz de sıradışı bir otomobil deneyimi arıyorsanız, Hyundai Elantra’yı tercih edebilirsiniz. Keyifli sürüşler dilerim!

Continue Reading

Otomobil

Hyundai IIHS Çarpışma Testlerinde Zirveye Oturdu

Hyundai, Amerikan Karayolu Güvenliği Sigorta Enstitüsü tarafından yapılan çarpışma testlerinde 10’dan fazla Top Safety ve 6 tane Top Safety Plus ödülü alarak güvenilirliğini kanıtladı.

Hyundai ve Genesis markaları genel olarak en üst seviyede koruma sağlarken, ayrıca daha katı zorunluluklara rağmen sundukları standart donanımlarla da yaya ve yolcu açısından öne çıktı. Hyundai, satışa sunduğu ve sunacağı tüm yeni modellerde üst düzey güvenlik donanımlarını geliştirmeye devam edecek.

Amerikan Karayolu Güvenliği Sigorta Enstitüsü (IIHS), Hyundai Motor Grubu’na ait toplam 16 yeni aracı kapsamlı bir şekilde çarpışma testlerine tabi tuttu. Dünyaca ünlü IIHS 2024 TOP SAFETY PICK (TSP) ve TOP SAFETY PICK PLUS ödülleriyle zafere ulaşan Hyundai ve Genesis modelleri,yapılan değerlendirmede rakiplerinden çok daha fazla öne çıkarak dikkat çekti.

Grubun güvenlik donanımlarına ve teknolojiye yapmış olduğu yatırımların bir karşılığı bu testler, araçlardaki olağanüstü performansı, güvenliğe olan sarsılmaz odağının bir kanıtı durumunda. Bu başarı, grubun güvenlik lideri olma konusundaki kararlılığını da gözler önüne seriyor. Araç içindeki yolcuları ve yayaları en üst düzeyde korumayı amaçlayan Hyundai Smart güvenlik donanımları, özellikle önden ve yandan çarpışma testlerinde maksimum derecelere ulaştı. TSP Plus gibi en üst seviyeye ulaşan Hyundai modelleri, KONA, IONIQ 6, Genesis G80, GV80 ve GV60. Bir alt kademe olan TSP kazananları arasında da ELANTRA, IONIQ 5 ve TUCSON gibi popüler modeller yer alıyor.

IIHS TSP’ye hak kazanmak için araçların ön ve yan testlerde iyi bir puan alması gerekiyor. Enstitünün en yüksek derecesi olan TSP Plus ise, bir aracın tüm testlerde iyi puanlar alması ve güncellenmiş orta ön çarpışma testinde de kabul edilebilir olması gerekiyor. Her iki TSP/TSP+ ödülü de yaya çarpışma testlerinde iyi bir derecelendirme almak zorunda. Aynı zamanda tüm donanım seviyelerinde de kabul edilebilir veya iyi derecelendirilmiş farların standart olarak sunulması bir zorunluluk.

IIHS, 2024 TSP/TSP+ ödülleri için çıtayı yükselterek otomobil üreticilerine arka koltuktaki yolcular için de korumayı artırma ve yaya çarpışmasını önleme sistemlerini iyileştirme konusunda bazı kriterler getirdi. Bu zorlu ödülleri kazanmak için araçlarda yapılan değişiklikler, araç içindeki tüm yolcular ve yayalar için en yüksek düzeyde koruma sağlıyor.

Continue Reading

Popüler